HDP'li Tuğluk'a örgüt yöneticiliğinden hapis cezası...
Abone olEski HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk’un “terör örgütü yöneticisi olmak” suçundan yargılandığı davada karar açıklandı. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Tuğluk’a 10 yıl hapis cezası verildi...
Eski HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk'un "terör
örgütü yöneticisi olmak" suçundan yargılandığı davada karar
açıklandı. Mahkeme heyeti, Tuğluk'a 10 yıl hapis cezası
verdi. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya
tutuklu sanık Tuğluk ile avukatları ve bazı HDP'li milletvekilleri
katıldı. Davanın iki celse öncesinde esas hakkındaki mütalaasını
açıklayan cumhuriyet savcısı, eski mütalaasını aynen tekrarladığını
belirtti.
Esas hakkındaki savunmasını yapan Tuğluk, Türkiye'de yargı bağımsızlığının olmadığını savunarak, "Aslında bu davada hüküm verilmiş, ceza kesilmiştir. Sözde yargılama yapılıyor gibi gösteriliyor. Mahkeme heyeti bir an önce karar vermek istemektedir. Bugüne kadar lehime olan delillerin araştırılması konusundaki hiçbir talebimiz kabul edilmemiştir" iddialarında bulundu.
HDP'NİN ÖZERKLİK MODELİ: HDP'nin savunduğu "özerklik" konusuna değinen Tuğluk, "Bu model sadece Kürtlerin yaşadığı illerle de değil, tüm Türkiye coğrafyası için önerdiğimiz bir çözüm modelidir. Özerklik modelinin ülkenin bütünlüğünü bozmaya yönelik olduğu iddiası doğru değildir. Demokratik özerkliği savunmak savaş yerine barış yöntemleriyle müzakere etmektir, taktir edilmesi gereken bir şeydir. Dünyanın 20 ülkesinde 60 farklı özerklik yöntemi uygulanıyor" ifadelerini kullandı.
BÖNDEN ÖRGÜT ÜYESİ ÇIKARAMAZSINIZ: Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) illegal bir yapı olmadığını savunan Tuğluk, DTK'nın temel amacının "Kürt sorununda" demokratik çözümü, barışı esas almak olduğunu öne sürdü. Tuğluk, "DTK, terör örgütünün uzantısı değildir. DTK'yı terör örgütünün uzantısı yapamazsınız, benden de örgüt yöneticisi, örgüt üyesi çıkaramazsınız" dedi. Son sözü sorulan Tuğluk, şunları kaydetti:
NE ÜYEYİM NE YÖNETİCİ SADECE SİYASETÇİYİM: "Ben
ne örgüt üyesiyim ne de örgüt yöneticisiyim, siyasetçiyim. Yaptığım
her çalışma legal ve barış içerikli çalışmadır. Anayasamızda ve
kanunlarımızda da görülen meşru faaliyetleridir. Ben sadece HDP ve
DTK üyesiyim, başka bir yerin üyesi değilim. Şimdi burada illegal
bir yapılanma üyesi olarak yargılanmam üzüntü verici. 2007'de
milletvekili adayı olduğumda Diyarbakır'da halka gittiğimizde
insanların yüzde yüzü 'Biz kendimiz için bir şey istemiyoruz,
barışı getirin' diyorlardı. Bu sözü hep yüreğimde taşıdım ve her
şeyi barış üzerine kurdum. Gücüm yettiği kadar barış için
çalışacağım. Bu ülke hepimizin ülkesi, ülkeye barışı
getiremediğimiz için Türk halkından da, Kürt halkından da özür
diliyorum. Bunda bizim de sorumluluğumuz var ama şuna çok
inanıyorum ki bu coğrafyada yaşayan halkların aslında birbirleriyle
sorunu yok. Ne olursa olsun ölümler olmamalı, ölümleri durdurmanın
yolunu hep beraber aramamız gerekiyor. Barışı yeniden kurma çabası
içinde olmalıyız."
TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMINA: Duruşmaya verilen yarım saatlik aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Tuğluk'a 10 yıl hapis cezası vererek tutukluluk halinin devamına hükmetti.