Hastalıklara karşı akıllı beslenme
Abone olPek çok hastalığı doğru beslenme ile yenmek mümkün... Önemli olan hangi besinin hangi hastalığa iyi geldiğini bilmek
Hepimizin zaman zaman başına gelir. Beynimiz ve hormonlarımız bazen tatsız şakalar yapar; başımız ağrır, moralimiz bozulur, uykusuz geceler geçiririz ya da sürekli kendimizi yorgun hissederiz. Özellikle de havalar aşırı sıcak olunca vücudumuz bitkin düşer ve bu sorunlarla başedemez. Tüm bu rahatsızlıklarla savaşmanın yolu ise sağlıklı beslenmeden geçiyor. İşte sık sık karşılaştığımız sağlık sorunları ve tedavi edici besinler... Uykusuzluk Doğal bir gevşetici olan triptofan maddesi açısından zengin besinleri günlük öğünlerinizden eksik etmeyin. Yani muz, yumurta, tavuk, ekmek, pirinç, makarna, süt özellikle de peyniri... Gece yatmadan önce mutlaka 2 çay kaşığı bal ilave edilmiş 1 bardak süt için. Yorgunluk Konsantrasyon bozukluğu ya da sürekli yorgunluktan şikayetçiyseniz tuzlu yiyeceklerden vazgeçmeyin. Kabızlık Kepek ekmeği, sebze, meyve özellikle elmayı (kabuğu ile birlikte) hergün düzenli olarak yiyin. Adet öncesi sendromu Kişilik değişimi, konsantrasyon bozukluğu ve sinirlilik gibi sorunların yanısıra ortaya çıkan karın ve başağrılarının nedeni hormonal değişiklikler ve serotonin düzeyinin düşmesidir. Bu durumda bol karbonhidratlı makarna, pirinç ve ekmek gibi besinleri tüketmekte yarar var. Yağsız et, yumurta sarısı, kuru yemiş ve yeşil sebze gibi demir kaynağı besinleri sofranızdan eksik etmeyin. Aynı zamanda demir alımını kolaylaştıran C vitaminini de ihmal etmemeniz gerekiyor. Çilek, ahududu, yeşil biber ve kivi bu konuda en büyük yardımcılarınız. Aşırı stres Strese yol açan nedenlerden biri de vitamin eksikliğidir. Stresli zamanlarda sinir sisteminin düzgün çalışmasını sağlamak için C ve B vitaminlerine gereksinim duyulur. Özellikle B vitaminlerinin eksikliği önemli bir etken oluşturup stresle baş etme becerisini düşürür. Bu nedenle bol C ve B vitaminleri içeren meyve ve sebze yiyin. B grubu vitaminleri kaynağı olan karbonhidratlı besinlerin yanı sıra et, balık ve peynir gibi proteinli besinler tüketin. A ve C vitaminleri dışında bol licopen içeren domatesi ise her öğünde tüketmeye özen gösterin. Depresyon Mutluluk verici besinlerin başında bir parça çukulatadan daha iyisi yoktur.En az çikolata kadar muz da mutluluk veren besinlerdendir. Depresyon geçiriyorsanız hergün 1 muz yiyin. Serinleten lezzet Havalar ısınınca, hepimizin vazgeçilmez lezzeti olur dondurma. Onu serinleten bir tatlı olarak biliriz de; çoğumuz sağlığımız için çok yararlı maddeler içerdiğini bilmeyiz. Evet, dondurma protein, karbonhidrat ve yağın yanısıra A, C, D, E ve B grubu vitaminleri, kalsiyum, fosfor, magnezyum, sodyum, demir ve çinko gibi mineralleri içeriyor. Peki bu denli besleyici olan dondurma tek başına bir öğün olabilir mi? Tabii. Meyve salatası eşliğinde yenirse öğle öğünü yerine geçebilir. Sanıldığı gibi fazla kilo da aldırmıyor. 