HDP: Bayrak indirme provokasyondur

Gündeme dair konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel ve partinin Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü Lice'de yaşanan ölümler ve indirilen Türk bayrağı hakkında önemli açıklamalar yaptı...

Hakların Demokrasi Partisi (HDP) Diyarbakır Lice’de yaşanan olaylar nedeniyle bugünkü grup toplantısını Lice’de yaptı. HDP Eş Başkanı Sebahat Tuncel, "İnsanlarımız burada cenazelerinin acısını yaşarken gerçekleşen bayrak indirme olayı bir provokasyondur. Biz hep söyledik: Hiçbir halkın değerlerine saygısızlık etmeyiz. Ama Kürt halkının değerlerine de saygı bekleriz" dedi.

İŞTE "ÇOCUKLA ÇOCUK OLMAK DEVLETE YAKIŞIR MI?" DİYEN KÜRTÇÜ'NÜN KONUŞMASI...

Eşitlik, özgürlük ve kardeşlik için canla başla çalışmak; bunun için de hiçbir şeyden sakınmamak. Burada silahsız halka ateş açıldı ve öldürüldüler. Bitmiş olmasını ümit ettiğimiz bir gelenektir bu: Halkı kurşuna dizmek. Son 1,5 yılda taleplerini eylemli olarak dillendirdiği için Kürt halkının 10’dan fazla evladı yaşamını yitirdi.  Bunu hiçbir bayrakla örtemezsiniz. Herşeyi bir Türk bayrağı altında örtmek isteyenler; bayrağı bir baskı aracı olarak kullanmaya kalkışmayın. Daha dün dağa çıkmış çocuklar için HDP’ye başvuranlar, bir çocuk öldürülmedi diye kuvvet komutanlarına saydırıyor.

ÇOCUKLA ÇOCUK OLMAK DEVLETE YAKIŞIR MI?

Burada sivil halka ateş açıldı, halkın isteklerini dinliyor gibi yapıp kurşuna dizmek, taleplerini eylemli dillendirdiği için kürt halkının çocukları öldü. Kürt halkı ben şöyle bir barış istiyorum diye karşı karşıya geldiler. Bunun üzerini hiçbir bayrakla örtemezsiniz. Bu bayrağın altında oluşturulan cinayeti Turk bayragının altında örtmek isteyenlere şunu söylüyorum, çocukla çocuk olmak devlet insanına yakışır mı? Daha dün çocuklarını dağdan indirilmesi için bizimmle aynaşan birisin, şimdi nasıl olurda bir çocuğu bayrak indirdi diye vurmak istersin.

"KALEKOL İS-TE-YO-RUZ"

Türkiye’nin Batısında yaşayan halklarımız buradaki meseleye kulak kabartmalıdırlar. Burada bir tartışma var. Kürt halkı diyor ki: Biz özgürce yaşamak istediğimiz bu topraklarda başımızda yeni jandarma karakolları istemiyoruz. Çünkü, eğer biz barış istiyorsk, bize içinde 200 asker barındırack kalekollarla gelmeyin. Bu halkın bunu söylemeye hakkı yok mu? Halkın kendisi diyor ki, kalekol yapmayın . İS-TE-Mİ-YO-RUZ. Bunu anlamak çok mu zor? Ulus değerleri tehdit altında diye çırpınmazlar. Açık kalple hareket derler. Bu kadar çok endişe varsa, ya değerlerden ya da büyüklükten endişe var demektir

Halk kalekollara bakınca şunu görüyor: “Bu kalekollar bana karşı yapılıyor.” Bunu diyen halkı kurşuna mı dizmek gerekir? Şehirlerarası otobüsleri durdurup Diyarbakır'a gidenlere saldırmak, linç... Türklük bu mu? Büyük uluslar başka uluslara saygı duyar.

YAŞASIN BARIŞ YAŞASIN HAYAT

Barış sürecinin asla ve asla sona ermeyeceğini, Öcalın'ın açtıı yolun tariih bir dönüşüm olduğunu söylüyoruz. Bu yolda sorunlar çıkabilir artık ırmaklar başka yöne akamaz. Ama asla akış yonunun başka yon olduğu gerçeğini değiştirmez. Öcalna'ın açtığı yolda herkesin yürümesini ve barıl sürecinin sabote edilmmesi gerektiğini belirtiyoruz. Kim erdoğan'ınkınde yüksek çözüm önerisini  insnalık dili gösterirse o seçileekç Biz de kendi adayımızı seçeceğiz. Hakikat Turkiye'yi beklıyor. Bir kere daha haykırıyoruz yaşasın hayat yaşasın barış diyoruz!

