Hidroelektrik santraller Türkiye’de elektriğin sigortasıdır
Abone olOrman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, hidroelektrik santrallere karşı yapılan muhalefeti eleştirerek, “Hidroelektrik santraller Türkiye’d...
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, hidroelektrik
santrallere karşı yapılan muhalefeti eleştirerek, “Hidroelektrik
santraller Türkiye’de elektriğin sigortasıdır, ayrıca bu
santrallerin çevreyi kirlettiği yönündeki kuyruklu yalan
söyleyenler Türkiye’deki enerji pastasından büyük pay alanların
kandırdığı kişilerdir” dedi.
Bakan Eroğlu, Ramazan Bayramında geldiği memleketi
Afyonkarahisar’da Çay ilçesinde gerçekleştirilen bayramlaşma
törenine katıldı. Buradaki törenin ardından gazetecilere çevre
kirliliği oluşturduğu iddiaları ile yine gündemde olan
hidroelektrik santralleri hakkında açıklamalarda bulunan Bakan
Eroğlu, iddiaların asılsız olduğunu, santrallerin çevre tahribatı
yaptığının doğru olmadığını söyledi.
Hidroelektrik santraller ile Türkiye’nin enerji alanında önemli bir
açığının kapatılacağının vurgusunu yapan Bakan Eroğlu, şöyle
konuştu: "Biz enerjide dışa bağımlıyız, enerjinin yüzde 74’ünü
dışarıdan alıyoruz. Dolayısı ile elektrikte dışa bağımlıyız. Bizim
elektriğimizin yaklaşık yüzde 55’i doğalgaz çevrim santrallerinden
sağlanıyor. Rusya ve Sudan hidroelektrik santrallerinden elektrik
üretiyor ve doğalgazı bize satıyor. Bizden 30 yıl önce bütün Avrupa
ülkeleri Amerika, Kanada, Finlandiya ve Japonya gibi ülkeler
hidroelektrik potansiyellerinin yüzde 80’ni yüzde, 100’nü tamamen
kullanmış. Çünkü bu temiz ve yenilenebilir bir enerji kaynağı. Ama
ben 2003 yılında Türkiye’de Devlet Su İşleri’nin (DSİ) başına
gelince baktım ki su akıyor. Hatta yabancılar bizle dalga
geçiyordu, ‘su akıyor, siz bakıyorsunuz’ diye. Neticede o zamanlar
Türkiye’nin potansiyelin 185 milyar kilowatt saatken, sadece 50-60
yılda 26 milyar kilowatt saati kullanabilir hale gelmiş. Yüzde
20’si bile değil. Diğer taraftan yılda 55-60 milyar dolar enerji
için döviz ödüyoruz. Bunun üzerine biz şunu yaptık dedik ki bir,
DSİ hızlı bir şekilde hidroelektrik santralleri tamamlasın. İki
özel sektörün potansiyelinden yararlanmak üzere, sadece suyu satmak
değil tamamen suyun gücünden istifade etmek, suyu yüksekten
düşürerek tribünü çevirmek ve buradan elektrik elde etmek sureti
ile temiz ve yenilenebilir bir enerji elde etmek. Bu bütün dünyada
teşvik ediliyor, ayrıca küresel iklim değişikliğine karşı en önemli
çare.”
"BİR HİDROELEKTİK SANTRALİN KOCA BİR ALANDAKİ KONUMU BİR NOKTA
GİBİDİR”
Türkiye’de hidroelektrik santraller ile ilgili gelişmelerin gündeme
gelince enerji pastasından pay alanların çok rahatsız olduklarını
anlatan Bakan Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü uluslararası
sermayenin Türkiye’de kurduğu termik santraller ve diğer santraller
var. Enerjide payda büyük, biz bu işe hızla devam ettikçe bundan
rahatsız oldular. Bir takım kurum ve kuruluşlarla basını harekete
geçirdiler. Bazı sivil toplum örgütlerini kandırdılar. Peki bunlar
ne diyor? ‘Dereler kuruyor’ diyorlar. Dereler kurusa, zaten yazın
kuruyor. Ama bizim yaptığımız barajlarla yaz vakti bile onlara
cansuyu verme imkanımız var."
Dolayısı ile derelerin kurumasına izin vermediklerini anlatan
Eroğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Karadeniz’e gidip diyorlar ki,
‘tribünlerden, hidroelektrik santrallerden çıkan su zehirli sizin
çay bahçelerinizi kurutacak’. Oysaki tribüne giren su tertemiz su,
üstelik suyun tribünün kanatçıklarına zarar vermemesi için su
tribüne gelmeden önce çakıl, kum gibi bir takım zararlı maddeler
alınıyor. Dolayısı ile çıkan suda daha çok oksijen kazanmış
tertemiz su olarak çıkıyor. Yani suda kimyasal madde yok. Sonra
diyorlar ki, ‘efendim bu santraller çevreyi kirletiyor, ormanları
yok ediyor.’ Bir hidroelektik santrali koca bir alandaki konumu bir
nokta gibidir. Dolayısı ile bizim ormanlık alanlardan hidroelektrik
santral yapılması için verdiğimi alan binde bir buçuk bile değil,
binde 1’dir. Halbuki taş ocakları ve madenler için daha fazla alan
veriyoruz. Bunu taş ocakları ve madenlere karşı olsun diye
söylemiyorum demek ki burada maksat başka. Maden ocaklarına da
müsaade ediyoruz ama onlar hep ‘hidroelektrik santralleri doğayı
tahrip ediyor’ diyorlar. Hidroelektrik santraller Türkiye’de
elektriğin sigortasıdır. Bugün Türkiye’de her 4 ampulden biri bizim
getirdiğimiz elektik ile aydınlanıyor ve yılda 15 milyar dolar daha
döviz ödenmesine mani olduk. 26 milyar kilovat saati kısa zamanda
76 milyar kilowatt saate çıkardık. Türkiye bu işte” Bakan Eroğlu,
Çay ilçesinin ardından bayramlaşma programına Sultandağı ve
Bolvadin ilçeleriyle devam etti.
(İHA)