Hepimizin hakkını artık o koruyacak!

AK Parti Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün başkanlığında toplanan Komisyon, ''Türkiye İnsan Hakları Kurumu Kanunu Tasarısı''nı ele aldı.

Tasarı üzerinde Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın sunuşunun ardından söz alan milletvekilleri, düzenlemeyle ilgili görüşlerini dile getirdi.

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Meclis'e gelen tasarılar hakkında sivil toplum kuruluşlarının görüşlerinin alınmadığını belirterek, özellikle insan haklarıyla ilgili düzenlemelerin hem bugüne kadarki tecrübeler hem de dünya örekleri dikkate alınarak yapılması gerektiğini savundu.

İşkenceyle ilgili durumun, Hükümet yetkililerinin söylediğinden farklı olduğunu ileri süren Tanrıkulu, bu alanda uzun süreden beri çalışmalar yapan Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) verilerinin, durumun iyi olmadığını gösterdiğini söyledi. İşkence ve kötü muameleyle ilgili rakamların azalmasına rağmen ''memura mukavemet'' kapsamına konulan vaka sayılarının yüzde 100 artış gösterdiğini ifade eden Tanrıkulu, bakanlık verilerinin de bunu doğrulayacağını savundu. Tanrıkulu, ''Tek bir insana bile işkence yapacak bir zihin iklimi varsa onunla mücadele etmemiz gerekir'' dedi.

Türkiye'de insan hakları alanında faaliyet gösteren kuruluşların İnsan Hakları Kurulu Kanun Tasarısı'nı eleştirdiğini belirten Tanrıkulu, düzenlemenin STK'ların katkısına açık olarak ele alınması gerektiğini, bunun için de geri çekilmesini istedi.

BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü de tasarının en büyük zaafının, kurumun ''kamudan bağımsız oluşturulmaması'' olarak ifade ederek, ''İnsan hakları devlete emanet edilmemeli. Bu kurum da devletten bağımsız olmalı. Çünkü insan hakları ihlalleri, devlet ile birey arasındaki ihtilaftır. Ama bu durum, devletin maddi ve diğer katkılarını sunmaması olarak düşünülmemeli. Bu düzenleme, bırakın siyasi bireylere sıradan yurttaşa karşı bile son derece sert olan tavrı karşısında bir sigorta olabilir'' diye konuştu.

Cezaevlerindeki durumun kötü olduğunu, bunu ziyaret ettikleri Osmaniye Cezaevi'nde gördüklerini belirten Kürkçü, ziyaretlerinin ardından da cezaevindeki kötü koşullar ile hükümlü ve tutuklululara yönelik kötü muamelenin aynı istikrarla sürdüğünü savundu.

AK Parti Ankara Milletvekili Ülker Güzel, demokratikleşme alanında önemli adımlar atıldığını belirterek, ''Türkiye'de tarih yazılıyor. Ama hakların sınırsız olduğu düşünülmemeli. Herkes hakkının sınırı olduğunu kabul etmeli'' görüşünü ifade etti.

Komisyon Başkanı Üstün, nefret suçlarıyla ilgili tartışmalar olduğunu ifade ederek, ''TCK'ya bir madde veya birkaç fıkra eklenerek nefret suçları da mevzuata girebilir. Esasında TCK'da nefret iklimini ortadan kaldıracak ırkçılık ve ayrımcılığı suç sayan maddeler de var. Savcılarımızın, var olan kanunları bire bir uygulamasını bekliyoruz'' dedi.

Bir süre önce İstanbul'da Hocalı Katliamı'nın yıldönümü nedeniyle düzenlenen mitingde açılan bir pankarta itiraz ettiklerini hatırlatan Üstün, ''Biz o mitinge değil, o pankarta tepki gösterdik. Çünkü o pankarta hoşgörü gösterilemezdi'' diye konuştu.