HDP önündeki ailelerden Kemal Kılıçdaroğlu'na, 'Demirtaş' tepkisi
Abone olHDP önünde eylem yapan aileler HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın tahliyesini isteyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki göstererek, "Sende hiç mi vicdan yok? Biz kaç aydır burada perişan vaziyetteyiz. Sen bir tek PKK'ya, PKK yandaşlarına destek veriyorsun. Gel bize de destek ver. Sende yürek varsa gel Kandil'e yürüyelim. Gidip çocuklarımızı getirelim" dedi.
Diyarbakır'da oturan Mehmet Akar, geçen yıl 21 Ağustos'ta
ortadan kayboldu. Akar'ın annesi Hacire Akar, 1 gün sonra HDP
Diyarbakır il binası önüne geldi. Oğlunun HDP'liler tarafından dağa
kaçırıldığını söyleyen anne Akar, oturma eylemi başlattı. Eylemin
3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle
cezalandırıldı.
Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hatice Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Hacire Akar'ın çocuğuna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'de HDP il binası önünde oturma eylemine başladı.
13 aile evladına kavuştu
Hacire Akar'ın oğlu Mehmet'in yanı sıra eyleme katılanlardan Hatice
Ceylan'ın oğlu Cafer, Hüsniye-Hüseyin Kaya çiftinin kızları Mekiye,
Halime Kadran'ın torunu Halil İbrahim Kadran, Necla-Metin Açan
çiftinin oğlu Harun Açan, Nizamettin-Aslıhan Eşrefoğlu çiftinin
oğlu Hüseyin, Gevriye Ayhan'ın kızı Pelda, Melik Aslan'ın oğlu
Volkan, Muhteber Birlik’in oğlu Veysi Birlik, Cahide Alkan'ın oğlu
Mehmet Emin, Şahize Altınkaynak'ın kızı Halise Alptekin, Naime
Dalmış'ın kızı Tekoşin Açar ve Sait Açar'ın oğlu Haşim, terör
örgütünden kaçarak, güvenlik güçlerine teslim oldu. Böylece oturma
eylemi yapan ailelerden 13'ü evlatlarına kavuşmuş oldu. Hacire Akar
dışındaki 12 aile, diğer ailelere destek olmak için oturma eylemine
devam ediyor. Aileler, eylem sırasında, koronavirüs salgınına
yönelik tedbirlere de uyuyor.
Kılıçdaroğlu'na tepki
4 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını söylediği oğlu
Özkan (19) için 9 Eylül'den bu yana oturma eylemi yapan
Süleyman Aydın, bir televizyon programında HDP eski Eş Genel
Başkanı Selahattin Demirtaş'ın tahliyesini gündeme getiren CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi.
''Benim bu oğlumun gitmesinde sorumlu
Demirtaş'tır''
Aydın, Kılıçdaroğlu'ndan kendilerine de destek isteyerek, "Kemal
Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum. Sen Selahattin Demirtaş'ın
tahliyesini istiyorsun. Selahattin Demirtaş, suç işlemiş
cezaevindedir. Bizim bu çocuklarımız ne yapmış. 13-14 yaşlarındaki
çocuklarımızı zorla dağa göndermişler. Benim bu oğlumun gitmesinde
sorumlu Demirtaş'tır. İlk gün ben Selahattin Demirtaş'ın yanına
gittim. Kendisinden rica ettim. Dedim ki oğlumun ilk günüdür. Bana
yardımcı ol, engel ol çocuğumu geri getirsinler. Bana 'Kendi
iradesiyle gitmiştir' dedi.
''Sen bir tek PKK'ya, PKK yandaşlarına destek
veriyorsun''
Ey Selahattin Demirtaş, beni tehdit ettiğin günleri unuttun mu?
Nasıl senin tahliyeni istiyorlar? Bu çocukların dağa götürülmesinde
hepsinin sorumlusu sensin. Senin tahliyeni nasıl
istiyorlar? Kemal Kılıçdaroğlu, sende hiç mi vicdan yok? Bakın
biz kaç aydır burada perişan bir vaziyetteyiz. Neden gelip bize
destek vermiyorsun ? Sen bir tek PKK'ya, PKK yandaşlarına
destek veriyorsun. Biz burada Kürt vatandaşları değil miyiz? Gel,
bize de destek ver. Sende yürek varsa gel Kandil'e yürüyelim. Gel
bizim çocuklarımızı gidelim getirelim. Hepimiz burada eylemimizde
kararlıyız. Hiç bir yere de gitmiyoruz. HDP'den de çocuklarımızı
almadan kesinlikle hiç kimse bir yere gitmiyor. Biz buradayız" diye
konuştu.
''Peki bizim çocuklarımızı kim bırakacak?''
Oğlu Yusuf (17) için oturma eylemini sürdüren Celil Bektaş ise CHP
lideri Kılıçdaroğlu'na tepki göstererek, şunları kaydetti: "Diyor
ki, Demirtaş'ı serbest bıraksınlar. Bıraksın, tamam. Peki bizim
çocuklarımızı kim bırakacak? Bizim çocuklarımız ne yaptı? Eğer
biraz vicdan varsa onları vicdana davet ediyorum. Bir siyasi parti
olarak yapmasınlar. Bizim üstümüzde oyun oynamasınlar. Zaten evimiz
yıkılmış. Yardımcı olsunlar. Bir zahmet gelsinler buraya derdimizi
dinlesinler. Diyor ki Demirtaş'ı bıraksınlar. Bıraksınlar, biz
demiyoruz bırakmasınlar. Biz adalet bakanı değiliz. Biz savcı da
değiliz. Demek ki, bir suç işlemiş ki içeridedir. Peki benim oğlum
ne yapmış? Benim oğlum suçsuz günahsızdır. Bunu kim bırakacak
? Haydi oğlumu bıraksınlar, onu da bıraksınlar. Bu çocukların
sebebi kimdir? HDP'dir. Benim oğlum bu binadan gitti. Bunu dünya
alem biliyor. Artık içimiz yanıyor. Burada herkesi vicdana davet
ediyorum."