Hayal aleminde bir CIA ajanı
Abone olAdı Oswald Le Winter. Tüm Türkiye onu Einstein’ın ajan ve Pulitzer adayı şair torunu olarak tanıdı. İşte gerçekler.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ’Arzın Merkezinde Buluşmalar’
konferansına davet edilen Oswald LeWinter’in kimliği herkesin
kafasını karıştırdı. Söylediği hiçbir şeyin doğru olmadığı
anlaşılan LeWinter’ın ne iş yaptığı, kim olduğu muamma olarak
kaldı.
Dünkü konferans öncesi birçok basın kuruluşuna röportaj veren
LeWinter, Einstein’ın torunu olduğunu ama ondan nefret ettiğini,
CIA ajanıyken Che Guevara’yı kendisinin yakaladığını, hatta onunla
öldürülmeden önce konuştuğunu, Prenses Diana ve Dodi El Fayed’in
ölümünün ardındaki sırrı Muhammed El Fayed ile paylaşırken oyuna
getirilip hapse atıldığını, Pulitzer ödülüne aday gösterildiğini ve
1956 Melburn Olimpiyatları’nda Amerika’yı 4x100 yarışında temsil
edip altın madalya aldığını söyledi.
Ancak LeWinter’ın bu şaşırtıcı açıklamalarının, detaylı bir
araştırmanın sonucunda gerçeklerden çok uzak olduğu anlaşıldı. İşte
LeWinter’in anlattıkları:
HİÇBİR KAYITTA EINSTEIN’IN İZİ YOK
LeWinter, "Einstein büyük bir tarihi figür olabilir ama insan
olarak aşağılık birisiydi. Büyükanneme çok çektirdi. Mezarının
üzerine işeyeceğim" dedi.
LeWinter’in Einstein’ın torunu olduğu hiçbir kayıtta geçmiyor. Bazı
iddialara göre LeWinter’ın Einstein’ın gayri meşru bir ilişkiden
doğan kızının çocuğu olduğu yönünde ama bu bilgi de doğrulanamadı.
Einstein’ın hem yaşadığı dönemde, hem de öldükten sonra torunu
olduğunu iddia eden birçok insan ortaya çıktığı biliniyor.
PULİTZER ÖDÜLÜ’NE ADAY GÖSTERİLMEDİ
Oswald LeWinter, hiçbir zaman Pulitzer ödülüne aday gösterilmedi.
Birçok basın kuruluşunun bahsettiği 1959’da aldığı Coolbright ve
1997 yılındaki Rilke ödüllerini alıp almadığı ise
doğrulanamadı.
EN SIRADIŞI ÖYKÜSÜ CHE’NİN YAKALANIŞI
LeWinter’in en sıra dışı açıklaması Bolivya’da Che’yi yakalayış
öyküsüydü. O anı adeta yaşarcasına anlatan LeWinter, Che’yi
Bolivya’da yakalayan ekibin içinde olduğunu şu sözlerle anlatıyor:
"Doğruyu söylemek gerekirse Che’yi biz bulmadık. Tania adındaki
sevgilisi yerini bize söyledi. Öleceğini biliyordu ve çok sakindi.
Öldürülmeden 10 dakika önce onunla konuştuk. Bana ’Sen Gringo’sun
neden Bolivya askeri elbisesi giydin’ dedi."
LeWinter’in bu tarihi açıklamayı 75 yaşına kadar bekleyip
İstanbul’da yapması Türklere olan sevgisinin bir işareti olsa
gerek.
LeWinter, Amerika adına 1956 Melburn Olimpiyatları’nda 4x100 bayrak
yarışında altın madalya kazandığını anlatıyor. Olimpiyat resmi
sitesinde LeWinter seyirci olarak bile geçmiyor. LeWinter’in
hayatındaki en büyük spor etkinliği lisenin futbol takımında
oynamaktı.
HAYAL ALEMİNDE BİR CIA AJANI
LeWinter’in çoğu hayal ürünü açıklamasını, yanında getirdiği
Avusturyalı gazeteci Dr. Senta Ziegler de doğrulayamadı. Ziegler,
bir meslektaşlık dayanışması gösterip LeWinter’in biyografisini
yazmak istediğini ama hayal aleminde yaşadığını fark edince bu
işten vazgeçtiğini açıkladı. Ziegler, şöyle konuştu:
"LeWinter ile Avusturya’da hapis yatarken tanıştım. Diana’nın
ölümüyle ilgili elinde belgelerin olduğunu söylemesinin ardından
kendisiyle irtibata geçtim. Biyografisini yazmak istiyordum ama
anlattığı hiçbir şeyi kanıtlayamayınca bundan vazgeçtim.
Einstein’ın torunu olduğunu kanıtlayamadım. Che hakkında
anladıklarına kimsenin inanmayacağı bir gerçek. Pulitzer ödülü
kazanmadı. CIA ajanı olduğu doğru, ancak doğrusu bu konuda da tam
emin değilim. CIA hakkında bu kadar atıp tutan birisi nasıl rahat
dolaşır diye düşünüyordum, kendisine sordum o da bana, ’Elimde
belgeler var bana bir şey yapamazlar’ dedi. Ben ona
inanmıyorum..."
Kaynak:www.hurriyet.com.tr