Hayatınız için kalbinize iyi bakın
Abone olHem şimdi hem ileriki yaşlarda hayatın tadını layıkıyla çıkarmak istiyor musunuz? Sağlığınız ve formunuz için yapabileceğiniz en doğru işlerden biri, kalbinize iyi bakmak.
Sağlıklı bir kalp, sadece kalp hastalıklarından korunmak için
değil, ayrıca şimdi ve ileriki yaşlarınızda hayatın tadını çıkarmak
için yeterli enerjiye sahip olmanız açısından da gerekli. ‘Becel’
internet sitesinde, kalbiniz ve kalp hastalıklarına yakalanma
riskinizi arttıran faktörler hakkında bilgi verirken bir yandan da
sağlıklı bir kalp için faydalı tavsiyelerde bulunuyor. Kalbinize
dikkat edin! Kalbimiz, vücudumuza kan pompalamakla sorumlu yaşamsal
bir organımızdır. Dokulara oksijen ve besin taşıyarak vücudun
işlevlerini sürdürebilmesini sağlar. Dahası, karbondioksit gibi
atık ürünleri de uzaklaştırır. Her gün kalbimiz yaklaşık 100,000
kez çarpar! Tüm bu işleri gerçekleştirebilmek için kalbimizin de
oksijen ve besine ihtiyacı vardır. Kalbimizi çevreleyen damarlar
olan koroner arterler, kalp kaslarına oksijen ve besin iletimini
sağlarlar. Neden kalbime dikkat etmeliyim? Tüm dünyada 3 ölümden
birinin sebebi olan kalp hastalıkları, çok yaygın bir tehdit
oluşturmaktadır. Ayrıca milyonlarca insanın da yaşam kalitesini
düşürmektedir. En yaygın kalp hastalığı, koroner kalp hastalığıdır.
Koroner arterlerin iç çeperlerinde biriken yağ zerrecikleri
(kolesterol) sebebiyle meydana gelir. Bu yağ tabakası yıllar
boyunca biriktikçe, arter çapları giderek daralır ve kan akışının
yavaşlamasına, veya hatta tamamen durmasına sebep olur. Kan akışı
sınırlandırıldığında, göğüs ağrıları (anjin) ortaya çıkabilir. Kan
akışı ciddi ölçüde azaldığında veya tamamen kesildiğinde, kalp
krizi meydana gelebilir. Kimler kalp hastalığına yakalanır? Herkes
kalp hastalıklarına yakalanabilir, fakat riski arttıran birçok
faktör (risk faktörleri) bulunmaktadır. Sigara, hareketsizlik,
sağlıksız beslenme, stres, yüksek kolesterol düzeyleri, fazla
kilolar, şeker hastalığı, yaş, cinsiyet ve genetik faktörler, kalp
hastalığına yakalanma riskini arttırabilir. Sahip olduğunuz risk
faktörleri arttıkça, kalp hastalığına yakalanma riskiniz de
artacaktır. Risk faktörlerinden bazıları, örneğin artan yaş,
değiştirilemeyecekken, birçoğuna müdahale edilebilir. Bu
faktörlerden mümkün olduğunca çoğunu kontrol altına alabilmek
gerekmektedir. KALP HASTALIĞI RİSKİMİ NASIL AZALTABİLİRİM? Kalp
hastalığı eğiliminizi, sahip olduğunuz risk faktörlerini azaltarak
önemli ölçüde düşürebilirsiniz. Kalbinize iyi bakmak sadece
yaşamınızı uzatmakla kalmayacak, ayrıca genel anlamda sağlığınız ve
formunuzu da iyileştirecektir. Bu sayede hayatın tadını daha iyi
çıkarabileceksiniz. Değiştiremeyeceğimiz risk faktörleri (modifiye
edilemeyen risk faktörleri) Yaş Kalp hastalığına yakalanma riski,
artan yaş ile birlikte artmaktadır. Bir erkek birey 45 yaşına
eriştiğinde, kalp krizi riski hızla artmaya başlar. Bu risk, daha
da yaşlandıkça artmaya devam eder. Kadınlar için risk, menopozdan
sonra artmaya başlar. Yaşla birlikte artan kan basıncı da birçok
gelişmiş ülkede bireylerin kalp hastalığına yakalanma riskini
yükseltir. Cinsiyet Erkeklerin kalp krizi geçirme riski kadınlara
göre daha fazladır ve daha erken yaşlarda kalp krizi
geçirebilirler. Kadınlarda kalp hastalıklarına çoğunlukla
menopozdan sonra rastlanır ve risk yine yaşla beraber artar.
