Hasip Kaplan: Kobani düşerse Türkiye düşer!
Abone olHDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında Irak ve Suriye tezkerelerinin NATO koalisyonu sonrasında işlevi ve anlamı kalmadığını belirtti.
Kaplan, Irak ve Suriye tezkerelerinin süresinin Ekim ayı
içinde dolacağını hatırlatarak, 1 Ekim'de açılacak olan Meclis'te
diyalog sonucu tezkerelerin tekrar düşünülmesi gerektiğini
kaydetti.
Konseptin değiştiğini, konunun çözüm süreci ile birlikte
değerlendirilmesi gereğine işaret eden Kaplan, "Tezkerelerin
gelmesinin, NATO koalisyonu sonrasında işlevi ve anlamı
kalmamıştır. Bu şekilde gelmesinin bir faydası olmayacaktır, çözüm
sürecini olumsuz etkileyecektir" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın "gençleri
IŞİD'e karşı savunma çağrısı" ile ilgili sorulara
Kaplan, "Kobani düşerse Türkiye düşer." diye
ekledi.
TAMPON BÖLGE AÇIKLAMASI
TALİHSİZLİK
Hükümetin gruplarla konuşmadan Türkiye'nin kaderini ilgilendiren
"tampon bölge" açıklaması yapmasının talihsizlik ve kabul edilemez
olduğunu savunan Kaplan, bunun uluslararası hukuk, Türkiye'nin
Ortadoğu'daki konumu ve çözüm süreci açısından asla kabul edilemez
durum olduğunu söyledi. Konuyla ilgili BM kararı gerektiğini ileri
süren Kaplan, "Tampon bölge kurulması düşünülen yerler, Kürt
halkının yaşadığı yerlerdir. Kimse Kürt halkının arasına hendekler,
duvarlar, tampon bölge örmesin. İsterlerse Çin Seddi gibi duvarlar
örsünler, halklar yine el ele tutuşur, buluşur. Valiliklere
gönderilen göçün sınırlarda tutulması ve orada yardım yapılmasının
gerçekliği yok, riskli ve kabul edilemez bir durumdur. Hükümet,
IŞİD konusundaki basiretsizliğini ve kararsızlığını bırakmalı" diye
konuştu.
İNSANLIĞA KARŞI SUÇ
Koalisyon güçlerinin Suriye Kürtlerine karşı şu ana kadar bir
adım atmamasının düşündürücü olduğunu ifade eden Kaplan,
"Kim ki bu cihatçı gruplara yardım ediyorsa koalisyonun
hedefinde yaptırım ve ambargo onlar için geçerli olacaktır. 21.
yüzyılda insanlığa karşı suç işlenirken ülkelerin buna sessiz
kalması kabul edilebilir değil. Nasıl ki Ruanda ve Yugoslavya iç
savaşında savaş suçları mahkemesi kurulduysa, Irak ve Suriye
merkezli savaş suçları mahkemesinin kurulması artık acil durum
almaktadır. Koalisyon güçlerinin bunları durdurması önemlidir ama
bunlardan hesap sorulması da gereklidir. Ancak o zaman bunların önü
alınabilir" görüşünü savundu.
HÜKUMETİN KAFASI
ALMIYOR
Güneydoğu'da bazı okulların yakılması ve Kürtçe eğitim nedeniyle
mühürlenmesiyle ilgili soruya karşı Kaplan, "Hükümet hazır değil,
kafası almıyor, yasa çıkarıyor ama uygulamıyor. Özel okullarda
anadilde eğitim yapılabilir dendi ama bunun Milli Eğitim
Bakanlığı'nda prosedürü yok. Hükümet'in anadile mühür
çakılmayacağını bilmesi lazım. Biz okulların açılmasını istedik ama
okulların yakılmasını istemedik. Açılan okullarla ilgili resmi
olarak başvuru yapılmıştır. Umarım Hükümet aklını başına alır, okul
yakmalar da mühürlemeler de biter. Hükümetin çözüm sürecine ne
kadar zarar verdiğini görmesi lazım" karşılığını verdi.
KOBANİ DÜŞERSE TÜRKİYE
DÜŞER
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın "gençleri
IŞİD'e karşı savunma çağrısı" ile ilgili sorulara Kaplan,
"Kobani düşerse Türkiye düşer. Türkiye'de çözüm biter. IŞİD
Türkiye'ye girmiş demektir. Şengal'den denediler başaramadılar,
şimdi güç yığarak Kobani'yi düşürmeye çalışıyorlar. Namus günü
derler, o gün bugündür. Kim bu çetelere destek veriyor,
saldırtıyorsa, elbette buna karşı mücadele edilecektir. Kürt
halkının bunu yapacak gücü vardır" dedi.