Hipnozla müritlerini robotlaştırıyor
Abone ol"Beyinleri yıkanıyor, hipnozla robotlaştırılıyor." İşte çocuklarını Adnan Hoca'ya kaptıran ailelerin anlattıkları;
Adnan Oktar’ın grubuna katıldıkları için çocuklarını
göremediklerini iddia eden anneler isyanda: “Adnan Hoca hipnozla
çocuklarımızı köleleştiriyor, bize karşı iftira attırıyor”.
Saçlarını kesip hortumla dayak!..
Emel Tezyapar, 1976 doğumlu kızı Sinem’in, 12 yıl önce Boğaziçi
Üniversitesi Psikiloji Bölümü’ne girdiği ilk hafta Adnan Hoca’nın
grubuna girdiğini söylüyor. Ve anlattıkları tüyler ürpertiyor:
“Evde Adnan Hoca’ya ait kitap bulunca onunla konuştuk ve ayrılması
için telkinde bulunduk. Biz gruptan ayrıldığını düşündük ama önce
okulunu bıraktı sonra da evden ayrıldı. Ara sıra geldiğinde yanında
arkadaşları olurdu, bize Adnan Hoca’nın kitaplarından getirirdi.
Onun aleyhine konuştuğumuzda tepki gösterip, giderdi. Evdeki tüm
fotoğralarını yırtıp attı. Eski arkadaşlarıyla bağlarını
kopardı.
17 yaşındaki kızkardeşini ve 14 yaşındaki erkek kardeşini de Adnan
Hoca’ya götürdü ama onlar aynı tuzağa düşmedi. Yazın kızkardeşinin
düğününe gruptan iki kızla geldi. Arkadaşları bir saniye onu yalnız
bırakmadı, eşle dostla görüşmeye gittiğinde bile
yanındaydılar.”
BİR ÇOCUK GRUPTAN KAÇMAYI BAŞARDI
“Adnan Hoca’nın evinde kalan müridlerden biri kaçmayı başardı.
Çocuk bunun için bir yıl uğraştığını ancak 4 kapı ve her yerde
kameralar olduğu için başaramadığını söyledi. Bir gün ‘doktora
gitmek istiyorum’ diyerek çıkmış, yanında da iki çocuk varmış.
Yolda trafik durunca o da arabadan atlayıp, yandaki taksiye binmiş
ve kaçmış. Şimdi huzurlu bir yaşamı var, geriye dönüp baktığında
‘keşke bunları hiç yaşamasaydım’ diyor. Kurtulanlar Adnan Hoca,
cezalandırmak için çocukların kaşlarını, saçlarını kesip, hortumla
dövdüğünü söylüyor.”
ADNAN HOCA HİPNOZ EDİYOR
Oktar Babuna’nın annesi Semin Babuna, beş çocuğu ve iki torununun
Adnan Hoca tarafından hipnoz edildiğini iddia ediyor:
“Çocuklarımız robot gibi karşımıza çıkıyor ve iftiralarda
bulunuyor. Mahkemeden sonra pek çok iftiraya maruz kaldık. Oğlumun
bütün bunları isteğiyle yaptığına inanmıyorum. Adnan Hoca
çocuklarımın beynini yıkıyor. O benim evladım, hastalığı yüzünden
ölümden döndü. Eğer Oktar’ın hastalığı geri dönerse tek sorumlusu
Adnan Hoca’dır ve benim de iki elim yakasında olur. Beş çocuğum ve
iki torunum Adnan Hoca’nın etkisi altında. Onun mehdi olduğuna
inanıyorlar. Önce kızım Tuğba gruba girdi. Kardeşleri karşı olduğu
halde, yıllar içinde onlar da etkilendi. İki torunum üniversite
eğitimini yarıda bıraktı. Son 7 aydır hiçbiriyle
görüşemiyorum.”
6 YILDIR KIZIYLA GÖRÜŞMÜYOR
Türkan Akyüzalp, Boğaziçi Üniversitesi İktisat Bölümü’nü bitiren
kızı Ebru’nun şu anda Adnan Oktar’ın kitaplarının çevirisini
yaptığını söylüyor:
“Kızım 32 yaşında ama beyni yıkandı. Adnan Hoca hipnozla
istediklerini yaptırıyor. Kızım 6 ayda bir eve geldiğinde donuk
gözlerle bakardı. Eve yeni bir şey alındığında onu görmezdi bile.
Sanki içi boşaltılmış. Biz başkalarının çocukları da yanmasın diye
mahkemede tanıklık yaptık. Adnan Hoca çocuklarımızı bize karşı
kullanıyor. Din adı altında çocuklarımızı köleleştiriyor. Kızım
beni Adnan Hoca’dan para koparmakla suçladı. 86 yaşındaki eşim
hazine avukatlığından emeklidir, kızım da bilir ki ben ondan bile
para istemem. Her gece ne zaman eve gelecek diye dua ediyorum. 6
yıl oldu evden ayrılalı, nerede kaldığını bilmiyorum.
DİNLE ALAKASI YOK
Evini sorduğumda ‘tedbir için söyleyemem’ diyordu. Bizi zaman zaman
ziyarete geldiğinde yanında mutlaka gruptan iki kişi olurdu.
Banyoya gittiğinde bile kapısında bekliyor, bizi bir an bile yalnız
bırakmıyorlardı. Adnan Hoca’nın dinle alakası yok, çocuklarımızı
köleleştiriyor. Müridlerinin yaşı 30-40 ama ceplerinde 5 kuruş
paraları yok. Ama Adnan Hoca unutmasın ki biz ana babayız, onları
biz doğurduk, hukuk mücadelesi verip çocuklarımızı elinden
alacağız.”
(Haber: Tülay ŞUBATLI/Vatan)