2-2 berabere biten Galatasaray-Fenerbahçe derbisinin son düdüğünün ardından iki takım futbolcuları arasında kavga çıktı. Galatasaray-Fenerbahçe derbisi sonrası VAR incelemesinin ardından Ndiaye, Jailson ve Soldado kırmızı kart, Belhanda sarı kartla cezalandırıldı. Spor yazarları, maçın ardından dev derbiyi ve çıkan olayları değerlendirdi. SERDAR ALİ ÇELİKLER: Bir çift lafım da Hasan Şaş'a.. Ya teknik direktörlük yap, ya amigoluk.. Ama ne yaparsan yap önce sportmen ol. Her pozisyonda yan kulübeye efelenmeler, dışarıda kavga çıksa ağzıyla burnunu yer değiştirecek Skrtel'e arkadan saldırmalar.. Pavyon fedaisi misin yardımcı hoca mı bir karar ver.. Demek ki 3. golü yese takımın bir de adam vuracaksın.. 6222'den ceza almalı.. Haa pardon o yasa sadece Fenerbahçe'ye uygulanıyordu değil mi? SİNAN ENGİN: Sevgili Hasan Şaş, Fenerbahçe rövanşına nasıl gideceksin? Şimdi seni nasıl koruyacağız. Teknik heyet senin futbolcuna saldırır, bunu da tasvip etmiyorum. MEHMET DEMİRKOL: Fenerbahçe’nin defansif oyunu ilk plan olarak anlaşılabilirdi. Takım boyu bu kadar kolay uzayan bir takımın 2. bölgeye kadar bekleyebilir. Ancak 2. bölgede de baskı yapamayışı... Bu oyun Galatasaray’ın işine geldi. Fernando’nun yokluğunda oyun kurmada ve alan boşaltmada zorlanabilirlerdi. Hiç zorlanmadılar. Ellerini kollarını sallayarak rakip alana geçtiler. Sonra da iyi bir baskıyla Fenerbahçe’nin aradığı kontraları engelledi. Duran toplarda Fenerbahçe stoperlerine hava toplarında üstünlük sağlayan Sinan ve Valbuena’nın ikinci yarıdaki başkaldırışı. Yıldız seviyesinde olmasa da maçta farkı yaratan onlardı. RÜŞTÜ REÇBER: Fenerbahçeli futbolcular dün yaptıkları onca hatalara, içinde bulundukları psikolojik ortama ve 2-0 geriye düşmelerine rağmen dün akşam kişilik ve onur mücadelesi verdiler ve benim nazarımda kazandılar. Ama maçtan sonra yaşananlar bir ayıptır. Galatasaraylı futbolculara bir söz diyeceğim... Evet, maçın bu noktaya gelmesi insanın sinirlerini bozar ama bu, sizlere maç bitiminde saldırma hakkı vermez. Fenerbahçeli futbolcular ne yapmış olursa yapsınlar onlar sizin evinize gelen misafirlerdir. Onlar size emanettir. Ümit ediyorum ki, Türkiye Futbol Federasyonu’nun ilgili birimleri iki takımdan da olaylara karışan futbolculara ve antrenörlere gereken cezayı verir. ŞANSAL BÜYÜKA: Galatasaray’ın maçı 2-0’a getirdiği dakikaya kadar Fenerbahçe takımının sahadaki çaresizliğine şaşkınım. Galatasaray’ın 2-0 öne geçtikten sonra bu kadar dağılmasına, bu kadar paniklemesine, hatta çoğu pozisyonda çaresiz kalmasına şaşkınım. Çok uzun yıllardır görmediğimiz çirkin görüntülerin maç bittikten sonra “hortlamasına” şaşkınım. Galatasaray maçı iki farka getirene kadar gerçekten rahat oynadı. Kalesinde tehlike görmedi, pozisyon yaşamadı. Üstelik attığı iki golün çok daha fazlasını bulabilirdi. Ancak kabul edelim ki, sahada 2-0’ı yakalamış olsa bile, öne çıkan çok fazla oyuncusu yoktu. Bu fark Galatasaray’ın becerisinden çok Fenerbahçe’nin çaresizliğinden kaynaklandı. ERCAN GÜVEN: Hocasız, moralsiz, düşme hattı sınırındaki Fenerbahçe’yi elinden kaçıran Terim ve talebeleri sorgulanacaktır artık. Maç sonunda meydana gelen ve skora zerre kadar etkisi olmayan saha içinde her iki takım futbolcularının birbirine girmesi, derbinin tek utancıydı. ÖMER ÜRÜNDÜL: O tempoya ve prese devam etmek mümkün değildi. Sonrasında birçok maçta hakemi atlatan Muslera bu sefer VAR'a takılınca fark bire düştü. Tabii ki bu yorgun Galatasaray'a panik getirirken Fenerbahçe'yi de morallendirdi. Ve kısa süre sonra Jailson'dan mükemmel bir beraberlik golü geldi. Son bölümde Galatasaray değil de üç fırsatı değerlendiremeyen Fenerbahçe galibiyeti kaçıran taraf oldu. Üstelik de penaltı golüne kadar sahada hiç varlık gösterememesine rağmen. Bana göre Terim 2-0'dan sonra Selçuk'u oyuna almalıydı. Ama o dakikaya kadar o kadar kötü bir F.Bahçe vardı ki böyle bir sürpriz geri dönüşü düşünmemiş olacak.