HDP'den flaş NATO skandalı açıklaması
Abone olHDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, NATO tatbikatındaki "Atatürk ve Erdoğan düşmanlığı" skandalına ilişkin açıklama yaptı.
HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, "NATO'da insan
onuruna yönelen bir uygulama ile karşılaştık. Bu ülkenin kurucusu
olan Atatürk'ün ya da Recep Tayyip Erdoğan'ın hedef alınmasının
ötesinde; bu uygulamanın, hangi insana yapılırsa karşısında
olduğumuzu, kabul etmediğimizi, doğru bulmadığımızı ifade etmek
isterim." dedi.
Yıldırım, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, bugünün Dünya Çocuk Hakları Günü olduğunu anımsatarak, çocuk hakları açısından dünyada en büyük problemin yaşam hakkının kaybı olduğunu dile getirdi.
Türkiye'de çocuklara ilişkin bazı istatistikleri paylaşan Yıldırım, SGK verilerine göre, Türkiye'de 1 milyon 170 bin çocuk işçinin "çırak" adı altında devlet eliyle çalıştırıldığını ileri sürdü.
Yıldırım, kanun hükmünde kararname (KHK) ile meslekten ihraç edilen ve işlerine dönmek amacıyla açlık grevi yaptığını belirttiği Nuriye Gülmen ile Semih Özakça'nın başlarına ne gelirse gelsin, bundan siyasi iktidarın sorumlu olacağını iddia etti.
ABD'de tutuklu bulunan iş adamı Rıza Sarraf'ın yargılamasına 27
Kasım'da başlanacağını hatırlatan Yıldırım, "Yaklaştıkça toplum
vicdanını ve kamuoyunu tatmin etmekten uzak açıklama ve
uygulamalarıyla karşı karşıya kaldığımız iktidar, niyeyse
tutuşuyor. Konu her gündeme geldiğinde gündem değiştirecek bir
malzemenin peşine takılıyor." ifadesini kullandı.
NATO tatbikatındaki düşman tablosunda, Atatürk'ün ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafının kullanılmasına ilişkin bir soru üzerine Yıldırım, şunları söyledi:
"NATO'da insan onuruna yönelen bir uygulama ile karşılaştık. Bu ülkenin kurucusu olan Atatürk'ün ya da Recep Tayyip Erdoğan'ın hedef tahtasına konulup hedef alınmasının ötesinde; bu uygulamanın, hangi insana yapılırsa karşısında olduğumuzu, kabul etmediğimizi, doğru bulmadığımızı ifade etmek isterim. Bunun savunulabilir bir tarafı yoktur. Ancak Türkiye, Ortadoğu'da NATO'nun çok önemli bir aktörüyken, uluslararası toplum nezdinde özellikle Ortadoğu'daki belirleyiciliği ve jeopolitiğini etkin kullanan bir ülke hali hiç tartışılmazken, uluslararası toplum, siyasi aktörler ve devletler nezdinde bu kadar ele ayağa düşürülme halini tartışmak ve nedenini araştırmak ise biz siyasilerin herhalde en önemli görevidir. Türkiye, NATO için bu kadar vazgeçilmezken, şimdi soruyoruz: Gerçekten orada münferit bir şey midir, yoksa oluşturulan bir algının NATO içerisine sirayet etme hali midir?"