Haşim Kılıç'a 'kuşatma' yanıtı

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın "Dün yargının siyaseti kuşatma gayretlerine karşı çıktığımız gibi bugün de siyasetin yargıyı kuşatmasına izin vermeyeceğiz" sözleri siyaset arenasını da kızıştırdı.

Kılıç'ın sözleri hükümet kanadını çok kızdırırken, muhalefet kanadından ise büyük destek gördü.

Kılıç'ın sözlerine ilk tepki Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan geldi. Gazetecilerin Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın sözlerini hatırlatması üzerine Erdoğan şöyle konuştu:

''Ülkemiz malum kuvvetler ayrılığı üzerine kurulu bir sisteme dayalıdır. Bunun yasama, yürütme, yargı organı vardır. Bu erklerin hiçbirisinin bir diğerini kuşatma yetkisi söz konusu değildir. Biz bildiğiniz gibi bir erkin, özellikle kendisini kuşattığı dönemi yaşamış bir partiyiz. Bunu gördük, bunu tecrübe etmiş, görmüş siyasi parti olarak da ülkemizde hiçbir erkin bir diğerini kuşatmasına biz de asla müsaade etmeyiz. Mücadelemiz de bu istikamette yürümüştür. Zaten demokratik parlamenter sistemin de esası budur.''

"HERKES ALANINDA KALSIN"

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ da Erdoğan gibi Kılıç'a tepki gösterdi. Bozdağ, "Kimsenin kimseyi kuşattığı yok herkes kendi yetki alanında kalmalı." dedi.

KILIÇDAROĞLU ÇOK BEĞENDİ!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın "siyasetin kuşatmasına izin vermeyiz" sözlerini "Geç ama güzel açıklamalar" olarak değerlendirdi.

Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısı çıkışında gazetecilerin "Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın açıklamalarını dinlediniz mi?" yönündeki sorusunu "Dinledim. Geç ama güzel açıklamalar" diyerek yanıtladı.

MHP DE YETERLİ BULDU

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısından sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir basın mensubunun, "Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın, 'siyasetin yargıya karışmasını istemeyiz' şeklindeki açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, şu yanıtı verdi:

"Sayın Anayasa Mahkemesi Başkanı geçmişten ders çıkartarak sorumluluk taşıdığı mevkinin de gereği olarak önemli bir uyarıda bulunmuştur. Bu uyarıya önce kendisi sonra beraber olduğu yargı unsurları eğer katılırlarsa Türkiye'de yargının siyasallaştırılması ve yargının belli amaçlarla kullanılmasının önüne geçilmiş olur. O bakımdan geç olsa da olumlu bir konuşma olduğunu belirtmek istiyorum. İnşallah bu konuşmasına sadık kalır."