Hatipoğlu o haberlere isyan etti!
Abone olİlahiyatçı Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, bugünkü köşesinden hakkında çıkan haberlere ilk kez yanıt verdi.
Sultanahmet'teki oteli hakkında çıkan
iddialar Nihat Hatipoğlu'nu sonunda isyan
ettirdi.
Sabah gazetesinde yayınlanan bugünkü köşesinden hakkındaki
iddialara yanıt veren Hatipoğlu, "Vicdanınız yok mu, bu
iftiralardan ne beklersiniz diyoruz utanmadan
sırıtıyorlar" dedi ve ekledi:
"Hakkımı helal etmiyorum."
"10 yılda ne yaptım? (Bir muhasebe)" başlıklı yazısında Hatipoğlu,
hakkında çıkan haberlerin belirli bir çevrenin talimatıyla
yapılıdığın söyledi. Hakkında yazılanların "Peygamber'e olan bu
yönelişi engelleyecek maddesel bir algı oluşturmak" olduğunu da
yazan Hatipoğlu şöyle devam etti:
"...
Buz dağları eridi. Ülkenin dine bakış kimyasını, Rabbin lütfuyla
değiştirdik. Genleriyle oynadık. Kapıyı açtık. Yolu açtık.
"Yürüyün burada" dedik. Cemaat kurmaya çabalamadık. Arkamıza
kitleleri toplamadık. Bu büyük teveccühü şahsi ikbal veya menfaat
için hiç kullanmadık. Hiç kimseyle maddi hiçbir işimiz olmadı. Ne
bir ihalede, ne bir iş takibinde, ne bir arazide, ne şunda, ne
bunda işimiz olmadı. Alınterimizi helal dairesinde değerlendirmeye
çabaladık.
Etrafımızı hep kolladık.
Çamur at izi kalır Şimdi bu hizmetin tümünü etkisiz hale getirmek,
tümünü lekelemek, etkisizleştirmek, İslam'a ve Hz. Peygamber'e
olan bu yönelişi engelleyecek maddesel bir algı oluşturmak için
çamur atan yalancı ve iftiracılarla karşılaşıyoruz.
35 ODALI BİR BUTİK OTELİMİZ
VAR
Şu otelde kaçak bir kat var, gibi yalan, dolan ve iftira dolu
haberlerle bütün bu hizmetleri akamete uğratmaya çabalayanlar var.
35 odalı bir butik otelimiz var. Arkadaşlarla, borçlanarak, kendi
alınterimizle kurduğumuz bir mekân. Hem misafirimizi ağırlıyor hem
giderini karşılayacak bir ağırlama yapıyor. Bu mekânı
devleştirdiler. Manşet yapacak kadar kendilerini kaybettiler iftira
attılar. Bu mekân alındığında 4 katlı, bugün 4 katlıdır. İşte
belgesi. "İftiranızı geri çekin'' desek de
duymazdan geldiler. Yalan söylediler. Tekzip ediyoruz.
Yayınlamıyor.
Vicdanınız yok mu, bu iftiralardan ne beklersiniz diyoruz utanmadan
sırıtıyorlar. Çünkü kendi iradeleriyle değil, talimatla saldırıyor
ve çamur atıyorlar.
Biz hepsinin farkındayız. Emir verenleri de... Derdimiz dünyalık
olsaydı; gökdelenler diker, siz de ancak gölgesinden geçerdiniz.
Önümüze konulan siyasi veya farklı imkânlara balıklama atlardık.
Elbette biz yazıyoruz, melekler de yazıyor. Allah da en yüce ve
şaşmaz hakem olacaktır. Mahkeme-i Kübra'da bu iftiracıların imanına
talip olacağım.
HAKKIMI HELAL
ETMİYORUM
Bu yalan ve iftira haberlerini yapan, yayan, vesile olan kim varsa,
asla hakkımı helal etmeyeceğim.Çünkü onların derdi, benim
anlattıklarım. Gücünüz bizi susturmaya yetmeyecek.
Necip Fazıl'la bitirelim Bizim bütün bu dini faaliyetimizi haset
gözüyle eleştirenler var. Yeni yeni yola çıkmışlar. Bizim alnımız
terlerken onlar yoktu. Yarın bir sıkıntı olsa yine yok olacaklar.
Üstad Necip Fazıl; zor zamanlarda ortada olmayıp, kurulan
imkânlarla piyasaya kendini arz eden yeni yetmelere şöyle demişti
bir mülakatta:
"Biz hohlaya hohlaya buz dağlarını erittik. Şimdi ortalık
çamurdan geçilmiyor.''