Hamzaçebi, alkol düzenlemesini eleştirdi
Abone olCHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, alkol düzenlemesini sert şekilde eleştirdi.<br/>Hamzaçebi, konuya ilişkin TBMM’de basın toplantısı düz...
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, alkol düzenlemesini sert
şekilde eleştirdi.
Hamzaçebi, konuya ilişkin TBMM’de basın toplantısı düzenledi.
Görüşmelerin AK Parti milletvekillerini saldırgan tutumu altında
geçtiğini belirten Hamzaçebi, dün gece jammerlerın çalıştırarak
milletvekillerinin haberleşme özgürlüğünü engellendiğini ifade
etti. Jammer’lerin çalıştırılmasının TBMM Başkanı ve birleşimi
yöneten Başkanvekili’nin talimatıyla verilebileceğini belirten
Hamzaçebi, "Sayın Meclis Başkanı’nın böyle bir talimatı olmadığını
biliyorum. Bunu fark etmem üzerine Başkanvekili’ne söyledim.
Kendisine, milletvekillerinin haberleşme özürlüğünün
engellendiğini, ihtiyacını duyduğum konuda bilgi alamadığımı ifada
ettim. Başkanvekili bunun kendisini ilgilendirmediğini söyledi. Bu
şekilde antidemokratik yaklaşım gösteren Başkanvekili’nin yönettiği
oturum, demokrasiye, içtüzüğe, Meclis’in teamüllerine aykırıdır.
Sayın Başkanvekili’ni buradan kınıyorum. AKP, Meclis’te eşkıyalık
yaptı. AKP Meclis Grubu, konuşan milletvekiline saldırıda
bulunarak, kürsüye yönelerek kürsüyü kuşatma anlayışıyla davranmak
suretiyle eşkıyalık yapmıştır. Bizim arkadaşlarımızın o şekilde
tepkiyi gerektiren hiçbir ifadesi olamamıştır. Mesele AKP’nin
demokrasiye tahammülsüzlüğünden kaynaklanıyor. Demokrasiyi, hak ve
özgürlükleri içselleştiremeyen bir Hükümet anlayışı ve grup yönetim
anlayışı var" dedi.
Düzenlemenin alkol bağımlılığını önleme adı altında bireyin özel
yaşam alanına, özgürlüklerine müdahaleci anlayışı içerdiğini
savunan Hamzaçebi, insan sağlığına önem veren bütün ülkelerde
alkollü içkiler sektörünün devletlerin çizdiği ve belirlediği
düzenleyici ve denetleyici çerçeve içinde faaliyet gösterdiğini
ifade etti. Bunun nedeninin aşırı alkol tüketimine bağlı olarak
ortaya çıkan alkol bağımlılığının insan ve toplum sağlığını olumsuz
etkilemesinden kaynaklandığını kaydeden Hamzaçebi, bu nedenle
devletlerin alkollü içkiler tüketimini özendirecek bir takım
politikaların uygulanmasından kaçındıklarını, tam tersine
özendirici uygulamaları kontrol altına alacak düzenlemeler
yaptıklarını söyledi. Bu düzenlemelerin hareket noktasının alkol
bağımlılığı ve aşırı alkol tüketiminin insan sağlığına olan zararı
olduğuna vurgulayan Hamzaçebi, şunları söyledi:
"Devletin görevi insan sağlığına olan zararı ortaya koymak,
vatandaşlara bunu anlatmaktır. İçki içmek bir erdem değildir,
içmemek de bir erdem değildir. Bu tamamen sağlıkla ilgili bir
konudur. Öte taraftan onu tercih eden vatandaşlar da olabilir. Bu
tercihi vatandaşın kendisi ortaya koyacaktır. Eğer devletin bu
konudaki görevini insan sağlının korumanın ötesinde dinsel
gerekçelere oturtursanız yanlış yapmış olursunuz. AKP’nin hareket
noktası, bireyin hak ve özgürlüklerine müdahale etmektir. Kendi
benimsemediği yaşam biçimini Türkiye’de ortadan kaldırmaktır. AKP
hükümetleri, Sayın Başbakan İslam’ın herkese yasak emriyle,
demokrasilerde yetişkin bireyin sağlığa zararlı da olsa seçme
özgürlüğü arasında uzun süre sarkaç hareketi gibi gitti geldi,
tavrını açıkça ortaya koyamadı. Onun gönlü, tamamen yasaklamaktan
yana, yasakçı tavırdan yana. Ama bireysel hak ve özgürlüklerin
evrensel gücü karşısında gönlünden geçeni uygulamaya koyamadı. İlk
adımı dün attılar. Elbette alkollü içki tüketimi
özendirilmeyecektir, reklamları kısıtlanacaktır, gençlerin alkol
tüketimine yönelik uygulamaları devlet denetleyecektir. Ama
bunların ötesine geçerek bireyin yaşamını dizayn etme anlayışıyla
yasal düzenleme yapılıyorsa, ortada ideolojik tavır var demektir.
