İzmir’deki 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamalarına katılan ve kendilerini ’anarşist’ olarak tanımlayan yaklaşık 25 kişilik grubun, polis arama noktasından giysilerini çıkartıp geçmeleri dün güne damga vurdu. Bu anlarda herhangi bir müdahalede bulunmayan polis kutlamalardan sonra, ’teşhircilik' suçlamasıyla işlem yapmak üzere görüntüleri incelemeye aldı. Savcının kararına göre hareket edileceği açıklanırken, Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya ise kutlamalarda olumsuzluk yaşanmaması için müdahale edilmediğini ancak gerekli yasa maddelerine göre işlem yapacaklarını söyledi. İzmir’de dün olaysız sona eren 1 Mayıs kutlamalarına, kendilerini ’anarşist’ olarak tanıtan grubun çıplak protestosu damga vurdu. Yaklaşık 25 kişilik grup, Birinci Kordon’daki Orduevi önünde oluşturulan arama noktasına geldiklerinde, bir anda geriye dönüp koşmaya başladı. Çevredekiler ne olduğunu anlamaya çalışıp, endişeli gözlerle gruptakileri izlemeye başladı. Bu şaşkınlık anında erkekler tamamen soyundu, üzerlerinde sadece iç çamaşırları kaldı. Gruptaki kadınlar da belden yukarısındaki giysi ve sutyenlerini çıkarttı. Gruptaki erkek ve kadınlar, arama noktasından bu şekilde geçip ardından giysilerini giydikten sonra alana doğru ilerledi. Hem polisleri hem de kutlamaya katılanları şaşırtan protesto sonrasında grup üyelerinden birisi, daha önceki eylemlerde polisin katılanların can güvenliklerini sağlayamamasına tepki olarak ve kontrol noktasında arama için bedenlerine dokunulmaması için böyle bir yönteme başvurduklarını anlattı. Grup adına bugün yapılan açıklamada ise, "1 Mayıs’ ta bir araya gelen antiotoriter, hayvan özgürlükçüsü ve anarşistler olarak polisin üst aramasına karşılık refleksif olarak kıyafetlerimizi çıkarıp, alana bedenimizi aratmadan girdik. Ana akım medyada manipüle edilenin aksine, tertip komitesine üstümüzü aratabileceğimizi ama polisin aramasından geçmeyeceğimizi ilettik fakat talebimiz güvenlik gerekçesi nedeniyle reddedildi. Biz bu güvenlik gerekçesinin niteliksizliğine Ankara, Amed ve Suruç katliamlarında da şahit olduk, polisin bizim güvenliğimizi sağlayamayacağına inanıyoruz. Gerçekleştirdiğimiz doğrudan eylemin de sebebi budur. Biz, orada yalnızca kıyafetlerimizi değil, sistemin bizi giymeye mecbur bıraktığı, etnik, dini, cinsel, biyolojik ve daha birçok kimliğimizi de çıkarttık. Medyanın bu eylemliliği kafası bozuk birkaç gencin işi olarak göstermesi bizi bu açıklamayı yapmaya itmiştir" denildi. Olaysız sona eren kutlamalar sonrasında polis, protesto anında müdahale etmediği gruba yönelik çalışma yaptı. Bu anlarda elde edilen görüntülerini incelemeye alan polisin, teşhircilik suçundan işlem başlattığı öğrenildi. Görüntülerdeki incelemeye göre, üç kadın göstericiden ikisi sutyenlerini de tamamen çıkartıp üstsüz kaldı. Bir kadın gösterici sutyeniyle protestosunu gerçekleştirdi. Erkeklerden ise 3’ünün iç çamaşırlarıyla, 13’ünün de tişörtlerini çıkartıp geçtiği saptandı. Polisin üstsüz kalan iki kadın ve iç çamaşırıyla geçen üç erkek hakkında yasal işlem yaptıkları belirlendi. İzmir Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya da konuyla ilgili sorulara, "Kutlamalar sırasında yaşanan olayda, herhangi bir izdihama yol açılmaması ve kalabalığın içerisinde işlem yapılmasından dolayı tepki oluşmaması amacıyla kontrollü olarak geçişlerine müsade edildi. Ancak çıplak girenlerin kimliklerini görüntülerden tespit etmeye başladık. Bunun içini hem ilgili cezai kanun maddesinden, hem de Kabahatler Kanunu’ndan her birisi için ayrı ayrı işlem yapılacak" diye yanıt verdi.