Hamile komşusuna böyle tecavüz etti!
Abone olSamsun'da hamile komşusu 36 yaşındaki F.Y.'ye tecavüz ettiği iddiasıyla yargılanan Mustafa Öktem, 18 yıl 20 gün hapis cezasına çarptırıldı.
Samsun'da'da hamile komşusu 36 yaşındaki F.Y.'ye tecavüz ettiği iddiasıyla yargılanan Mustafa Öktem, 18 yıl 20 gün hapis cezasına çarptırıldı. Bir süre cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilen sanık hakkında yakalama kararı çıkartıldı.
Olay, İlyasköy Mahallesi'nde 2008 yılı Temmuz ayında meydana geldi. Eşi 43 yaşındaki İdris Y. köye gittiğinden 2 çocuğuyla birlikte yaşayan, 8 aylık hamile F.Y., komşusu, evli Mustafa Öktem'in kendisine tecavüz ettiğini ileri sürerek şikayetçi oldu.
Şikayet üzerine gözaltına alınıp tutuklanarak cezaevine gönderilen Öktem, Samsun 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılamasında suçlamayı kabul etmedi. Sanık, savunmasında, "Kız kardeşimi sormak için evine gittim. Bana börek ikram etti. Ben yerken pantolonumun sökük olduğunu görüp, 'Çıkar da dikeyim' dedi. Kabul etmedim. Ancak kendisi pantolonumu çıkardı. Birden eteğini çıkararak benimle cinsel ilişkiye girmek istediğini söyledi. Kabul etmedim. Bu sırada oğlu geldi ve bizi öyle gördü. Ben de evden çıkıp gittim" dedi.
F.Y. ise sanığın yalan söylediğini belirterek, "Birkaç kez eşiyle birlikte evime geldi. Eşim köyde olduğu için evde çocuklarımla birlikte kalıyordum. Daha sonra tek başına gelmeye başladı. Beni sevdiğini ve cinsel ilişkiye girmek istediğini söyledi. Ancak hamile olduğumu ve beni rahat bırakmasını söyledim. Çocuklarım başka bir odada uyurken eliyle ağzımı kapadı ve kanepenin üzerinde bana tecavüz etti. Utandığım için kimseye söylemedim. 3 gün sonra tekrar geldi. Bu kez bizi oğlum yakaladı ve amcalarına söyledi" diye konuştu.
Yargılama sonrasında Mustafa Öktem, geçen yıl mayıs ayında üzerine atılan suç vasfının değişme olasılığı göz önüne alınarak tahliye edildi.
Bugün yapılan son duruşmaya ise sanık Mustafa Öktem ve F.Y. gelmedi. Sanık avukatı, müvekklinin suçsuz olduğunu ileri sürerek beraatini istedi. Mahkeme, İstanbul Adli Tıp Kurumu 6'ncı İhtisas Dairesi tarafından gönderilen raporda, F.Y.'nin olay nedeniyle ruh sağlığının bozulduğunu belirtildiğini açıklayarak, sanığa, 'tecavüz ve konut dokunulmazlığını ihlal' suçlarından toplam 18 yıl 20 gün hapis cezası verdi.
Daha önce tahliye edilen Mustafa Öktem hakkında yakalama kararı çıkartıldı.
16 YAŞINDAKİ KIZA TECAVÜZ ETTİLER
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Aydın'ın Çine ilçesinde 16 yaşındaki kıza tecavüz ettikleri iddiasıyla 4 kişi gözaltına alındı.
Çine'de ailesinin yanından bir süre önce kaçtığı öğrenilen 16 yaşındaki kız, hastaneye başvurarak kadın hastalıkları ve doğum polikliniğinde muayene oldu. Kızın hamile olduğunun anlaşılması üzerine durum polise bildirildi.
Başlatılan soruşturma sonucunda küçük yaştaki kıza tecavüz ettikleri iddiasıyla 4 kişi gözaltına alındı.
Aynı suçlamayla kimlikleri belirlenen kişilerden birinin arandığı, bir kişinin askerde, bir kişinin de işlediği başka bir suçtan dolayı cezaevinde bulunduğu bildirildi.
Aydın Valisi Hüseyin Avni Coş, soruşturmanın sürdüğünü belirterek, küçük yaştaki kızın koruma altına alındığını kaydetti.
ÖĞRETMENDEN VELİLERE FUHUŞ MESAJI
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Silifke'de bir dershanede matematik öğretmenliği yapan H.D., öğrenci velilerine çektiği mesajda "Çocukları mezuniyet gecesine yollamayın; alkol, uyuşturu alır, fuhuş yaparlar" diye yazdı. Öğretmene işlem yapılmadı.