100 gr meyveli dondurma 160-180 kalori, aynı miktar kaymaklı dondurma ise 200-250 kalori içeriyor.Bu nedenle pek çok sağlıklı zayıflama diyetlerinde dondurma önerilebiliyor. Hamilelikte şişkinliğe son Bebek bekleyen anne adaylarında bacaklardaki şişkinlik ve ağrılar çok sık rastlanan sağlık sorunlarından biri. Bu dönemde baş gösteren hormonal değişiklikler ve giderek büyüyen rahim, damarlara baskı yapıp kan dolaşımını engelliyor ve vücudun su tutmasına yani şişkinliğe yol açıyor. Bilinçli beslenme bu tür sorunları ortadan kaldırabilir. Öncelikle su tutma sorumlusu olan sodyum içerikli tuzu mümkün olduğunca azaltın. Sonra sodyumun etkilerini en aza indirgeyen potasyumlu besinlere ağırlık verin. Muz, erik, kayısı, kavun, şeftali ve patates gibi... Şişkinlik ayrıca yüksek tansiyon riskini artırabilir. Bu nedenle vücudun su tutmasını engelleyen magnezyum içerikli tahıl ve tuzsuz kuru yemişleri de sofranızdan eksik etmeyin. Küçük yaşlarda beslenme alışkanlığı Ağaç yaşken eğilir... Çocuğunuzu küçük yaşlardan itibaren bilinçli beslenmeye alıştırın. - Öğün aralarında abur cuburla karnını doyurmasına izin vermeyin. Meyve, yoğurt veya tereyağlı, reçelli ekmek yedirin. - Süt, yoğurt ve peyniri günlük beslenme programından eksik etmeyin. Çok değerli kalsiyum kaynağı olan süt ve sütlü ürünler düzenli olarak alındığında, olası osteoporoz riskini en aza indirger. - Bol demir içeren besinleri yedirin. Büyüme çağındaki çocukları anemi riskinden uzaklaştırmak için et, kuru baklagil ve yumurtayı günlük beslenme programında dönüşümlü olarak kullanın. - Tüm sebzeleri hafta boyunca değişimli olarak yedirin. Sevmediği sebzeyi ise makarna, pilav eşliğinde veya çorba içinde yedirin. - Çok tatlı ya da çok tuzlu besinlere alıştırmayın, aksi halde çocuk büyüdükçe bu yanlış damak alışkanlığı da giderek büyüyecektir. - Patates kızartması ya da gazozlu içecekler gibi yiyecekleri sofradan uzak tutun. - Çocuğunuz sağlıklı ise, kilo ve boy açısından normal bir gelişme içindeyse az ya da çok yemesi konusunda endişelenmeyin. - Sevmediği meyveleri dekoratif bir şekilde doğrayıp ona sunun. Yemek saatini zevkli bir alışkanlık haline getirin. Erik sakinleştirir Yaz aylarının vazgeçilmez meyveleri arasında yer alan erik, sinir sisteminden sindirim sistemine kadar pek çok derdin devası. Zengin B vitamini kaynağı bu meyve, sinirleri yatıştırır. Kansızlığa iyi gelir, kanı temizler. Böbrekleri dinlendirir, idrar yollarını ve bağırsakların sıkılaştırıcı kaslarının faaliyetlerini destekler. Bu nedenle ishal ve idrar tutukluğuna iyi gelir. Ayrıca ateş düşürücü özelliğe de sahip olan eriği hergün düzenli olarak tüketmeye özen gösterin. Kalsiyum zayıflatır Yapılan araştırmalara göre kadınlar için son derece önemli olan kalsiyum, sayısız yararlarının yanısıra zayıflatıyor da. Dişleri güçlendiriyor, sırt ve romatizma ağrılarını önlüyor, sinir ve kas sistemi işlevini kolaylaştırıyor ve en önemlisi 50 yaş sonrası kadınlar için ciddi bir tehlike teşkil eden osteoporozu engelliyor. Süt, sütlü ürünler, yoğurt, peynir, yeşil yapraklı sebzeler ve kuru baklagillerde bol miktarda bulunan kalsiyumun günlük ideal dozu yetişkin kadınlar için 800 mg. Hamile ya da menopoz dönemindeki kadınlar günde 1200 mg kalsiyum almalı. Bunun için hergün 2 su bardağı süt içmek yeterli. Ayrıca hergün 1 fincan çay içmeyi alışkanlık haline getirmek de yararlı. Çayın içeriğindeki isoflavonoid adlı madde, kalsiyum alımını kolaylaştırarak kemiklerin güçlenmesini sağlıyor. Özellikle 60 yaş üzeri kadınların günde 1 fincan çay içmesi son derece yararlı. Ancak, kalsiyum eksikliği söz konusu ise bu mineralin organizma tarafından özümsenmesini engelleyen kahve, çay, kepekli gıdalar ve tuz konusunda aşırıya kaçmamakta yarar var.