HAS Parti'den siyasete iki yeni kavram
Abone olHAS Parti Geenel Başkanı Numan Kurtulmuş Ankara milletvekili adaylarının tanıtım toplantısında konuştu.
Milletvekili adaylarının belirlenmesi sürecinde Türk siyasi hayatına iki kavram kazandırdıklarını ifade eden Kurtulmuş, 63 ilde üye yoklaması yaptıklarını, ayrıca aday adaylarıyla sözleşme imzaladıklarını anlattı.
HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) 12 bağımsız milletvekili adayı ile ilgili iptal kararına ilişkin, ''Sayın Cumhurbaşkanı 104. maddedeki yetkilerini kullanarak, TBMM'yi derhal bir toplantıya çağırmalıdır'' dedi.
Kurtulmuş, partisinin Ankara milletvekili adaylarının tanıtımı dolayısıyla Plaza Otel'de düzenlenen toplantıya katıldı. Burada konuşma yapan Kurtulmuş, HAS Parti'nin kısa süre içerisinde kurularak, seçimlere girme hakkını elde ettiğini hatırlattı.
Kurtulmuş, Anadolu'yu dolaştıklarını ve vatandaşların HAS Parti'ye karşı güven duygusunun bulunduğunu belirterek, ''Vatandaşlarımız, güvenin ötesinde, 'bu ülkeyi yönetebilirsiniz' de diyorlar. Bu önemli bir süreçtir'' diye konuştu.
Numan Kurtulmuş, bu iki konunun Türkiye'de bir ilk olduğunu dile getirerek, özellikle ''aday adayı sözleşmesi'' ile Türk siyasi hayatına yeni bir üslup kazandırdıklarını söyledi. HAS Parti'nin, milletin gönlünde ''tuttuğunu'' ifade eden Kurtulmuş, ''Eğer bir partiye kadınlar ve gençler ilgi duyuyorsa bu parti tutmuştur. HAS Parti'nin 83 kadın adayı vardır. Milletvekili adayı yaş ortalaması 40'tır'' dedi.
Bir süre önce açıkladıkları HAS Parti Seçim Beyannamesi'nin, bir hükümet protokolü içeriğine sahip olduğunu iddia eden Kurtulmuş, HAS Parti'nin bu seçimlerde Meclise gireceğini söyledi. Kurtulmuş, Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğuna da dikkati çekerek, ''Katılımcı ve ileri demokrasiyi içinde bulunduran bir anayasa yapılmalıdır'' diye konuştu.
YSK'nın bazı bağımsız milletvekili adaylarıyla ilgili iptal kararını da eleştiren Kurtulmuş, şunları söyledi:
''YSK'nın aldığı kararların arkasında bir sürü yanlış hukuki gerekçelerin olduğunu biliyoruz. Her ne kadar YSK önündeki metinlere göre karar verecek olsa da karar verenlerin de biraz feraset ve basiretle karar vermesi gerekir. Hiçbir şekilde kamu vicdanının kabul etmeyeceği, yanlış bir karar verildi. Daha siz 3 gün önce Strasbourg'da Avrupa parlamenterlerinin yüzüne bakarak yüzde 10 barajını savunursanız, Sayın Evren'in 12 Eylül sonrasında savunduğu üslupla bunu savunursanız, işte bugün böyle bir sonuçla karşı karşıya kalırsınız.
Eğer yüzde 10 barajı olmasaydı söz konusu parti adaylarını bağımsız göstermezdi; kendi listelerinden aday gösterirlerdi. Eğer hukuki bir yanlışlık olsaydı yerine başka bir aday gösterilir, bu yanlış düzeltilirdi. Bizim partimizde de 5 arkadaşımız aynı sorunu yaşadı; yerlerine başka adaylar gösterdik.
Siz hem partilere yüzde 10 barajıyla bir haksızlık yapacaksınız, hem ondan sonra bağımsız olarak çıkmışlar, telafisi mümkün olmayan bir şekilde bu adaylıkları iptal etme yoluna gideceksiniz. Bunun demokrasiyle falan hiçbir şekilde bağdaşır tarafı yoktur. Kabul edilebilir bir tarafı yoktur. 12 tane milletvekilini AKP ile CHP kendi aralarında paylaşırlarsa bunlar AKP ve CHP'ye bir şey kazandırmaz ama Allah muhafaza, Türkiye'ye çok şey kaybettirir.
Eğer provokasyonlar devam ederse Allah muhafaza, çok daha başka bir noktaya doğru Türkiye gidebilir. Onun için, sayın Cumhurbaşkanı'na bir çağrımız var; sayın Cumhurbaşkanı 104. maddedeki yetkilerini kullanarak, TBMM'yi derhal bir toplantıya çağırmalıdır. TBMM eğer samimiyse, altını üstünü çizerek söylüyorum, bu söylediklerimizin hepsi bir ayda yapılacak iştir. Dokuz senedir yapılmamıştır. 2004 yılında memnu hakların iadesine ilişkin değişikliği yapmışsınız ama bunun yasal altyapısını çıkarmamışsınız. Halkla oynuyorsunuz. Aklınız şimdi mi başınıza geldi?
Eğer memnu hakların iadesiyle ilgili yasal düzenleme yapılmış olsaydı, bu garabetle Türkiye karşı karşıya kalmayacaktı. Şimdi cumhurbaşkanlığı seçimi var. Aynı telaş ve yanlış işler orada da ortaya çıkacaktır. 2007 yılında halka sormuşsunuz; cumhurbaşkanını halk, 'ben seçeceğim' demiş. 2011 yılı olmuş, hala siz cumhurbaşkanının görev süresinin kaç yıl olduğunu, nasıl seçileceğini belirleyecek yasal düzenlemeyi yapmamışsınız.''
''ÜRETİM, İSTİHDAM VE HAKÇA PAYLAŞIM MODELİ''
Kurtulmuş, Türkiye'nin önünde birçok sorun olduğunu ifade ederek, ''İktidar ve muhalefet partileri Türkiye'nin önündeki bu engelleri bilmiyorlarsa gelsin sorsunlar, biz biliyoruz, yardımcı olacağız'' dedi.
Türkiye'deki ekonomik sistemin, ''Fischer, Derviş ve Erdoğan modeli'' ile sürdürüldüğünü ileri süren Kurtulmuş, ülkenin her geçen gün yoksullaştığını iddia etti. Kurtulmuş, iktidara gelmeleri halinde üretim, istihdam ve hakça paylaşım modelini uygulayacaklarını da söyledi.
HAS Parti Ankara İl Başkanı Abdülhamid Gül de seçim çalışmalarına başladıklarını, mahalle mahalle, köy köy dolaştıklarını ifade etti. 160'ın üzerinde seçim bürosu, 60'ın üzerinde seçim aracı hazırladıklarını anlatan Gül, 12 Haziran'da HAS Parti'nin en iyi sonucu alacağını öne sürdü.
Törende daha sonra, adaylar tek tek tanıtıldı.