Hatay'dan Ankara'ya yürüyecekler! TİP'ten 'Can Atalay' kararı
Abone olTİP Genel Başkanı Erkan Baş, Gezi davasından tutuklu bulunan milletvekili Can Atalay hakkında AYM'nin bir karar vermemesi durumunda 1 Ekim'de Meclis açılışına katılmayarak Hatay'dan Ankara'ya yürüyüş başlatacaklarını açıkladı.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş ve Parti
Sözcüsü Sera Kadıgil, İstanbul'da gazetecilerin sorularını
yanıtladı. Baş, Anayasa Mahkemesi tarafından Türkiye Büyük Millet
Meclisi'nin açılış tarihi olan 1 Ekim'e kadar tutuklu TİP Hatay
Milletvekili Can Atalay hakkında bir karar verilmezse Hatay'dan
Ankara'ya yürüyüş başlatacağını duyurdu.
14 Mayıs seçimlerinde İstanbul ve Hatay'dan toplam 4 milletvekili çıkaran TİP'in, seçim sürecinden sonra bir adım geri çekilerek kongre süreci başlattığını ifade ederek söze başlayan Baş, yeni dönemde atacakları adımları açıkladı.
"Seçimden sonra hem yurttaşlarda hem bizde bir üzgün olma hali var" diyen Baş, "Üzgün olma hali yerini yavaş yavaş öfkeye bıraktı" ifadelerini kullandı. Seçimden önce TİP'e oy vermeyen çok sayıda kişinin pişmanlık duyduğunu da ifade eden Baş, "Bu seçim sonuçlarında olumsuz tek şey, iktidarın kazanması değil, muhalefetin kazanmayı başaramaması oldu. TİP, son 40 yılda sosyalist soldan bakınca başarılamamış bir örgütlülüğü sağladı. Ama kuşkusuz bu bizim için yeterli değil." dedi.
87 seçim bölgesinde seçime girmiş olmaları halde oy oranlarının daha yüksek olacağına vurgu yapan Baş, "Böylesi baskıcı bir iktidarı sadece seçimlerle yenilgiye uğratmak mümkün değil. Tayyip Erdoğan, kendi lehine bir kutuplaşma yarattı. Bunu kırma potansiyeli olan yapı bizdik. Yeterince dönüştüremedik. Ama önümüzdeki dönem en önemli görevlerimizden biri budur" diye konuştu.
Yaptıkları araştırmada kendilerine oy verenlerin yüzde 16'sının
geçmişte AK Parti ve MHP'ye oy verdiğini, yüzde 21'inin ise
geçmişte hiç sandığa gitmediğini ifade eden Baş, "Genel yenilgi
halinin içinde TİP'in aldığı oyun kıymetli olduğu gerçeğini göz
ardı etmemek gerekiyor. Biz hedeflerimize ulaşmışız gibi görünüyor
ama memleketteki durum buradaki sonucu olumsuz etkiliyor" dedi.
"Türkiye İşçi Partisi, tıpkı 60'lı yıllardakine benzer şekilde, 'TİP gibi muhalefet yapmak' sözünü geçmiş dönemde gerçekleştirdi. Önümüzdeki dönemde, kazanım siyaseti yapacağız. Belki de önümüzdeki dönemde birden fazla sosyalist belediye göreceğiz" ifadelerini kullanan Baş, şunları da söyledi:
"Bir kısım yerlerde CHP'nin 'Buralar nasıl olsa AK Parti'ye karşı olanların sayesinde benim' tembelliğine son vereceğiz. Oralarda ciddi bir yarış olacak. Bir kısım yerlerde de AK Parti'nin kalesi olan bölgeleri kazanmak için çalışacağız."
"Hatay halkına bir borcumuz var"
14 Mayıs'ta TİP'ten Hatay Milletvekili seçilen ancak cezaevinden tahliye edilmeyen Can Atalay konusunda "Hatay halkına bir borcumuz var. Hatay'da gezici ofisler oluşturup Can Atalay'ın yokluğunu hissettirmeyeceğiz" diyen Baş, TBMM'nin açılacağı 1 Ekim'den itibaren yol haritalarını şöyle anlattı:
"1 Ekim'e kadar Anayasa Mahkemesi bir karar vermezse, biz Meclis'in açılışına katılmayacağız ve Hatay'a gideceğiz. Hatay halkı bize ne görev verirse onu yapacağız. Burada durun derse duracağız, Ankara'ya yürüyün derse Hatay'dan yola çıkıp Ankara'ya yürüyeceğiz"
"Toplumun geniş kesimlerinden destek alan kimi CHP'li belediyelerin yanlış yönelimler içinde olduğunu görüyoruz. Buna karşı mücadele edeceğiz" diyen Baş, Hatay'ın Samandağ ve Defne ilçelerinde iddialı olduklarına vurgu yaptı. Bu iki ilçede halk meclisleriyle belediye meclis üyelerinin belirleneceğini ifade eden Baş, muhalefetteki tartışmalara da değindi.
"Bir derinlik sorunu var" diyen Baş, tartışan muhalif güçlerin hangi konularda ayrıştıklarının anlaşılmadığını belirterek "Değişim deniyor. Değişimi biz yaparız çünkü devrimciyiz" ifadelerini kullandı.
"CHP, 'Aman ağzımızın tadı kaçmasın Ali Rıza Bey' siyasetini bırakmalıdır"
Milletvekillerinin yüzde 70'inin de Sezgin Tanrıkulu'na hak verdiğini biliyorum. Erkan Baş'ın ardından söz alan Parti Sözcüsü Sera Kadıgil, söze CHP'li Sezgin Tanrıkulu'nun partisinde de tartışma yaratan açıklamalarına değinerek başladı. Kadıgil, "Doğru bildiklerimi söyleyebileceğim bir partiye geçtiğim için çok huzurluyum. Burada tepki gösterilmesi gereken, Sezgin Tanrıkulu'nun yargı tarafından kesinleşmiş bir kararı dile getirmesi değil, Faik Öztrak'ın açıklamalarıdır. CHP içindeki milletvekillerinin yüzde 70'inin de Sezgin Tanrıkulu'na hak verdiğini biliyorum. CHP, 'Aman ağzımızın tadı kaçmasın Ali Rıza Bey' siyasetini bırakmalıdır" diye konuştu.
"Sadece Hatay ve Defne değil, kazanabileceğimiz başka yerler de var"
Emek ve Özgürlük İttifakı ile yerel seçimler konusunda söz alan Genel Başkan Yardımcısı Doğan Ergün ise, "Analizlerimizi dost partilerle paylaşmaya hazırız. Bencil bir tutumumuz yok, biz solun ve sosyalistlerin kazanmasını istiyoruz. Türkiye'de bir kayyum belası var. Yan yana gelebileceğimiz bir zemin kalmasa bile kayyum belası nedeniyle bir araya geleceğiz. Sadece Hatay ve Defne değil, kazanabileceğimiz başka yerler de var" ifadelerini kullandı.
Ergün, kendisini sol ve sosyalist diyen bütün kurumlarla birlikte hareket edebileceğini vurguladı ve ekledi:
Belirli ilkesel tutumlar önem arz ediyor. Mesela kayyum belasına yönelik bir tutum geliştirmekten kaçınan bir yapıyla birlikte hareket etmek mümkün değil.