Hipertansiyon tedavisinde çığır
Abone olAncak yeni bir tedavi yöntemiyle Nitrik Oksit ütimini sağlamak ve kalbi korumak mümkün.
Yüksek tansiyon, kalp hastalıklarına yol açan en önemli risk
faktörlerinden biridir. Yapılan çalışmalarda, yüksek tansiyon
hastalarının vücutlarında özellikle nitrik oksidin az miktarda
olduğu görülüyor. Uzmanlar, hipertansiyonun, endotelin işlevini
yerine getirememesinden dolayı meydana geldiğini söylüyor. Endotel,
tüm kan damarlarının içini döşeyen, yaklaşık 1 Trilyon hücreye
sahip çok önemli bir tabakaya verilen isimdir. Hipertansiyonun
tedavisi için, endotelin mutlaka iyileştirilmesi gerekiyor.
Endotel, damarların korunması, daralması ve dolayısıyla kan
dolaşımının dengesizleşmemesi için bir takım maddeler salgılar.
Bunlardan en önemlisi nitrik oksittir. Endotel işlevini yerine
getiremediğinde, kişi yüksek tansiyon sorunuyla karşılaşır.
Uzmanlara göre: iyi bir tansiyon tedavisi, endoteli iyileştirmeye,
özellikle de damarı gevşetici özelliği olan nitrik oksidi
salgılatmaya yönelik olmalıdır. Çünkü endotel bozukluğu, kalp
hastalıkları, özellikle de yüksek tansiyon riskini artırıyor. ETKİN
MADDE NEBIVOLOL Uzmanlar, özellikle nebivolol maddesinin endotel
hücrelerini harekete geçirdiğini, nitrik oksit salgılanmasını
sağladığını, dolayısıyla hipertansiyon riskini de azalttığını
söylüyor. Nebivolol maddesi, pek çok hastada etkilidir. Etkisi 24
saat sürüyor. Yapılan çalışmalarda, nebivolol sayesinde nitrik
oksit salgılandığı ve bu hastalarda yüksek tansiyon görülme
sıklığının azaldığı görülüyor. Nebivolol molekülü ile
gerçekleştirilen pek çok çalışmada bu molekülün hipertansiyon
tedavisinde etkili olduğu görülüyor. Özellikle hipertansiyona bağlı
kalp krizi ve felç gibi hastalıklara yakalanma riski azalıyor.
Avrupa’da 1998’den beri hipertansiyon tedavisinde yan etkileri yok
denecek kadar az olan yepyeni bir yöntem kullanılmaya başlandı:
“Damarların genişlemesini sağlayan mucize molekül nitrik oksit.”
Ancak iyi bir ilaç tedavisinin yanı sıra sigara içmemek, hareket
etmek, kilo vermek, sağlıklı beslenmek ve egzersiz yapmak şarttır.
Bazen gerçekten zehir etkisi gösterebilen nitrik oksit, aslında
insan vücudundaki sinyal ileten temel aracı maddelerden biridir.
Yayımlanan binlerce klinik ve deneysel araştırmayla birlikte nitrik
oksidin, kan basıncının ve sindirim sisteminin düzenlenmesinden,
bakterilere karşı özgül olmayan dirence, zehirli radikallerden,
karaciğerin korunmasına birçok alanda vazgeçilmez işlevlerinin
bulunduğu saptandı. GAZ TİPİ SİNYAL AKTARICI Haberci bir molekül
olan nitrik oksidin ilk dikkat çeken özelliği, memelilerde
biyolojik sinyal aktaran aracı bileşikler arasından hem en basit,
en küçük ve en hafif molekül, hem de şimdiye kadar bilinen tek gaz
olmasıdır. Bu açıdan nitrik oksidin, değişik bir grup olan gaz tipi
sinyal aktarıcı moleküllerden ilki olma olasılığı yüksektir. Nitrik
oksit, kolayca ve hızla birçok hücreye ulaşabilen, birden yok
olabilen, hemen hemen her hücrede sentezlenebilen ve her hücrede
etkileyici sistemler bulabilen adeta mucizevi bir moleküldür.
NİTRİK OKSİT’ İN ÖYKÜSÜ Normal damar gerginliği, endotel kökenli
gevşeticilerin ve damar daraltıcı etmenlerin ortak etkisiyle
oluşur. Fizyolojik ortamda esas belirleyici olan, Nitrik Oksit
etkisindeki gevşemedir. Yüksek tansiyon, vasospazm, hatta damar
sertliği oluşumunda Nitrik Oksit ile ilişkili mekanizmalar
suçlanmaktadır. Tansiyon ve kolesterol yüksekliğinde ortaya çıkan,
atroskleroz hastalığında arter duvarına salınan Nitrik Oksit
düzeyi, sentez azlığından ya da yıkım fazlalığından dolayı
azalmıştır. Bu durumda kalbi besleyen damarlardaki daralma ya da ,
egzersize rağmen ve stres karşısında genişleyememe, koroner kalp
hastalığı ve miyokard enfarktüsüne yol açmaktadır. Nitralar’ ın,
kalp ağrısı ve yüksek tansiyonun tedavisi için kullanımları 1856’
ya değin uzanmaktadır. Nobel ödüllerine adını veren ünlü kimyacı
Alfred Nobel’ in bir arkadaşına yazdığı mektup, bu tedavi
yönteminin ilk kanıtlarından biri olmuştur.