Hastaneye sağlam gitti felçli çıktı

Ameliyatı gerçekleştirdiği iddia edilen anestezi teknikeri ve doktor beraat ederken, diğer bir teknikere verilen 590 liralık para cezası ertelendi.

Karar karşısında şoke olan aile, "Adalete güvenmiştik. İtiraz edip hakkımızı AİHM'de arayacağız. Yavrumuzu bu hale getirenler dışarıda elini kolunu sallaya sallaya geziyor. Adalet bu mu?" diye konuştu.

Edinilen bilgiye göre, davaya konu olan ameliyat, 25 Şubat 2004 yılında gerçekleşti. Karın ağrısı şikayeti ile Fomara Çocuk Hastanesi'ne götürülen ve o zaman 8 yaşında olan Kübra Civelek, teşhisin ardından ameliyata alındı. İddiaya göre, ameliyata anestezi uzmanı izinde olduğu için anestezi teknisyenleri A.B., S.Y. ve doktor N.G. girdi. Kas gevşetici verilip anestezi uygulanan Civelek'e rahat nefes alması için bir tüp takıldı. Fakat ameliyat sürerken bu işlemin doğru yapılmadığı ortaya çıktı. Hemen yan hastanedeki anestezi uzmanından yardım istendi. Fakat hasta, takılan tüpü tolore edemeyince, ameliyatı gerçekleştiren doktorun tavsiyesiyle Kübra ambulans ve anestezist refakatinde Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildi. Çocuk burada yoğun bakıma alındı ancak artık çok geçti ve tedavilerin ardından Kübra felç oldu.

8 yaşında hayatı kararan Kübra Civelek şimdi 14 yaşında. Sadece apandisinin alınması için yattığı hastaneden zeka seviyesi düşük, vücudu tutmayan ve sadece hazır mamalarla karnından beslenebilen yatalak biri olarak çıktı. Tüm bu gelişmeler aileyi perişan ederken, polis baba Murat Civelek (44) hayatlarını karartan olayın sorumluları hakkında hukuk savaşı başlattı.
Civelek ailesinin 3 yıl süren müracaatının ardından olayın sorumlusu olduğu iddia edilen anestezi teknisyenleri A.B., S.Y. ve doktor N.G. hakkında "görevi ihmal" suçundan 5. Sulh Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. 3 yıldır devam eden davada bugün karar çıktı. Hakim Üzeyir Tosun, Yüksek Sağlık Şurası'ndan (YSŞ) gelen rapor doğrultusunda kararını açıkladı. Sanıklardan doktor N.G. ve anestezi teknisyeni S.Y. beraat etti. YSŞ'nin raporuna göre göre 8'de 4 kusurlu bulunan A.B. ise, "tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu yaralamaya sebebiyet vermek" suçundan 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ardından tutuksuz sanık A.B.'nin suçtaki kusur oranı, duruşmadaki iyi hali, kişiliği ve suçun işlenmesindeki özellikler sebebiyle indirilen 1 ay 7 günlük hapis cezası 590 lira adli para cezasına çevrildi. Sonuç olarak sanığın bu para cezası da suç işleme hususundaki eğilimi dikkate alınarak cezanın ertelenmesi halinde, ileride suç işlemekten çekineceği yönünde bir kanaat oluştuğundan ertelendi.
Duruşmaya eşi Hatice ve tekerlekli sandalyeye mahkum olan 14 yaşındaki kızı Kübra Civelek ile birlikte gelen polis baba Murat Civelek, çok komik bir ceza verildiğini söyledi. Biri 17 yaşında diğeri 5 yaşında iki çocuğu daha bulunan polis baba Murat Civelek, "Kızımı 6 yıl önce karın ağrıları sebebiyle hastaneye götürdük. 17 saat süren tetkiklerin ardından apandis ameliyatını karar verildi. Meğer o gün anestezi uzmanı yokmuş, onun yerine ameliyata anestezi teknikerleri girmiş. Çocuğu bayılttıktan sonra yavrum Kübra, ameliyat esnasında tekrar kendine geliyor. Bunun üzerine tekrar ameliyata giren teknikerler, kızıma ikinci kez anestezi veriyor. Yargılama boyunca sanıklara o sürede neredeydiniz diye soruyoruz. 'Çay içmeye gitmiştik' diyorlar. Sanıkların onca itirafına rağmen verilen bu ceza çok komik. 7 yıldır uğraşıyoruz. Kızımı bu hale getirenler dışarıda elini kolunu sallaya sallaya geziyor. Bizim 7 yıldır neler çektiğimizi bir Allah biliyor. İçimizi soğutacak bir karar olmadı. Adalete güvenmiştik ama
itiraz edeceğiz. AİHM'ye kadar gireceğiz. Nedense kızımı bu hale getirenlere hiç bir ceza verilmedi. Asıl suçlu benim yavrum oldu. Ve suçu da hastalanmasıydı" dedi.

Gözü yaşlı anne Hatice Civelek (39) ise, "Şunu çok merak ediyorum. Acaba benim yavrumun başına gelenler, bu kararı verenlerin çocuklarının başına gelse, bu kararı mı verirler? Çünkü onlar bizim neler yaşadığımızı bilmiyor. Bunu görmeleri için bizimle 24 saat yaşamaları lazım. Bundan sonra karar versinler bakalım böyle bir karar verebilecekler mi? 3 sanıktan sadece birine 8'de 4 kusur verildi. Diğer kusur oranı, şifa bulmak için çaresizce ameliyat masasına uzanan bizim yavrumuzda mı? Ben kızımı hastaneye sapasağlam götürdüm. Neşe dolu cıvıl cıvıldı. Şimdi ise şu haline bir bakın. Hepimizin psikolojisi bozuldu. Kızım basit bir apandis ameliyatı geçirecekti, ne hale geldi. Artık eşim evde kimse hastalanmasın diye herkese çıkışıyor. Hastalıktan ölüm kadar korkar olduk" diye konuştu.

Kızı ile çok güvendikleri adliyeden yaşlı gözlerle ayrılan anne hiç bir şeyden habersiz olan yavrusunu öperek teselli etmeye çalıştı. Bu arada, Kübra'nın bitkisel hayata girmesiyle alakalı Danıştay 10. Dairesi'ne gönderilen 200 bin liralık tazminat davası sürüyor. Civelek ailesi bu tazminattan da düşük bir ücret verilebileceğini ifade ederek, "O para ise yavrumuzun biz öldükten sonra hayatını idame ettirebilmesi içindi" dedi.