Cumhurbaşkanlığı seçimlerine “Sırtımda hançerlerle girdim”
diyen Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan operasyon Ekrem
İmamoğlu ve Özgür Özel eliyle gerçekleşmişti.
Kılıçdaroğlu’nun da ifade ettiği gibi; siyasette vefa diye bir
kavram var. Vefa gösterilmiş olsaydı kırgınlıklar tolere
edilebilirdi. Atatürk’ün emaneti olan bu parti, partinin iç
bünyesindeki tartışmalara kurban edilmemeliydi.
Kılıçdaroğlu; “toplum nezdinde vefasızlığa uğradığım yönünde
algı var. Beraber yola çıktığınız, birlikte mücadele ettiğiniz,
kavgayı beraber verdiğiniz, illa sen ‘Cumhurbaşkanı adayı ol diyen
arkadaşlar sonra dönüp size tam tersini yaparlarsa ne dersiniz?
Bunu vatandaşın takdirine sunayım.
Sanki ben zorla cumhurbaşkanı adayı olayım dedim, aklımın
ucundan bile geçmiyordu. MYK’da da Parti Meclisi ve Meclis grubunda
da sizin mutlaka olmanız lazım denildi, her toplantıda bunlar
söylendi. Düne kadar bana ‘aday ol’ diyen sen değil miydin? Hayatım
boyunca dayatma kültüründen gelmediğim için böyle bir şey hiç
yapmadım.”
Ekrem İmamoğlu’nun 28 Mayıs seçimlerinden bir gün sonra
“değişim” diyerek başlattığı süreç ile ilgili soruya
da Kılıçdaroğlu şu cevabı verdi: “Ben boşuna
demiyorum ki hançerlendim diye, ya boşuna mı diyorum ben bunu.
Sağduyuyla oturup tartışmak varken, partinin yetkili organlarında
bunu tartışmak varken niçin böyle bir talep birdenbire patlıyor.
Ben bunları biliyorum ama gereksiz bir tartışmaya zemin hazırlamak
istemiyorum.”
Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları siyaset gündeminde tartışma
başlattı.
Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda parti içindeki partililerin
vefasızlık yaptığını ifade ederken,
İsim vermeden Ekrem İmamoğlu’nun hançeri çeken kişi
olduğunu da açıklamış oldu.
“Baba-oğul” ilişkisi olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu’na
evlat eliyle saplanan hançer ağır geldi.
Kılıçdaroğlu’na yakın isimlerden olan Özgür Özel, Ekrem
İmamoğlu ile gizli zoom toplantısındaydı. Gizlilik deşifre
olunca açıktan beraber hareket etmeye başladı. Kurultayda Ekrem
İmamoğlu’nun siyasi organizasyon kabiliyeti ve maddi desteğiyle CHP
Genel Başkanlığı’na buyur edildi.
Kılıçdaroğlu’nun kaybettiği 13 seçimde yanı başında olan
Özgür Özel, bu defa da “değişim” diye başlattığı siyasi
süreçte Ekrem İmamoğlu’nun en büyük destekçisiydi.
İmamoğlu; siyasi iklimi iyi bilen,
Ortamı koklayan,
Duruma göre şekil veren,
Siyasette var olan siyasetçilerin erime noktasını doğru tahmin
eden, Algı yönetimi güçlü bir siyasetçi.
O nedenle Özgür Özel’i safına hızlıca çekti. Özgür Özel’in
kurultay sürecinde ve seçim sürecindeki “vur başına al
lokmayı” hali oldukça inandırıcı duruyordu. Ta ki seçin
sonuçlarında CHP haritayı kırmızıya boyadı, o kırmızı Özgür Özel’e
cesaret ve güç verdi. O da bu siyasi gücü haklı olarak
kullandı.
Eski lider Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın,
kendisinin "Hançerlendim" çıkışını kastederek "İmalarla konuşmayı
bıraksın, her şeyi açık açık itiraf etsin." sözlerine yanıt verdi.
Kılıçdaroğlu, "O hançeri sen çok uzun yıllar tuttun. Getirdin 15
Temmuz'da milletin sırtına sapladın. Sen, senin ağababaların,
işbirlikçilerin, beslemelerin ve hançeri beraber tuttukların bilsin
ki; milli bağımsızlığımızı ve milli ekonomimizi hedef alan,
kurduğunuz bu sirki başınıza yıkacağım!" dedi.
Kılıçdaroğlu, kendisiyle ilgili yapılan yorumlar ve
özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözleri üzerine sosyal medya
hesabı üzerinden bir paylaşımda bulundu. Kılıçdaroğlu "Seçim
döneminde "Terör örgütleri Kılıçdaroğlu'nu istiyor" iftirasını atıp
sahte videolarla kampanya yapanlar bugün çıkmış "Cumhur İttifakı
CHP'nin başına Kılıçdaroğlu'nu istiyor" ters psikolojisiyle algı
yaratıyorlar. Çünkü şunu iyi biliyorlar; bu millet teröre geçit
vermez!" dedi.
Şimdi soru şu Kılıçdaroğlu’na neden herkes hançer çeksin ki?
Kaldı ki bu ülkenin Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim kazanma
şampiyonuyken, 13 seçim kaybeden Kılıçdaroğlu’nu rakip olarak bile
karşısına almaz. Çünkü aynı sıklette değiller.