Spor Toto Süper Lig'in 13'üncü haftasında Trabzonspor, sahasında Fenerbahçe'yi 2-1 mağlup ederek ligde 5 maç sonra kazanırken, rakibi karşısından da ligde 17 maç aradan sonra 3 puanla ayrıldı. Ligde 6 maç aradan sonra 12'nci hafta mücadelesinde Aytemiz Alanyaspor'u mağlup eden Fenerbahçe ise 13'üncü hafta karşılaşmasından mağlubiyetle ayrıldı ve 13 puanla küme düşme potasının 1 puan üzerinde 15'inci sırada yer aldı. İşte spor yazarlarının haftanın maçıyla ilgili yorumları ve görüşleri... İLKER YASİN (HÜRRİYET) - Fenerbahçe’nin Koeman ile beraber aldığı skorların camiaya umut verdiğini kabul ediyorum. Ama o karşılaşmalarda da ortaya konulan futbol, aslında bir bakıma bugünlerin habercisiydi. Ben artık sıranın sportif direktör Damien Comolli’ye geldiğini düşünüyorum. Fenerbahçeli futbolculara, yetersiz ve kifayetsiz bu kadronun başına bir dokunuş yapacak yeni bir teknik heyetin gelmesi gerektiği inancındayım. MEHMET DEMİRKOL (FANATİK) - Slimani... Bir maç yazısında ‘Frey mi gerçekten mi?’ diye sormuştum Comolli’ye. Frey’i Slimani kurtarıyor. Gol bölgesinde etkisi sıfır. Bir de üstüne 3 metreye pas atamayıp 2. golü yedirdi. Akıl almaz bir hayal kırıklığı. ERCAN GÜVEN (MİLLİYET) - Kimse telaşlanmasın… Fişek gibi takım bu Fenerbahçe. Hocası da cuk oturmuş… Küme düşerse, o sezon yeniden çıkar Süper Lig’e!.. Evet… Hollandalılar elinde oyuncak olmuş, kerameti kendinden menkul sportif direktörü ve işin acemisi yönetimiyle koskoca Fenerbahçe artık bu durumda. Tüm “negatif” rekorları tek tek kırıyor… Yılların geleneklerini bir bir ters yüz ediyor. Dün de sekiz sezonluk Trabzon yenilmezliğine son noktayı koydu hayırlısıyla! CEMAL ERSEN (MİLLİYET) - Son bölümler Trabzonspor için sıkıntılı geçti. Frey’in golüyle umutlanan Fenerbahçe yine aynı oyuncunun vuruşuyla belki de puan çıkarabilirdi Trabzon’dan. Ancak kaleci Oğulcan’ın o refleksi, Harun’un kurtardığı 6 net pozisyondan daha değerli idi. Bu galibiyet Trabzonspor adına bir milat sayılabilir. Bunca olumsuzluktan sonra hedef büyütmek, iddialı olmak onların hakkı. Tebrikler Trabzonspor’a, alkışlar muhteşem taraftara! UĞUR MELEKTE (HÜRRİYET) - Koeman’ın 45’te bir santrforunu çıkarıp Ekici’yi sokmaması, en büyük hatası. Maçın büyük bölümünün tek hâkimi olan, 75 dakika boyunca oynadığı futbolla gözümüzün pasını silen Trabzon’unsa bu sezon bu harika performansı ikinci kez sergilediğinin altını çizmem gerek: İlki G.Saray maçının ilk devresiydi. İkincisi de F.Bahçe önündeki 75 dakika... Ve bu iki maçın ortak özelliği, sahada Burak Yılmaz’ın olmaması. Trabzon’un bu yılki özeti şu: Sahada Burak varsa gol var. Burak yoksa oyun var. RÜŞTÜ REÇBER (HÜRRİYET) - F.Bahçe pas oyununu oynamakta zorlandı. Bunu yapabilmek için hareketli, sürekli arayış içinde olmak şarttır. O zaman rakibin baskısını ve isteğini kırarsın. Sarı lacivertliler ilk yarıda iki tehlike yarattı. İkisinde de Valbuena başroldeydi ancak sonuç alamadı. Trabzonspor adına ise yüksek tempoda geçen bir ilk yarı izledik. İkinci yarıda da bu futbollarını devam ettirdiler. Gelen ilk gol de ortaya koyulan istekli futbolun karşılığı oldu: Asisti yapan sağ bek (Pereira), golü atan sol bek (Novak).... Takımın ne kadar istekliği olduğunun en güzel kanıtı. ZAFER BÜYÜKAVCI (FANATİK) - Hangisi Fenerbahçe? 82 dakika yokları oynayan mı, yoksa 8 dakikada 1 gol bulup ikincide direğe takılan mı? Koeman, o 8 dakikayı artırabilir mi? Bu kadro, bunu başarabilir mi?