Hemşirelerin korkulu rüyası
Abone olYapılan bir araştırma hemşirelerin yüzde 90'ının enfeksiyondan korktuğu gerçeğini ortaya çıkardı.
Sağlık-Sen’in, Hemşireler Günü’nde açıkladığı Sağlıkta
Kadın Emeği Türkiye Araştırması Sonuçları, Türkiye’nin sağlık
istihdamındaki sorunlarını gözler önüne serdi.
İçkale Otel’de Hemşire ve ebelerin üniformaları ile
katıldığı basın toplantısını Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Kaçar
yaptı. Kaçar, Türkiye’de sağlık alanında yaşanan istihdam açığının,
başta hemşire ve ebeler olmak üzere sağlık çalışanları üzerinde
ciddi yük oluşturduğunu söyledi.
Sağlıkta Kadın Emeği Türkiye Araştırması kapsamında 12 ilde 100’ün
üzerinde sağlık kurumunda 1260 hemşire ve ebe ile görüşüldü.
Hemşire ve ebe kökenli akademisyenlerle derinlemesine görüşmelerin
de gerçekleştirildiği araştırma kapsamında, 411 erkek çalışan ve
108 kurum yöneticisinin hemşire ve ebelerin sorunlarına nasıl
baktığı test edildi.
HEMŞİRE VE EBELERİN ENFEKSİYON KORKUSU
Araştırma sonuçları, başta KKKA olmak üzere bulaşıcı
hastalıklara yakalanma riskinin sağlık çalışanlarının kabusu haline
dönüştüğünü ortaya koyuyor. Araştırmaya katılanların yüzde
90,9’u enfeksiyon kapmaktan korktuğunu ifade ediyor. Türkiye’deki
her 10 hemşire veya ebeden 9’u enfeksiyon kapma riskini iş
hayatlarındaki en büyük problem olarak görüyor.
Hemşirelerin yüzde 63’ü ise çalıştıkları ortamın enfeksiyona karşı
güvenilirliğinden kuşku duyuyor
EN ÇOK SÖZEL ŞİDDETE MARUZ KALIYORLAR
Araştırma sonuçlarına göre, Hemşire ve ebelerin %60’ı sözel şiddet
mağduru. Katılımcılar, hasta ve yakınların sık sık küfür içeren
sözlerine muhatap olduklarını ifade ediyorlar. Çalışanlara göre,
hasta hakları adına yapılan uygulamalar üzerlerinde baskı
oluşturuyor.
Ankete katılan hemşire ve ebelerin %72’si şiddete en çok
kendilerinin maruz kaldığını belirtirken, erkek katılımcılar ve
hastane yöneticilerinin % 40’ı da bu görüşe destek veriyor.
Hemşire ve ebelerin yüzde 68’i zaman zaman fiziksel ve sözel
şiddete maruz kaldıklarını belirtiyorlar.
Katılımcıların yüzde 56’sı şiddetin kaynağı olarak hasta
yakınlarını gösterirken, yüzde 19’u da yönetsel zafiyetleri sorumlu
tutuyor.
Hemşire ve ebeler yarısından fazlası ise şiddetin yaygınlaşmasında
medyadaki haber ve yayınların etkisine inanıyor.
ERKEKLER DE HEMŞİRE OLMALI
Araştırma, fazla çalışma ve nöbetler nedeniyle sağlık
çalışanlarının stres altında olduğunu ortaya koyuyor. Sağlık-Sen’in
Araştırmasına göre son 7 yılda uygulanan Sağlıkta Dönüşüm Programı
döneminde, sağlık hizmeti talebi katlanarak büyürken, istihdam
rakamları yerinde saydı.
Araştırmaya göre en büyük açık hemşire istihdamında yaşanıyor.
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre Türkiye’de 100 bin nüfusa düşen
hemşire sayısı 131. Bu oranla Türkiye 53 Avrupa ülkesi listesinde
son sırada. AB üyesi ülkelerde ise 100 bin nüfusa 731 hemşire
düşüyor.
Sağlık-Sen’in anketine katılan hemşire ve ebelerin üçte ikisi
çalışma koşullarından kaynaklanan stres yaşıyor. Hemşireler
istihdam açığının kapatılmasında erkek hemşire alımını
destekliyor.
HEMŞİRE VE EBELER KARAMSAR
Ağır çalışma koşulları ve riskler altında mesleğini
sürdürmeye çalışan hemşire ve ebelerin geleceğe yönelik
beklentileri de olumsuz.
Araştırma sonuçları hemşire ve ebelerin yaşadıkları sorunlar
nedeniyle mesleki bağlılıklarının zayıfladığını da ortaya
koyuyor.
Araştırmaya katılan hemşire ve ebelerin sadece üçte biri “şimdi
olsa yine hemşire/ebe olurdum” görüşüne katıldığını bildirdi. Yine
hemşire ve ebelerin üçte biri geleceğe ilişkin beklentilerinin
olumlu yönde olduğunu açıklarken, büyük çoğunluğu karamsar olduğunu
belirtti.
KUTU HABER
Sağlıkta Kadın Emeği Araştırma sonuçlarını Sağlık-Sen Başkanı
Mahmut Kaçar açıkladı. Kaçar’ın, 1 Mayıs Taksim Kutlamalarında
Türk-İş Başkanı’na yönelik tepkiler nedeniyle yaşanan arbede
sırasında kolu kırılmıştı.
Kaçar, toplantının başında 1 Mayıs Taksim kutlamalarına gölge
düşürme girişimlerini eleştirerek, “Emek bayramına gölge
düşürme amaçlı çirkin provokasyonun amacına ulaşamamış olması ve
etkinliklerin hedefine ulaşması yaşadığım sıkıntının en büyük
tesellisi olmuştur” dedi.