Kızıyoruz,
Arkadan korna çalana, sırayı bozan yobaza, gözümüzün içine bakarak
yalan söyleyen kurnaza, arkamızdan konuşan iki yüzlüye, gereğini
yapamayan iş bilmeze, bırakıp giden sevgiliye.
Aslında kızarak kendi hayatımızı zorlaştırıyoruz.
Var olanı kabullenmek yerine, düzeltmeye çalışıyoruz.
Kavga ediyoruz.
Zorlanıyoruz.
Serzenişte bulunuyoruz.
Ve üzülüyoruz…
…
İşin özü,
Birlikte yaşıyoruz.
Arkadan korna çalanla da…
Ters istikamette yol isteyenle de.
Yalan söyleyenle de,
Arkamızdan konuşanla da…
…
Bazen de birlikte yaşamak için zorluyor ve zorlaştırıyoruz
hayatı.
Ayrılmak isteyen eşle,
Gideceğim diyen sevgiliyle…
...
Ama hayatı zorlaştırmamak için çözüm, var olanı olduğu gibi
kabul etmek belki de. Değiştirmek için çaba sarf etmek yerine,
kabul etmek.
Başa gelen olumsuzlukları, hayatın rengi olarak görmek…
Hayatı zorlaştırmak kolay, hayatı kolay yaşamak zor…
Çoğumuz kolay olanı seçiyoruz,
Hayatı basit yaşamak ve mutlu olmak için kolaydan yana
kullanmak gerekiyor tercihi, en azından bazen…
twitter.com /yavuzoghan