Erkeklerde kalp krizinden kaynaklanan ölümlerin oranı kadınlara
göre daha yüksek olsa da, kalp krizleri her iki cins için de
birincil ölüm nedenidir. Genetik faktörler Genetik faktörler, kalp
hastalıklarının oluşumunda önemli rol oynar. Kalp hastası
bireylerin çocuklarının da ileriki yaşlarda kalp hastalığına
yakalanma riskleri yüksektir. Örneğin, şeker hastalığı,
hipertansiyon ve yüksek kolesterol gibi risk faktörleri genetik
komponentler içermektedir, bu da ailenizde görülmüş olduğu anlamına
gelir. Kalp hastalıkları açısından kabarık bir aile kaydına sahip
olan bireylerde bir veya birkaç risk faktörü birden mevcuttur.
Değiştirebileceğimiz risk faktörleri (modifiye edilebilir risk
faktörleri) Sigara, hareketsizlik, sağlıksız beslenme ve stres,
değiştirebileceğimiz risk faktörleridir. Bu faktörleri, fazla
kilolar veya obezite, yüksek tansiyon, şeker hastalığı ve yüksek
kolesterol düzeylerine sebep olabilecekleri için, kontrol altında
tutmak gereklidir. Sahip olduğunuz risk faktörleri arttıkça, kalp
hastalığına yakalanma riskiniz de artmaktadır. Bu yüzden, sigarayı
bırakarak, hareketlenerek, sağlıklı beslenerek ve rahatlayarak
riskinizi azaltmanız çok önemlidir. Kalbinize iyi bakmanıza
yardımcı olacak tavsiyeler Yaşam biçimi faktörleri Sigarayı bırakın
Rahatlamaya ve hayatın tadını çıkarmaya zaman ayırarak stresle
başetmenin yeni yollarını keşfedin Daha hareketli olun - her gün 30
dakikalık fiziksel aktiviteyi hedefleyin (bu süreç, üç adet 10’ar
dakikalık seanslardan oluşabilir) Sağlıklı bir kiloyu korumaya
çalışın Sağlıklı beslenme Daha az hayvansal (doymuş) yağ tüketin.
İnce kesilmiş et dilimlerini tercih edin. Etten görebildiğiniz
yağları ve tavuğun derisini ayırın. Daha az hazır bisküvi, pastane
ürünü ve kek tüketin. Doymamış yağ oranı yüksek yağları kullanmaya
özen gösterin. Yemek pişirirken, katı yağlar yerine, ayçiçek yağı,
mısırözü veya zeytinyağı gibi bitkisel yağları tercih edin. Bu
yağları ayrıca salatalarınıza sos olarak da kullanabilirsiniz.
Yağsız veya yarım yağlı süt, az yağlı yoğurt, ve az yağlı peynir
gibi, düşük yağ içeren günlük ürünleri tercih edin. Düzenli olarak
balık yiyin. Haftada en az bir kez yağlı balık (örneğin somon,
sardalya, ton - konserve şeklinde de olabilir) tüketmeye özen
gösterin. Bol bol meyve, sebze ve baklagil tüketin (mercimek ve
fasulye gibi). Günde toplam en az 5 porsiyon tüketin. Bir porsiyon,
2-3 kaşık sebze, bir adet meyve (mesela bir muz) veya 2-3 adet
küçük boy meyve (örneğin erik), 1 küçük kase meyve salatası, veya
bir bardak taze sıkılmış meyve suyuna denktir. Makarna, pirinç,
ekmek, buğday, patates ve mısır gevreğinden oluşan nişastalı
yiyecekleri, öğünlerinizde düzenli olarak tüketin. Tam buğday ekmek
gibi işlenmemiş karbonhidratları tercih etmeye özen gösterin. Diş
çürümelerine de neden olduklarından, daha az şeker ve şekerli
yiyecek tüketin. Şekeri tamamen kesmemeli, fakat küçük miktarlarda
tüketmeye özen göstermelisiniz. Şekersiz içecekleri tercih edip,
daha az şeker, çikolata ve puding tüketmeli, ve yiyecek ve
içeceklerinize şeker eklemekten mümkün olduğunca kaçınmalı veya
şeker yerine tatlandırıcıları kullanmalısınız. Günde 1,5 litre sıvı
almayı hedefleyin. Su tüketiminizi arttırın ve ayrıca meyve suyu ve
süt de için. Alkolü çok kaçırmayın, ölçülü tüketin. Bu ölçü,
kadınlarda günde bir birim, erkeklerde ise iki birimi geçmemelidir.
İşlenmiş et, peynir ve aburcuburlar gibi fazla tuzlu yiyeceklerden
kaçının ve yemek pişirirken veya sofrada yemeğe eklediğiniz tuz
miktarını azaltın. Yemeklerinize tat vermesi için tuz yerine
baharatlardan faydalanın. Sağlıklı bir seviyeyi koruyabilmek için,
kan basıncınızı düzenli olarak kontrol ettirin. Daha fazla bilgi ve
öneri için doktor veya diyetisyeninize danışın. x becel.com.tr