Önce "Böyle bir sistemi kan akmadan getiremezsiniz" diye
tehdit etti. Sonra, "Bu sisteme oy verenler haindir" diyerek
hakarete başvurdu.
Ciddiye alınmayınca, "Partili Cumhurbaşkanlığı sistemine oy
vermek dinen caiz değildir" diyerek dini fetva vermeye
başladı.
Dün de Habertürk'ten Fatih Altaylı'ya yaptığı açıklamada,
"Referandumdan evet çıkmayacak, hayır çıkacak, adım gibi
eminim" dedi.
Tahmin ettiğiniz üzere CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ndan
bahsediyorum.
Hani Fatih Altaylı o an adını sorsa, "Bunu şimdi söyleyemiyorum
ama hepsi seçim bildirgemizde var" diye cevap verebilirdi!
Zaten Türkiye Kemal Beyin kendinden bu kadar emin olması sayesinde
bugünlere geldi.
7 yılda her seçimi kazanacağına o kadar emindi ki AK Parti'nin
liderleri balkona inip çıkmaktan bel fıtığına yakalandı! Sigara
düşmanı Recep Tayyip Erdoğan bile sigara tiryakilerinden daha fazla
balkona çıktı!
Kemal Bey'e kalsa, Ekmeleddin İhsanoğlu Cumhurbaşkanı, kendisi
Başbakan, CHP ise tek başına iktidardı!
Hatta darbe olduğunda tankın üzerine çıkan ilk insan olacaktı ama
olmadı işte...
Klişe bir sözle anlatmak gerekirse, seçim öncesi hayaller tozpembe
oldu, seçimden sonra pembe gitti toz kaldı.
Anlaşılan bir kez daha aynısı olacak.
Sayın Kılıçdaroğlu kendinden emin konuştuğuna göre bizim de
kendisine şu 5 soruyu sormamız gerekiyor.
1- Referandumda hayır oyu çıkacağından bu kadar eminsiniz,
neden bizim Trabzon milletvekili Muhammet Balta'yı kaval kemiğinden
ısırdınız?
2- Kendinizden bu kadar eminseniz, neden AK Partili
milletvekilinin burnunu haşat ettiniz? Neden kürsüyü işgal ettiniz,
oturma kalkma eylemleri yapıp kırmızı kart gösterdiniz?
3- Neden Anayasa Mahkemesi'ne iptal istemiyle başvuru
yapmaya hazırlanıyorsunuz?
4- Madem bu kadar eminsiniz, "Referandumda evet
oyu çıkarsa bir dakika düşünmeden istifa ederim" diyebilir
misiniz?
5- Biliyorsunuz, sizinle ortak bir noktamız var. İkimiz de
2010 referandumunda CHP'ye oy veremeyerek ortak noktada
buluşmuştuk! Soru şu: Bu kez Kağıttepe'yi bulup
oy verebilecek misiniz?
Sayın Kılıçdaroğlu...
Yenilenlerden ve yanılanlardan bir tespih yapılsa, siz o tespihin
imamesi olursunuz. Çünkü yerküre üzerinde sizin kadar yenilen ve
sizin kadar yanılan bir başka isim yok.
Bugüne dek çaldığınız hiçbir yoğurt maya tutmadı, maşallah
dediğiniz bebekler üç gün yaşamadı.
Bakın şuradan söylüyorum.
Sizin bahsini ettiğiniz sandıktan kuş çıkabilir, civciv çıkabilir
ama asla ve kat'a hayır çıkmaz!
Neden biliyor musunuz?
Çünkü; sizin savunduğunuz eski sistem de yeni sisteme karşı
geliştirdiğiniz argümanlar da çok köhne!
Erdoğan'a 2010 yılından bu yana diktatör diyen de, "Getirilmek
istenen sistem Erdoğan'ı diktatörleştirecek" diyen de
sizsiniz.
Bir cümlede Erdoğan'a "diktatör" derken, hemen ardından
kurduğu cümlede, "Diktatör olabilir" diyerek kendini
yalanlayan birine halkın inanmasını bekliyorsunuz!
Bakın demedi demeyin...
Bu söylem size daha önce kaybettirdiği gibi bir kez daha
kaybettirecek.
Gelin bu seferlik söyleminizi ve kararınızı değiştirin. Mesela;
yanınızda oy vereceğiniz sandığı bulabilecek ve oy kullanmayı
öğretecek bir yardımcı bulundurun.
Ya da ne bileyim, referandumda "Evet" oyu verin. En
azından siyasi hayatınızda bir kez olsun seçim kazanmış
olursunuz!
İnanın bu ülke için de sizin için de çok "hayır"lı
olacak!