Hedefteki siyaset adamı kimdi?
Abone olÜst düzey MİT görevlisinin ifadesinde "Çakıcı'nın bir politikacıya suikast yapacağı haberini aldık" ifadesi, "öldürülecek siyasetçi kimdi?" sorusunu gündeme getirdi.
Çakıcı’nın firarından sonra olayı soruşturan savcılar, mahkeme
kararıyla dinlenen telefon görüşmelerinden birine üst düzey bir MİT
görevlisinin karıştığını saptadılar. Çakıcı’nın firarını soruşturan
savcılar, mahkeme kararıyla dinlenen telefon görüşmelerinden birine
üst düzey bir MİT görevlisinin karıştığını saptadı. İfadesi alınan
MİT görevlisi, ‘Çakıcı’yla değil adamıyla konuştum. Amacım,
Çakıcı’nın bir siyasiye düzenleyeceği suikastı önlemekti’ dedi.
ALAATTİN Çakıcı’nın İbrahim Arı adına çıkartılmış pasaport ve
Beşiktaş Kulübü aracılığıyla alınan vize yardımıyla Antalya’dan
yurtdışına kaçmasıyla ilgili soruşturma sürdürülürken, dinlenen
telefonlardan birinden ilginç bir bağlantı ortaya çıktı. Mahkeme
kararıyla dinlenen bu telefonların birinde, MİT’in halen görevde
bulunan bir üst düzey görevlisi, Çakıcı ile bağlantılı bir kişiyle
görüşüyordu. SAVCI DAVET ETTİ Yasal sakıncaları nedeniyle adını
açıklamadığımız bu düzey MİT görevlisinin Çakıcı ile bu görüşmesi,
Çakıcı’nın firarını sorgulayan savcıları harekete geçirdi. Olay
şöyle gelişti: Çakıcı ve adamlarının mahkeme kararıyla dinlenen
telefonlarından elde edilen bilgilere dayanarak İstanbul DGM
Başsavcısı Abdülkadir İlhan ve soruşturmayı yürüten Savcı Muzaffer
Yalçın, MİT’e başvurarak bu MİT görevlisini ifade vermeye davet
etti. DGM’YE İFADE VERDİ Ancak MİT görevlisi, Başbakanlık izni
olmadan sorgulanamayacağı gerekçesiyle talebi reddetti. Başsavcı
İlhan’ın, tanık mı yoksa sanık olarak mı ifadesinin alınacağına
henüz karar verilmediğini, bu yüzden de gelip ifade vermek zorunda
olduğunu bildirmesi üzerine MİT görevlisi, Haziran ayının ilk
haftasında İstanbul DGM Başsavcılığı’na gitti. ADAMIYLA GÖRÜŞMÜŞ
MİT görevlisi, savcılıktaki sorgusu sırasında vücudundaki izleri
gösterip, ‘vatan için kurşun yediğini’ anlattı. Çakıcı ile yüz yüze
hiç görüşmediğini, telefonda konuştuğu kişinin Çakıcı değil onun
bir adamı olduğunu söyledi. Görüşme nedeni olarak da MİT’in
Türkiye’de bir politikacıya suikast yapılacağı haberini aldığını,
suikast girişiminin arkasında da Alaattin Çakıcı’nın olduğunu
gösterdi. İddiaya göre MİT suikastı önlemek için bu MİT görevlisi
aracılığıyla Çakıcı’yla ilişki kurmuştu. PARA KONUŞMUŞLAR Savcılar,
MİT görevlisinin anlattıklarından ikna olmadı. Bu yüzden Başsavcı
İlhan, MİT görevlisine ifadesinin dosyada ‘sanık’ sıfatıyla yer
alacağını açıkladı. Edinilen bilgiye göre, kaydedilen telefon
görüşmesinde bir parasal konu da tartışılıyordu ve MİT
görevlisinin, Çakıcı’nın adamına ‘Ona söyle, adamı arasın, senin
üzerine karabulut gibi çökerim desin’ dediği duyuluyordu. MİT:
SORGULANAMAZ Bu arada MİT devreye girdi, savcılığa resmi bir yazı
göndererek yasa gereği Başbakanlık izni olmadan bir mensuplarının
yargılanamayacağını, sorgulanan MİT görevlisinin faaaliyetlerinin
bilgileri dahilinde olduğunu bildirdi. Hürriyet’in görüştüğü MİT’e
yakın kaynaklar da MİT görevlisinin ifade verdiğini doğruladı. KİM
ÖLDÜRÜLECEKTİ? Üst düzey MİT görevlisinin ifadesinde ‘Türkiye’de
bir politikacıya suikast yapılacağı haberini aldık, suikast
girişiminin arkasında da Çakıcı vardı’ ifadesi üzerine ‘Öldürülecek
siyasi kimdi?’ sorusu gündeme geldi. Suikast tehlikesi yaşayan
politikacının ismi ve neden hedef alındığı öğrenilemedi. Çakıcı’yı
kullandık demişti MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun, 1998’de dönemin
başbakanına verdiği bilgide Alaattin Çakıcı’nın bir süre yurt dışı
operasyonlarda kullanıldığını açıklamıştı. Atasagun, daha sonra
Çakıcı’nın kurumla tüm ilişkisinin kesildiğini söylemişti.
Avusturya iade dosyasını beğenmedi, ek belge istedi VİYANA Eyalet
Mahkemesi Soruşturma Hakimi Peter Seda, Alaattin Çakıcı’nın iade
dosyasını yetersiz bularak, Türkiye’den ek bilgi ve belge talebinde
bulundu. Mahkemenin basın sözcüsü Friedrich Forsthuber,
‘Türkiye’den istenen ek bilgi ve belgelerin gelmesinden sonra
Çakıcı’nın sorgulanacağını ve iade edilip edilmeyeceğine karar
verileceğini’ söyledi. DURUŞMA KAMUYA AÇIK Forsthuber, Çakıcı’nın
Türkiye’ye iade edilmek istemediği yolunda başvuruda bulunduğunu da
kaydetti. Türkiye’den istenen bilgi ve belgelerin gelmesinden sonra
Çakıcı’nın yeniden hakim karşısına çıkacağını ve iade edilip
edilmeyeceğine karar verileceğini belirten Forsthuber, duruşmanın
kamuya açık yapılacağını söyledi. BİR AYLIK GECİKME Viyana Eyalet
Mahkemesi Basın Sözcüsü Friedrich Forsthuber, Çakıcı’nın iadesine
ilişkin duruşmanın kesin tarihini söylemenin güç olduğunu
belirterek, ‘Üç veya dört hafta sonra tekrar ararsanız bir şey
kaçırmamış olursunuz’ dedi. Sözcü, böylece Çakıcı’nın iadesine
ilişkin duruşmanın 3-4 hafta sonra ancak yapılabileceğini ima etti.
SİROZ OLDU İDDİASI Avusturya’da 14 Temmuz’da yakalandıktan sonra
‘iade edilecek suçlular’ biriminde hücrede tutulan Alaattin
Çakıcı’nın siroz olduğu da iddia edildi. Ancak Sözcü Forsthuber, bu
iddianın sorulması üzerine, ‘Suçlunun sağlık durumuna ilişkin
açıklama yapmaya yetkili değilim’ dedi. Haber: Necdet Açan Kaynak:
Hürriyet Gazetesi