Herkesi bu korku sardı
Abone olATO Başkanı Sinan Aygün'den çarpıcı iddialar. Aygün'e göre milletvekilinden işadamına, gazeteciden bürokrata kadar çoğu kimse telefonda özel konulara giremiyor
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, her kesimden yönetici, siyasetçi ve kamu görevlilerinin, nedeni ve kaynağı bilinmeyen bir merkez tarafından dinlenildiği korkusunu taşıdığını öne sürdü. Aygün, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, komutanlardan bakanlara, gazetecilerden milletvekillerine ve işadamından bürokratlara kadar hemen her kesimden yönetici ve siyasetçinin, telefonlarının dinlendiği kuşkusunu taşıdığını, bu nedenle de kimsenin özellikle telefon konuşmalarında, ''tehlikeli sulara girmediğini'' savundu. Bakan ve bürokratların en basit konuları bile telefonda konuşmaktan çekinmelerinin son derece anlamlı olduğunu ifade eden Aygün, şunları kaydetti: ''Astın üstten, bürokratın bakandan, bakanın başbakandan korkması hiyerarşik bir korku... Bu korkuyu anlamak mümkün. Ancak, herkesin Allah'tan korktuğu kadar, kaynağı bilinmedik bir dinlemeden korkuyor olması ilginç... Türkiye resmen paranoyak olmuş durumda. Böcek korkusuyüzünden herkes ya hiç konuşmuyor ya da şifreli konuşuyor. Bir konuyu aktarmak için kimi arasam (Telefonda olmaz, yüz yüze konuşalım) diyor. Oysa ben ne iş takibi yapacağım, ne rüşvet teklif edeceğim, ne de tayin isteyeceğim. Sonuçta üyemi ilgilendiren basit bir sorunu aktaracağım. Böcek ve dinlenme korkusu yüzünden işi gücü bırakıp yollara mı düşelim?. Kapı kapı dolaşıp, yetkili makamlarla yüz yüze konuşmanın yollarını mı arayalım?'' ''DİNLEME, TÜRKİYE'NİN RUH SAĞLIĞINI BOZDU'' Dinlenme korkusunun iki nedenden kaynaklanabileceğine dikkati çeken Aygün, bunlardan birincisinin, geçmişte yasal olmayan yollardan yapılan dinlemelerin yaygınlığından, ikincisinin ise teknolojik gelişmeler nedeniyle dinleme yöntemlerinin cep telefonlarına kadar genişlemesinden olabileceğini kaydetti. Aygün açıklamasını şöyle sürdürdü: ''Teknoloji geldi mertlik kalmadı. Türkiye'yi dinleme paranoyası ve böcek korkusu sarmış durumda. Herkes kaçak konuşuyor, şifreli anlaşıyor. Geçenlerde bir dostum, işi o kadar ileri götürmüş ki, (Beni Amerika dinliyor olabilir) diyor. Kimileri de Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma, Genelkurmay, MİT, Ankara Emniyet Müdürlüğü, Kaçakçılık ya da İstihbarat Daire Başkanlıkları arasında dinleme- toto oynuyor. Son birkaç yıldır, dinleme konusunda yapılan spekülasyonlar Türkiye'nin ruh sağlığını bozdu. Dinlenmediği halde dinlendiği sendromunu yaşamak son derece kötü bir ruh hali. Son düzenlemelerle dinleme konusuna çeki düzen getirilmesine rağmen geçmişin izleri ne yazık ki devam ediyor.''