AKP şimdi bunu yapmaktadır. Düzenlemenin temel gerekçesinin altında
yatan budur. Otoriter anlayışla, muhalefete söz hakkı vermeyen
anlayışla dün bu yasayı gerçekleştirdiler. Bu AKP’nin ilk davranışı
değil. Dün KİT Komisyonu’nda benzeri davranışları arkadaşlarımıza
sergilediler. Arkadaşlarımızın denetim görevini yapmasını
engellediler. AKP, muhalefetin denetim görevi yapmasını istemiyor.
Tek adam yönetiminin sonuçlarıdır bunlar. Başbakan’ın gönlünde,
aklında yatan, bugün Başbakan olarak sürdürdüğü bu tek adam
yönetimini Başkan olarak da sürdürmek istemesidir. Bu Türkiye’nin
ne kadar büyük tehlikeyle, demokrasi karşıtı anlayışla karşı
karşıya olduğunu gösteriyor. İnanıyorum, Sayın Başbakan’ın bu
hayali, hülyası hiçbir zaman gerçekleşmeyecektir. Bu anlayışı
milletimiz tasfiye edecektir. Bunu ilk seçimlerde göreceğiz."
Hamzaçebi basın toplantısında soruları da yanıtladı. Bir
gazetecinin ’Cumhurbaşkanına bu konuda bir çağrınız olacak mı?’
yönündeki sorusu üzerine Hamzaçebi, "Sayın Cumhurbaşkanı bu
değerlendirmeyi kendisi yapacaktır" dedi.
"2. Abdülhamit bile.."
Var olan işletmelerinin ruhsatların zaman içinde tasfiye edilerek
alkollü içki sunan işletmelerin ortadan kaldırılmasına yönelik
anlayışın düzenleme içine serpiştirildiğini savunan Hamzaçebi,
"Asıl sorun buradadır. 2. Abdülhamit dahi bu konuda AKP
hükümetinden çok daha özgürlükçü anlayışa sahiptir. Örnek
veriyorum; bugün 100 metre yasağı vardır. İkinci Abdülhamit
zamanında bu 100 arşındı. Metreye vurursak 67 metreydi. İkinci
Abdülhamit bu sınırı, camiler için getirmişti. İstiklal
Caddesi’ndeki St. Antuan Kilisesi için getirmemişti" dedi.
Şu anda alkollü içki ruhsatlarının Tütün ve Alkollü İçkiler
Düzenleme Kurulu’nun denetiminde ticaret odaları tarafından
verildiğini kaydeden Hamzaçebi, bu yetkinin mülki amirlere
bırakılabileceğini, iktidarın dün bu niyeti Genel Kurul’da ifade
ettiğini söyledi. Hamzaçebi, "O nereye bağlı, Başbakan’a bağlı.
Nasıl üçüncü köprünün güzergahına, Kars’taki heykelin yıkılmasına,
üçüncü havaalanının nereye inşa edileceğine Başbakan karar
veriyorsa, kime içki ruhsatı vereceğine de Sayın Başbakan karar
verecektir. Böyle bir düzenlemenin makul olduğu savunulabilir mi?
Mesele niyettedir. Alkollü içki tüketimini elbette
özendirmeyeceğiz, her türlü önlem alınacaktır, her türlü
sınırlamalar yapılabilir ama ’benim hayat anlayışında bu yoktur,
kimsenin hayatında da olmayacak’ derseniz, bireyin yaşam alanına,
özgürlüklerine müdahale etmiş olursunuz. Sayın Başbakan bu
değerlendirmeyi en iyi kendisi yapacaktır" dedi.
Yasanın Cumhurbaşkanı tarafından onaylaması durumunda Anayasa
Mahkemesi’ne başvurup başvurmayacaklarına ilişkin soru üzerine
Hamzaçebi, götürmeyi düşünmedikleri yanıtını verdi. Yasada yer alan
alkollü içki satışına ilişkin saat sınırlamasının anımsatılması
üzerine Hamzaçebi, alkollü içki satışına yönelik saat
sınırlamasının yapılabileceğini, diğer ülkelerde de bu tip
yasakların olduğunu söyledi. Hamzaçebi, "Belli saat veya belli
günlerde, alkollü içki satışı birçok ülkede yasaktır. Burada küçük
esnafın durumunu dikkate almak gerekir. Küçük esnaf bundan zarar
görürse önlemini almak lazım. Bu yasağı yasa yerine, yerel
yönetimlere bırakmak daha doğru olurdu. Yasaya koymak yanlış
olmuştur. Elbette belli saatlerde alkollü içki tüketiminin
yasaklanması mümkündür, olabilir" diye konuştu.
Hamzaçebi, Abdullah Öcalan’ın yanına 8 mahkumun konulmasına ilişkin
haberlerin anımsatılması üzerine, "İlgili mevzuata göre Hükümet
öyle bir karar almış olabilir. Daha önce da başka mahkumlar
konmuştu. Olabilir" dedi.
Reyhanlı soruşturması kapsamında gözaltına alınlar arasındaki 2
kişinin CHP heyetini Esad’a götürenler olduğu yönündeki haberlerin
anımsatılması üzerine Hamzaçebi, "O habere ilişkin i
milletvekilimiz Refik Eryılmaz’ın kendisini tanımadığı sadece
seyahat şirketinin sahibi olduğu yönünde açıklaması var. Herhangi
bir şey yok" dedi.
(İHA)