Hıncal Uluç kinini dışa vurdu
Abone olSürekli eleştirdiği Sabah'ı bugün öven Hıncal Uluç, gazeteye renk katan birçok yazara methiyeler dizmiş. Uluç'un bu methiye yazısı, içindeki kini su yüzüne çıkarmış.
Hıncal Uluç, kısa bir süre öncesine kadar 'Hıncal'ın Yeri'
köşesinde gazeteyi yerden yere vuruyordu. Haberlerin
okunmadığından, fotoğraflardan dert yanıyordu. Hatta ekonomi
muhabiri Hacer Gemici'nin yazdığı haberde kısaltma kullandığı için
işten atılmasını bile istemişti. Sabah Ekonomi Şefi Yavuz Semerci,
kendi köşesinde 'Hıncal Uluç istiyor diye muhabir atmam'
karşılığını vermişti. Bugünkü yazısında daha önce eleştirdiği
birçok ismi öven Hıncal Uluç, Ahmet Hakan, Umur Talu, Ahmet Çakar
ve Muharrem Sarıkaya gibi isimlerin adını dahi anmayarak içindeki
kunu dışarı vurmuş... BENİM SEVGİLİ GAZETEM Üç hafta sonu üç tatil
yaptım.. İstanbul'dan ve gazetemden uzakta.. Öyle olunca daha bi
tarafsız mı bakıyor insan ne?.. Bir gurup meslekdaşımın ellerine
kalemi her alışlarında Sabah'ı yok etmek için çırpınışlarının
sebebini de daha iyi anladım.. Biz iyi gazete yapıyoruz.. Daha
okunur.. Haberi, köşe yazısı ile daha okunur gazete yapıyoruz..
Beni rahatsız eden tek yanımız.. Gerektiği kadar muhalefet
yapamıyoruz bir.. İkincisi demokratlığı abartıyoruz.. Cumhuriyet'e
gölge düşürme pahasına abartıyoruz. Bir gurup okuru kızdıran,
bizden uzak tutan şey bu bence.. Erdal Şafak harika baş yazılar
yazıyor.. Bir Ecevit yazdı, olmaz böyle şey. Ben yazmaktan
vazgeçtim onun üstüne.. Yazacak şey bırakmadı. Mehmet Barlas'ı
geç.. Adam kalem üstadı.. Beni en delirten fikirlerini dahi
okutuyor.. Emre ve Mansur hızla gelişiyor, alışıyor, köşelerine
yerleşiyorlar. Yavuz Semerci bir mucize başarıyor, bana ekonomi
okutuyor. Ömer Lütfi Mete, sağın en sağduyulu sesi.. İlker işi gücü
bırakıp Sabah'a saldıranların karşısında tek başına.. Yavuz Donat,
aslında haberci.. Her köşesinde haber var.. Yorulmak bilmeden
dolaşıyor üstelik.. Bir şikayetim var ondan, kişisel.. Sevgili
Yavuz, birisi Allahın günü sana sövse.. Hızını alamasa, bir değil,
hem de iki defa "Siz Yavuz'un yaşadığı hayata iyi bakın.. Bu yaşam
düzeyini, gazeteci maaşı ile mi gerçekleştirir sanırsınız.. Ben bu
adamı iyi tanırım.. Asıl işi Şamdan'da kadın satmaktır. Lüks
yaşamın parası pezevenklikten çıkar" dese, arka arkaya iki
yazısında.. Ve ben bu adamı, iki yazımda bir övgü ile, çok önemli,
fikirleri çok değerli biri imiş gibi sütunlarıma taşısam, ne
hissedersen, ben aynen onu hissediyorum işte.. Beni bu kadar
aşağılayan bir adamın benim gazetemde, adına, resmine rastlamak,
ona hala değer verildiğini görmek ayıp değil ya, beni fena halde
üzüyor. Terbiye özürlü adama itibar edenler, benim kadın sattığımı
kabulleniyorlar gibi geliyor bana.. Haksızsam söyle.. Altan ve genç
ekibi, yazın başından beri müthiş bir silkinme ile "Spor" sayfaları
yapıyorlar artık.. Her sporu izleme olanağı buluyorum.. Bravo
gençler.. Star'da işi biten terbiye özürlü adamın bize sızma
çabaları kulağıma geliyor.. Aman dikkat.. Savaş Ay nasıl formda..
Harikalar yaratıyor.. Büyük muhabirlik sonunda, Savaş'ın şahsında
geri döndü.. Haftada ortalama iki bomba haber patlıyor.. Hem de tam
batılı anlamda, tüm ayrıntıları ile gerçek haber hikayesi yazarak..
Tek üzüntüm, Mehmet Tezkan'ın ara verişi oldu. atv gibi bir kurumun
başına geçmek ne demek iyi bilirim.. Ama gene de Tezkan'ın
heyecanla okuduğum yazılarından uzak kalmak zor olacak.. İşleri
çabuk yoluna koy Mehmet ve köşene dön. Sensiz olmaz.. Şimdi gazete
okuyucuları Uluç'a şunu soruyor: 'Kısa süre öncesine kadar yerden
yere vurduğun Sabah'ta ne değişti?'