Amacımız Türkiye halkları birlikte kardeşçe yaşayabilir mi? Eşit yurttaşlık temelinde bir yaşamı birlikte kurabilir miyiz? Sürece dair bazı şeyleri bu kürsüden tekrarlamak zorunda kalıyoruz çünkü gereken adımlar atılmıyor. İlk adım ateşkesti, gerçekleşti. İkincisi, sürecin gerektirdiği yasal adımlarının atılmasıydı. Ne yazık ki AKP Hükümeti bununla ilgili somut bir adım atmadı.

Lice'deki grup toplantısının başında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel AK Parti'yi ve CHP'yi Lice'ye davet etti...

BURADAKİ İNSANLAR NE İSTİYOR?

Bu sürecin bozulmasını, genç fidanların toprağa düşmesini istemiyoruz. Ne istiyor buradaki insanlar? Onurlarıyla yaşamak. İnsanlarımız burada cenazelerinin acısını yaşarken gerçekleşen bayrak indirme olayı bir provokasyondur. Biz hep söyledik: Hiçbir halkın değerlerine saygısızlık etmeyiz. Ama Kürt halkının değerlerine de saygı bekleriz.

İnsanlarımız burada cenazelerinin acısını yaşarken gerçekleşen bayrak indirme olayı bir provokasyondur. Biz hep söyledik: Hiçbir halkın değerlerine saygısızlık etmeyiz. Ama Kürt halkının değerlerine de saygı bekleriz. Barış için büyük irade gerekir. Savaş belki barıştan daha kolay. Barışı öncelikle ruhumuzda, düşüncemizde kabul etmek gerekir.

Madem barışacağız, neden hala kalekollar yapılıyor

Bu soruyu sormak hakkımız değil mi? Madem barışacağız, neden kalekol, neden güvenlik barajı yapıyorsunuz?

AKP HÜKÜMETİ LİCE'YE GELMELİDİR

Aslında buraya, Lice ye gelmesi gereken AKPHükümetidir. Çağırıyoruz Başbakan’ı buraya. Halkın talebini buradan duyması gerekir. Gerçekten "Çözüm Çalıştayı"nda ne sonuç ortaya çıktı? Sadece Bakanlar konuştu, kendi kamuoyunu yaratmak için.

Çok açık ve net söylüyoruz: Savaştan hiçbir çıkarımız yok. Kardeşçe bir arada yaşamak istiyoruz. Ama AKP kendi çaldı, kendi oynadı. 2003’ten bugüne 1,5 yıl geçti, hala somut bir adım yok. Herkes “Ölümler olmadı, çok şükür” diyor ama aslında o da oldu.

Paris cinayetleri, ardından burada Medeni Yıldırım katledildi. Gever’de üç Kürt genci yaşamını yitirdi. Ölüm olmadı falan değil, ama ölen demokrasi ve barış isteyenler oldu. AKP gerçekten çözümden yanaysa bunn hesabınn sorulması gerekir. Barışacaksak savaşın kaynağını ortadan kaldırmak gerekir. Yoksa bugün bitse bile çatışmalar yarın yeniden başlar.

MHP ve CHP 76 milyonun sorumluluğunu taşıyorlarsa halkı milliyetçi söylemlerle Kürtlere karşı kışkırtmaktan uzak durmaları gerekir. Aksi takdirde toplumu karanlığa götürürler. Milliyetçi söylemler Türkiye’yi aydınlığa götürmez. MHP ve CHP 76 milyonun sorumluluğunu taşıyorlarsa halkı milliyetçi söylemlerle Kürtlere karşı kışkırtmaktan uzak durmaları gerekir.

AKP KENDİNE ÇEKİ DÜZEN VERMELİDİR

Şiddetten nemalanan biri varsa AKP'dir. Baskı zulum AKP'nin politikasıdırç AKP artık kendşne çeki düzen vermelidir. Buraadn söylüyoruz hdp'nin tüm bileşenleri bu sürecin aktörleridir biz olmadan gerçek barış olmaz.