"Hep erkekler mi öldürsün bir de kadın öldürsün" demişti" işte istenen ceza

ORDU'nun Altınordu ilçesinde eşi 75 yaşındaki Recep Özata'yı, başında cam sürahi kırıp 15 bıçak darbesiyle öldüren, tutuklandığında 'Hep erkekler mi öldürsün, bir de kadınlar öldürsün' diyerek kendini savunan 60 yaşındaki Semra Özata için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Ordu'nun Altınordu ilçesine bağlı Eskipazar Mahallesi Memurkent 3'üncü Etap TOKİ konutlarında geçen yıl Mayıs ayında meydana gelen olayda, Semra Özata ile eşi Recep Özata arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi sonucu Semra Özata, ilk evliliğinden olan 20 yaşındaki kızı Tellanur Özata ile eşi Recep Özata'yı evde dövdü.

KAFASINDA CAM SÜRAHİ KIRDI

Kafasında cam sürahi kırıp 15 bıçak darbesiyle Recep Özata'yı öldüren Semra Özata ve kendisine yardım ettiği iddia edilen kızı Tellanur Özata, jandarmayı telefonla arayıp teslim oldu. Anne ve kızı çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı."O BENİ ÖLDÜRECEKTİ, BEN ÖLDÜRDÜM"

Semra Özata, adliyeye sevk edildiği sırada gazetecilerin "Eşinizi neden öldürdünüz, pişman mısınız?" sorusu üzerine kelepçeli ellerini havaya kaldırarak, "Çekin gardaşım çekin, hep erkekler mi öldürecek? Bir de kadın öldürsün? O beni öldürecekti ben öldürdüm. Pişmanım, çocuğum için, kızım için pişmanım" demişti.

CİNAYETİ TEK BAŞINA İŞLEDİĞİNİ SAVUNDU

Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen Semra Özata ve kızı Tellanur Özata, Ordu 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı. Yakın akrabayı tasarlayarak öldürmek suçundan müebbet hapis cezasıyla halen tutuklu yargılanan Semra Özata, eşinin kendisine çok şiddet uyguladığını, aralarında geçimsizlik olduğunu, olayda kızının suçu olmadığını, cinayeti kendisinin tek başına işlediğini, eşini öldürmemiş olsaydı onun kendisini öldüreceğini belirtti.DURUŞMA ERTELENDİ

Üvey babasını öldüren annesi Semra Özata'ya yardım ettiği iddia edilen kızı Tellanur Özata ise suçlamaları kabul etmeyerek cinayeti annesinin işlediğini söyledi.

Mahkeme heyeti, sanıkların akıl sağlıklarının yerinde olup olmadığının tespit edilmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'ndan rapor istendi. Duruşma Ağustos ayına erteledi.