HDP'li vekilden Diyanet için şok talep!
Abone olHDP Hakkari Milletvekili, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Adil Zozani, Diyanet İşleri Başkanlığı mekanizmasının ‘Hanefi Mezhebi İşleri Başkanlığı’ olduğuna dikkat çekti.
Nesrin Yılmaz
İnternethaber-Ankara
Zozani:, Diyanet için, “İslamın diğer mezheplerini
dışlayan bu kurum yüklenmiş oluduğu misyon itibariyle Muaviye
geleneğinin yaşatılmasıdır” dedi ve Diyanet İşleri
Başkanlığı'nın fesh edilmesi gerektiğini söyledi.
TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda Başbakanlık ve bağlı kurumların
bütçesi görüşüldü. Bütçe görüşmelerine hükümet adına Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınç katıldı. HDP grubu adına bütçe üzerine
eleştirilerini yönelten Hakkari Milletvekili Adil Zozani,
Başbakanlık bütçesinin rakamlar ve istatistikler üzerinden konuşma
şansının kalmadığını belirterek, “Özellikle
Cumhurbaşkanının Başbakanın yetkilerini kullanmaya hevesli olduğu
bu dönemde üzerinde durmamız gereken asıl konu Anayasal Sistem
sorunudur. Cumhurbaşkanı Erdoğan defakto Başkanlık yapmaktadır.
Başbakan Davutoğlu’nun ‘muhatabınız benim’ sözüne itibar etmek
isteriz. Ancak, kendisini boşa çıkaran Cumhurbaşkanı olmuştur.
Yekti gaspının olduğu bu koşullarda doğru olan Anayasal Sistem
tartışmasıdır” diye konuştu.
BİR DİĞER ÖRNEK
İTALYA'DIR
Cumhuriyetin kuruluşu itibariyle örneklenen batı Avrupa ülkelerinde
de geçmiş zaman içinde bu tartışmaların yapıldığını ve model
ülkelerden biri olan Fransa’da 15 defa Anayasal Sistem
değişikliğinin gerçekleştirildiğini hatırlatan Zozani, “Bir diğer
örnek İtalya’dır. İtalya’da 1940’ların sonu itibariyle köklü bir
Anayasal Sistem değişikliği gerçekleşmiştir. Almanya’daki sistem
değişikliğinini de bir başka örnek olarak ifade edebiliriz.
Hükümetin defakto sistem uygulamak yerine görüşlerini cesaretlice
gündemleştirip, Anayasal Sistem değişikliğini gündeme getirmesini
bekleriz” dedi.
ALEVİLİK İNANCI BİTİRİLMEK
İSTENDİ
Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesini değerlendirirken bu
mekanizmaya farklı bir noktadan bakılması gerektiğini ifade eden
Zozani, bu kurumun 1924 sonrası oluşturulan tekçi cumhuriyet
anlayışının bir ürünü olduğunu söyledi. Bu tekçi anlayışın
farklılıkların ötelenmesine, dışlanmasına zemin hazırladığını
kaydeden Zozani, şöyle devam etti:
“Diyanet İşleri Başkanlığı dediğiniz mekanizma aslında ‘Hanefi
Mezhebi İşleri Başkanlığı’dır ve tekçidir. Hatta İslamın diğer
mezheplerini de dışlamaktadır. 3 Mart 1924 tarihinde kurulan bu
kurum daha sonra ‘cumhuriyet devrimi’ olarak lanse
edilen Tekke ve Zaviyelerin kapatılmasına zemin olarak sununlan bir
kurumdur. Bu kuruma, cumhuriyetin tekçi döneminde şöyle bir misyon
yüklendi. Öncelikle toplumsal yaşamla güçlü bağları olan ve
toplumun kendi yargı sistemi içinde örgütlülüğü bulunan
‘medrese sistemi’ sonlandırılmak istendi. İkinci
olarak da Anadolu’nun güçlü inanç sistemlerinden biri olan Alevilik
inanç sistemi bitirilmek istendi. Geride bıraktığımız dönem
itibariyle Diyanet İşleri böyle bir anlayışa hizmet etmekle
mükellef bir kurum oldu. Bu konuda vurgulayacağımız ikinci önemli
husus ise, devletin laiklik ilkesidir. Dinin devlet tekeline
alındığı bir sistemi laik sistem olarak ifade etmek mümkün
değildir. Türkiye’nin laik, sosyal hukuk devleti olduğu bu sebeple
savsatadan ibarettir. Diyanet İşleri Başkanlığı yüklenmiş olduğu
misyon itibariyle Muaviye geleneğinin yaşatılmasıdır.”
MEDİNE SÖZLEŞMESİNE DÖNÜLMESİ
GEREKİR
Muaviye geleneğinin dinin siyasete alet edilmesi olarak siyasal
yaşamda karşılık bulduğunu ifade eden Zozani, farklılıkların
dıştalandığı bu zeminin ortadan kaldırılması gerektiğini vurguladı.
Zozani, “Muaviye öncesi İslam anlayışında ne vardı, ona bakmak
gerekir. Bu nedenle ‘Medine Sözleşmesine’ dönmek
gerektiğini ifade ediyoruz. Doğrusu Medine Sözleşmesinin
gereklerinin yerine getirilmesidir.Verili koşullarda Diyanet İşleri
Başkanlığının Anadoludaki tüm inanç sistemlerini kucaklama şansı
yoktur. Özellikle de Alevi camianın damağına bir parmak bal
çalmakla bu işin olmayacağını bilmemiz gerekir. Görüyoruz ki,
mevcut anlaşıyın sürdürülebilirliği üzerinden Aleviliğin sistem
içileştirilerek özünden uzaklaştırılması amaçlanmaktadır. Başka
Alevi inancına mensup vatandaşlarımızın bu tuzağa dikkat etmeleri
gerekmektedir. Yapılması dinin devlet tekelinden kurtarılmasıdır.
Bu nedenle yapılacak doğru için Diyanet İşleri
Başkanlığı’nın fesh edilmesidir” şeklinde konuştu.