Hava kirliliği sağlığı tehdit ediyor
Abone olSağlık uzmanları "kirli hava, akciğer veya başka organ kanseri olan hastaların bağışıklık sistemini çökertebilir ve bu hastalıkların seyrini kötüleştirebilir” dedi.
Prof. Dr. Levent Elbeyli, kirli havada dışarı çıkmak zorunda
olanların havada bulunan belli mikron değerinin üzerindeki
partiküllerin solunmasını engellemek için bir maske kullanması
gerektiğinin altını çizdi. Gaziantep Üniversitesi (GAZÜ) Tıp
Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr.
Levent Elbeyli, hava kirliliğinin, ekolojik dengeyi doğrudan
etkileyen bir unsur olduğunu belirtti. Prof. Dr. Levent Elbeyli,
ekolojik denge içindeki hayvanlar, bitkiler ve tüm canlılarla
birlikte insanları da çok olumsuz yönde etkileyen hava
kirliliğinin, akciğer veya başka organ kanseri olan hastaların
(immün)bağışıklık sistemini çökertebileceğine ve doğal olarak
hastalığın seyrinin kötüleşmesine neden olabileceğine dikkat çekti.
Bunun en büyük göstergesinin acil servislere başvuran hasta sayısı
olduğunu kaydeden Prof. Dr. Elbeyli, “Yaz mevsiminde gördüğümüz
astım hastası, krizi kış mevsiminde 10 kat artıyor. Acil servise bu
durumda yazın bir hasta gelirken, şimdi on hasta geliyor” dedi.
Akciğer hastalarının da hava kirliliğinden, normal bir hastaya göre
yüzde 100 oranında daha fazla etkilendiğini bildiren Prof. Dr.
Elbeyli, akciğer kanserinin temel nedeninin sigara olduğunu, ancak
sigarayla alınan 4 binden fazla toksin maddenin bir kısmının kirli
havada da bulunduğunu söyledi. Prof. Dr. Elbeyli, sigara içmeyen
bir kişinin de sigara içmese dahi bu maddeleri kirli havadan
aldığını vurguladı. Kirli havaya maruz kalma süresinin uzaması
durumunda akciğer kanseri olma riskinin arttığını bildiren Prof.
Dr. Elbeyli, “Hava kirliliği, çocuklarda ise gelişme geriliğine,
kemik iliğinin olumsuz etkilenmesine, yani kan ve kan elemanlarının
yapılmasında bir bozukluğa gitmesine neden olabilir” dedi. Prof.
Dr. Elbeyli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hava kirliliğine maruz
kalan çocukta, akciğer ya da başka enfeksiyonlar görülüyor bu da
gelişim geriliğini beraberinde getiriyor. Ayrıca kemik iliğiyle
ilgili önemli bir sorun olan lösemiyeneden olabiliyor. Ayrıca kalp
hastaları ve ameliyatlı ameliyatsız tüm hastalar için de hava
kirliliği risk oluşturuyor. Zaten sigara içen bir toplumda bütün
bunların üzerine bu kirliliğin oldukça ağır etkileri var. Kalp
hastalarının kirli havaya maruz kalmamaları lazım, çünkü hastaların
vücudunda dolaşan oksijen miktarı azaldıkça onların hastalıklarının
bulguları da ağırlaşıyor. Kandaki oksijen oranının azalması kalbin
beslendiği damarlarda olumsuzetki yaratıyor.” KİRLİLİĞİN NEDENİ
SADECE YAKIT DEĞİL Hava kirliliğinin tek nedeninin ısınma için
kullanılan yakıtlar olmadığını, özellikle motorlu taşıtların ortaya
çıkardığı gazların daha kötü bir etki bıraktığını ifade eden Prof.
Dr. Elbeyli, “Bir otomobil veya bir otobüsün bir saatte ortama
bıraktığı zehirli gazların belki de onda birini kalorifer yakıtları
bırakıyor” dedi. Prof. Dr. Elbeyli, kirli havada dışarı çıkmak
zorunda olanların havada bulunan belli mikron değerinin üzerindeki
partiküllerin solunmasını engellemek için bir maske kullanması
gerektiğini, maskenin hava kirliliğini önleyen bir yöntem değil,
sadece havada bulunan bazı maddeleri en azından belli oranda filtre
edilmesini sağladığını da sözlerine ekledi.