Haşeratle yoğun mücadele
Abone olPark ve Bahçeler Müdürlüğü, ağaçları tahrip eden ve ilkbaharda piknik yapan vatandaşların kaşınmasına neden olan çam tırtılıyla mücadelesini sürdürüyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Geliştirme Daire
Başkanlığı bünyesinde başarılı çalışmalarını sürdüren Park ve
Bahçeler Müdürlüğü, ağaçları tahrip eden ve ilkbaharda piknik yapan
vatandaşların kaşınmasına neden olan çam tırtılı (Thaumetopoea
Pityocampa) ile mücadelesini sürdürüyor. Çam ağaçları üzerindeki
beyaz pamuksu tırtıl keseleriyle kendini belli eden Çam Kese
böcekleri, aslında bir kelebek türüdür ve bu kelebeklerin
tırtılları ülkemizdeki orman zararlısı böcekler açısından önemli
bir yer işgal ediyor. Üst üste birkaç yıl bu zararlının tahribatına
uğrayan ağaçlarda boy büyümesi geriliyor ve hacim kaybı oluşuyor.
Çamkese böceğinin tahribatı kış aylarında, yani ağacın gelişme
dönemi dışında olduğu için herhangi bir ölüm söz konusu değildir.
Ancak yoğun ve arka arkaya birkaç sene devam eden tahribat ağacı
zayıf düşürerek kabuk böcekleri ve diğer sekonder zararlıların
gelmesine zemin hazırlamış olur. Bu böcekler başta Kızılçam (Pinus
brutia) olmak üzere Karaçam (Pinus nigra), Sarıçam (Pinus
silvestris), Pinus maritima, Pinus halepensis, Fıstık Çamı (Pinus
pinea), Lübnan Sediri (Cedrus libani) bazen de Juniperus
excelsa'larda tahribat yapıyor. Böcek yoğunluğu az olduğu zaman
genellikle orman açıklıklarının kenar şeridinde veya münferit
ağaçlarda görülür. Fakat yoğunluk arttıkça arız olduğu ağaç adedi
çoğaldığı gibi her ağaçta görülen kese adedi de çoğalır. Çamkese
böceği kitle üremesi yaptığında ibrelerin tamamını yok ederek ağacı
çıplak hale getirir. Tırtıllar keselerini genellikle tepe
sürgünlerine yakın dallara veya tepe sürgününün bulunduğu dal
çatallarına yapar. İlk 3 gömlek değişimine kadar devamlı sürgün
değiştiren zararlı kışlık kesesini ördükten sonra bir daha kese
değiştirmez ve onu barınak olarak sonuna kadar kullanır. Zararını
bu keseden çıkıp dolaşarak yapar ve aynı keseye döner. Çamkese
böceği Anadolu'nun güney, batı ve kuzey kısımları, batı ve orta
Karadeniz Bölgesinin güney kesimlerinde yayılış gösterir. Yoğunluk
genellikle rakım yükseldikçe ve bakı kuzeye kaydıkça azalır.
Çamkese böceği yumurtalarını 2 veya daha fazla ibreyi birleştirmek
suretiyle, genellikle ağacın alt dallarına bir mısır koçanını
andırır şekilde dizeler halinde bırakır. Olgun tırtılların boyu
35-40 mm ye ulaşır. Tırtılın iki dönemi vardır. Birincisi
yumurtadan çıkışı ile ilk soğukların başladığı ve kışlık keselerini
örmeye başladıkları, üçüncü deri değiştirmesine kadar geçen
Ekim-Şubat dönemdir. Bundan sonra ikinci dönem başlar. Bu da üçüncü
deri değişiminden, krizalitleşme için toprağa inmeye başladıkları
zamana kadar geçen dönemdir. Bu dönemde keseleri ağızlarından
salgıladıkları ipeğimsi bir madde ile devamlı takviye ederler. Bu
madde ilk zamanlar parlak bir görünümde olup sonra matlaşırlar.
Tırtıllar genellikle geceleri beslenirler. Kapalı havalarda gündüz
de beslendikleri görülmüştür. Isı 6 °C nin altına düştüğü zaman
yuvalarından çıkmazlar. Olgunlaşan ve krizalitleşmek için mutlaka
toprağa inen tırtıllar, kendilerine kestane renginde oval birer
koza örerler. 4 ay devam eden krizalit dönemi sonunda, yani Eylül
ayında ergin.hale geçerek topraktan çıkarlar. Ancak bu
krizalitlerin tamamı aynı senede ergin hale gelmez, diyapoz halinde
4 yıl toprak altında kalabilir. Bu yüzden çamkese böceği ile
mücadele projeleri dört yıllık periyotlara göre yapılır. Ağustos
sonu ve Eylül başlarında kelebekler kozayı delerek topraktan çıkar.
Bu zamanda dişi kelebeğin abdomeni yumurta ile dolu vaziyettedir.
Çiftleştikten sonra erkek ölür. Dişi kelebek ise çiftleşmeden sonra
bir gün içersinde yumurtalarını koyarak yumurta koçanını meydana
getirir. Kısa bir müddet sonra oda ölür. Mücadele Şekli; Çamkese
böceği ile mücadele yöntemleri kısaca mekaniksel, kimyasal ve bu
ikisinin kombine edilmesi demek olan entegre mücadele ve ayrıca
biyolojik mücadele olmak üzere gruplandırılabilir. 1- Mekaniksel
savaş: Keseleri ağaç üzerinden kesip toplayarak yakma, yumurta
koçanlarını toplamak suretiyle yok etmek, krizalitlerini topraktan
çıkarıp toplayarak yok etmek ve nihayet keseler içersine petrol
dökmek suretiyle öldürmek şeklinde uygulanır. 2- Kimyasal savaş:
Çamkese böceği ile mücadelede en uygun zaman tırtılların l. ve 2.
stadlarda, çok küçük ve korumasız olduğu, parazit ve yırtıcıların
ise henüz doğada bulunmadığı evrede yapılan ilaçlama kesin netice
vermektedir. İlaçlama, yağışsız ,açık mümkünse çok hafif meltemli
bir havada yapılmalıdır. Bunun için yerel meteorolojik durum iyi
takip edilmelidir. Kimyasal mücadelenin en büyük sakıncası çoğu
zaman faydalı böceklerinde yok edilmesidir. 3- Biyolojik savaş: Bu
yöntem, gerek yapay olarak üretilen gerekse doğada mevcut
organizmaların korunması şekliyle çoğaltılan canlılardan
yararlanarak, zararlı böceklerin populasyonunu azaltmak ve onları
zararsız halde baskı altında tutabilmek yöntemidir. Biyolojik
mücadelede; virüslerden başlamak suretiyle bakteriler, mantarlar,
protozoerler, nematodlar, akar ve örümcekler, binlerce yırtıcı ve
parazit böcekler, böcekçil kuşlar da çok özel ve önemli bir yer
işgal eder. Bu konuda ülkemizde de 1973 yılında buyana sürdürülen
çalışmalardan olumlu sonuçlar alınmaya başlandı.