Hedef terörü bitirmek
Abone olBaşbakan Yardımcısı Beşir Atalay, çözüm sürecinin Türkiye’nin birliği ve bütünlüğünün projesi olduğunu belirterek, hedeflerinin terörü bitir...
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, çözüm sürecinin Türkiye’nin
birliği ve bütünlüğünün projesi olduğunu belirterek, hedeflerinin
terörü bitirmek ve Türkiye’de bütün renklerin, bütün farklılıkların
tam bir zenginlik içerisinde bir arada yaşamasını sağlamak olduğunu
söyledi.
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Konya’da ’Vefatının 30. Yılında
Necip Fazıl Anma Etkinlikleri’ne katıldı. Etkinliklerin ardından
gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Beşir
Atalay, çözüm süreci, Suriye’de yaşanan gelişmeler ve Reyhanlı’daki
bombalı saldırıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“TÜRKİYE’NİN BİRLİĞİ VE BÜTÜNLÜĞÜ PROJESİDİR”
Çözüm sürecinin hükümetlerinin baştan itibaren planladığı ve
yönettiği bir süreç olduğunu ifade eden Başbakan Yardımcısı Beşir
Atalay, “Çözüm sürecinin her safhası gayet titiz bir planlama ve
strateji ile yürütülmektedir. Şu anda da planlandığı gibi
yürümektedir. Bir yandan alanda Türkiye’nin her köşesinde akil
insanlar çalışmalarını sürdürüyor. Bir yandan tabi bizim hükümet
olarak yürüttüğümüz çalışmalar var. Bir yandan güvenlik
birimlerimizin yine alanda, arazide süren hassasiyetleri var. Bunun
hepsi birlikte yürüyor. Biz bu çözüm sürecini biliyorsunuz entegre
bir strateji olarak niteledik. Pek çok boyutu olan entegre bir
strateji. Bizim açımızdan şu an planlandığı gibi yürüyor. Ve
inşallah hedefimiz terörün bitmesi. Türkiye’de bütün renklerin,
bütün farklılıkların tam bir zenginlik içerisinde bir arada şu
güzel ülkemizde yaşamasıdır. Türkiye’nin birliği ve bütünlüğü
projesidir bu. Bu çalışmaların sonunda inşallah Türkiye daha
büyüyecektir, güçlenecektir. Çabamız onun içindir” dedi.
200 BİN SURİYELİ SIĞINMACI
Şu anda kamplarda bulunan Suriyeli sığınmacıların sayısının 200 bin
olduğunu kaydeden Atalay, “Ama bunların dışında şehirlerimizde
yaşayan ve sayısı en az 100 bin civarında olan yine Suriye’den
gelmiş vatandaşlar var. Bunlar kamplarda yaşamıyorlar ama özellikle
sınır illeri başta olmak üzere oralarda kendi imkanlarıyla veya
yerel yönetimlerin destekleriyle yaşıyorlar. Hatta şu anda
İstanbul’da bile yaşayan Suriyeli bir grup var. Tabi Türkiye olarak
o konuda açık kapı politikası izliyoruz. Uluslararası bir
sorumluluğu yerine getiriyoruz. Komşumuzda büyük bir olay
yaşanıyor. Orada devletin kendi vatandaşına uyguladığı büyük bir
zulüm var. Ve oradan kaçan insanlara biz elimizden gelen her
desteği, her insanı yardımı yapmaya gayret ediyoruz. Doğrusu
uluslararası kuruluşların tespitleri de Türkiye’nin bu konuda çok
başarılı ve organize bir çalışma yürüttüğüdür. Kamplarımızda
Suriyeli vatandaşlarımıza sağlık ve eğitim hizmeti de dahil her
hizmeti mümkün olduğunca en ileri derecede veriyoruz” diye
konuştu.
“SINIR GÜVENLİĞİ HASSASİYETİMİZ EN İLERİ ŞEKİLDİ”
Suriye sınırındaki güvenlik tedbirlerinin baştan beri en ileri
seviyede olduğunu aktaran Atalay, “Maalesef Reyhanlı’da bu
patlamayı meydana getiren, bu haince vatandaşlarımızın hayatına
kastedenlerin hepsi bizim vatandaşlarımız, Suriyeli değil.
Yakalananlar da, şu anda tutuklu olanlar da, gözaltında olanlar da
ve arananlar da, adeta Suriye’deki zalim rejime destek veren, bunun
için kendi vatandaşını böyle bombalarla öldüren bir olaydır ve
bunları yapan böyle insanlardır. Yani burada sınır güvenliği olarak
hassasiyetimiz en ileri şekilde. Bu olayda Suriyeli sığınmacıların
bir rolü yok. Onlardan da hayatını kaybedenler oldu. Bu olayı bu
boyutuyla görmek lazım” şeklinde konuştu.
(İHA)