Hikmet Çetin, Ladin'in yerini açıkladı

Çetin, El Kaide’yi şöyle anlattı: ‘El Kaide artık bir ideoloji. Devleti olmayan, çağdaş dünyanın değer yargılarına saldıran bir ideoloji. İslam ülkelerinde taşeronları var. Terör projelerini onlar üretiyor.’ HİKMET ÇETİN: Usame bin Ladin’in bu bölgenin dışında olduğuna dair hiçbir bilgi yok. Pakistan-Afganistan sınırındaki dağlık bölgede, Veziristan’da. Herkes haklı olarak peşinde. Ama yakalansa bile, El Kaide ve Taliban bitmez!.. Amerika'nınn aylardır 20 bin askerle sürekli operasyonla aradığı El Kaide’in amansız lideri Usame bin Ladin nerede?.. Çok gizli raporlara göre, Usame bin Ladin, Veziristan’da!.. Veziristan?.. Kábil’in 150 kilometre doğusunda, Tora Bora dağ silsilesini de kapsayan, Hindikuş Dağları’nın, ünlü Hayber Geçidi’nin güneyinde, Pakistan-Afganistan sınırındaki bölge. Dağ dağ içinde, mağara mağara içinde. Mağaralar kat kat. Amerika aylardır buraya indirme, bindirme, bombalama deniyor, ama nafile. Mağaraya bir yerinden giren, zaten kayboluyor. Kısa süre önce, Kábil’e çok gizli bir haber ulaşıyor: ‘Yüksek değerde bir hedefe yaklaşıyoruz.’ Ancak sonu gelmiyor. Bin Ladin’in bir böbreği diyalize bağlı. Yine de dağlarda yaşamayı başarıyor. Örgütte, haberleşme insan yoluyla. Telefon ya da benzeri elektronik bir araç taşımak ya da kullanmak yasak. Güvercin uçurmak, şarkı söylemek, ıslık çalmak yasak. Cezası ölüm!.. Saklandığı bölge, Peştun bölgesi. Usame Arap. Asıl desteği Pakistan’daki uzantılarından alıyor. EL KAİDE DEVLETİ NATO’nun Afganistan’daki temsilcisi Hikmet Çetin, Bin Ladin’le ilgili sorumu şöyle yanıtlıyor: ‘Bin Ladin’in bu bölgenin dışında olduğuna dair hiçbir bilgi yok. Pakistan-Afganistan sınırındaki dağlık bölgede, Veziristan’da. Herkes haklı olarak peşinde. Ama yakalansa bile, El Kaide ve Taliban bitmez!..’ Çetin, bu yönde edindiği bilgiler sonucunda, vardığı düşünceyi şöyle özetliyor: ‘El Kaide artık bir ideoloji. Devleti olmayan, belli bir toprağı, muhatabı olmayan, çağdaş dünyanın değer yargılarına saldıran bir ideoloji. Bu ideolojinin İslam ülkelerinde taşeronları var. Terör projelerini onlar üretiyor. Çeşitli ülkelerdeki terör eylemleri ortaya böyle çıkıyor. El Kaide, Afganistan’da neredeyse devlet olmak üzereydi!..’ El Kaide 1985’te, Amerikan desteğinde Sovyetler’e karşı kuruluyor. Önce bu bölgede, şimdi her yerde. Adı; Veziristan Yalçın Doğan’ın haritada gösterdiği yerin adı Veziristan. Yani El Kaide’nin lideri Usame bin Ladin’in saklandığı bölge. Kábil’in 150 kilometre doğusunda, ünlü Hayber Geçidi’nin güneyinde, Pakistan-Afganistan sınırındaki bölge. Usame bin Ladin burada ama hangi mağarada. Zaten sorun da burada... Sakın basmayın her yer mayın ‘AMAN, oraya basmayın!.’ Bir anda, arkadaşım Sebati Karakurt ile birlikte, neye uğradığımızı şaşırıyoruz. Havaalanından çıkarken. Çünkü, her yer mayın kaynıyor. Afganistan dünyanın en mayınlı ülkelerinin ikincisi. 23 yıl boyunca, her gelen mayın yerleştiriyor. On-on beş milyon mayın olduğu tahmin ediliyor. Mayın temizlemek, dünyanın en pahalı işlerinden. Örneğin, bizde sadece Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesi için, 75 milyon dolar gerekiyor. Burada, o para nerede?.. Dolayısıyla, o tarlayı havaalanına çevirmek, pist ve terminal yapımı için, önce mayınların temizlenmesi gerek. Bu da en az iki yıl. Afganistan, gerçek ve pejoratif (kötüleyen) anlamda tam mayınlı bir ülke!.. Terör paraları şampuandan geliyor SUUDİ Arabistan, Irak ve Körfez ülkelerinde El Kaide çok yaygın. Hücre usulü örgütleniyor. Yatay örgütlenme. Hiçbir hücre, diğerinin üstünde değil. Fas’taki hücre ile Cezayir’deki hücre aynı. Petrol, bilgisayar, taşımacılık şirketlerinde çalışan militanları var. Paranın bir bölümü buradan geliyor. Ama, asıl şampuandan!.. Bütün dünyada kullanılan şampuanın bileşimi içinde, Arap sakızı var. Sakız Doğu Afrika’da yetişiyor. Bin Ladin’in denetiminde bu sakız üretimi. Paranın büyük bölümü buradan. Ayrıca, Körfez ülkelerinde çalışan insanların ailelerine gönderdiği paranın, ki yılda 4-5 milyar doları buluyor, bir bölümüne el koyuyor. Körfez’de çalışan Müslüman işçilerin bir bölümü, Bin Ladin’e inanıyor!.. Burka var, intihar var... Türban yok 23 bin kadın... Her yıl doğumda ölüyor. Yaşamak zor Afganistan’da?.. Ölmek çok daha kolay. Yaşayan kadınların da önemli bir bölümü intihar ediyor. Zorla evlendirildikleri için!.. Dini baskıya dayanamadıkları için!.. Kocaları uyuşturucu bağımlısı olduğu için!.. Giyimleri çok farklı. Kimisinde burka var. Bir anlamda peçe. Burka Peştuca dilinde. Darıca dilinde, aynı peçeye ‘Çador’ deniyor. Bizdeki çadır anlamında. Bunlar kentlerde. Kırsal alanda kadında çador, burka yok. Yani, çarşaflı değil. Hele türban hiç yok. Bizde olduğu gibi, türbanlı tek bir kadına rastlamıyorum. Üniversite bahçesine gidiyorum. Kız öğrenciler ya da sokaktaki kadınlar, burkalılar hariç, başları normal başörtülü. Ama o da siyasal bir dayatma, siyasal bir simge değil. Bir gelenek. Türban, galiba bizden başka hiçbir yerde yok ve bizdeki gibi değil. Afganistan ile Türkiye karşılaştırılmaz bile... Afganistan ortaçağda bile değil. Gördüğüm en geri, en perişan ülke. Dört milyar dolarlık milli geliri, bizim bir aylık ihracatımız, bizde büyük bir firmanın yıllık cirosu. Üstelik anayasasına göre, Afganistan İslam Devleti. Ama buna rağmen bir dayatma, bir simge söz konusu değil. Haber: Yalçın Doğan Kaynak: www.hurriyetim.com