Mersin'in Silifke ilçesinde iddiaya göre, bir dershanede matematik öğretmenliği yapan H.D., Silifke Anadolu Lisesi 12. sınıfta okuyan öğrencilerin velilerine cep telefonuyla bir mesaj çekti. Mesajda "Değerli veliler; Silifke Anadolu için yapılan mezuniyet gecesinin oteldeki kısmına, oğlunuzu-kızınızı lütfen göndermeyin. Adı eğlence olan ve öğrenciler arasında içki ile tanışma gecesi olarak bilinen bu rezilliğe lütfen göndermeyin. Dünya içki ve sigaraya savaş açmışken, bazı ideoloji hastalarına çocuklarınızı kurban etmeyin. Unutmayın ki, öğrencilerin bir kısmı gecelerde hap, eroin, uyuşturucuyla tanışır. Saygılar sunarım. H.D." yazdığı öne sürüldü. Öğretmen H.D.'nin mesajın yanı sıra, okulu dilekçeyle Başbakanlığa da şikâyet ettiği ve bunun üzerine birkaç gün sonra da, Anadolu Lisesi'nden 4 öğretmen ve 4 öğrencinin İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından ifadeye çağrıldığı öne sürüldü.
İddiaya göre İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nde öğretmen ve öğrencilere "mezuniyet balosunu neden otelde yaptıkları, çocukların fuhuş yapıp yapmayacakları, eroin kullanıp kullanmayacakları" gibi sorular soruldu. Bu gelişmeler üzerine, dün Atatürk Anıtı önünde toplanan öğrenciler ve veliler, olayı protesto ederek basın açıklaması yaptı. Okul aile birliği adına konuşan öğrenci velisi Sadık Civelek, "Çocuklarımıza ve ilçemizin en saygın öğrenim kurumu olan okulumuza yapılan bu iftiraları kınıyoruz" dedi. Basın açıklamasına Türkiye Gençlik Birliği (TGB), Eğitim İŞ, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), İşçi Partisi, CHP, MHP yöneticileri de destek verdi.
Haberturk'ün haberine göre, Silifke Kaymakamı Fatih Damatlar olayı doğrularken, mesajda yer alan iddialarla ilgili, okulun geçtiğimiz yıl yapılan gecesinde yaşananların kontrol edildiğini, böyle bir şey yaşanmadığının belirlendiğini ve bu yılki gecede de olmayacağı kanaatine varıldığını söyledi. Damatlar, bu nedenle okul hakkında bir işlem yapılmadığını söylerken, mesajı gönderen öğretmenin ise kamu görevlisi olmaması nedeniyle hakkında okul tarafından şikâyette bulunulursa işlem yapılabileceğini belirtti. Mersin İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Gül ise, konuyu duyduktan sonra kaymakamlıkla iletişime geçtiklerini, ancak olayın gerçek dışı olduğunu öğrendiklerini söyledi.
ÖNCE ÖLDÜRDÜ SONRA PARÇALARA BÖLDÜ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Balıkesir'inBandırma İlçesi'nde 40 yaşındaki Meral Bostan, gayri meşru ilişki sonucu dünyaya getirdiği bebeğini öldürdükten sonra parçalara bölerek evindeki toprak doldurduğu kolide sakladı.
Olay, doğum yapan anneleri ziyaret eden sağlık ekibinin şüphesi üzerine polise başvurmasıyla ortaya çıkarıldı ve canavar anne sorgusunda suçunu itiraf etti.
Korkunç olay Bandırma'nın 17 Eylül Mahallesi 32'inci Sokak'ta meydana geldi. Bir süre önce eşinden ayrılan 2 çocuk annesi Meral Bostan, Bandırma Devlet Hastanesi'nde bir erkek bebek dünyaya getirdi. Bostan, daha sonra bebeğiyle birlikte hastaneden taburcu edildi. Doğum yapan anne ve bebeklerini evlerinde ziyaret eden sağlık ekibi 3 gün önce Bostan'ın evine gelerek, yeni dünyaya getirdiği bebeği sordu. Hastane kayıtlarında bulunmasına rağmen Bostan ekibe, "Ben doğum yapmadım" dedi.
Sağlık ekibi durumu polise bildirince soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Meral Bostan, Emniyet'e götürülerek ifadesi alındı. Sorgulama sırasında Bostan, gayrimeşru ilişki sonucu dünyaya getirdiği bebeğini öldürdüğünü itiraf etti.
Bostan'ın ifadesi doğrultusunda evde arama yapan polis ekipleri, 6 parçaya bölümünmüş bebek cesedini içine toprak doldurulmuş kolide buldu. Bebek parçaları bir poşete konularak emniyete götürüldü. Meral Bostan, emniyetteki ifadesinin ardından çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Canavar annenin parçalayarak öldürdüğü cesedin yarın İzmir Adlı Tıp Kurumu'na gönderileceği bildirildi.
ÖNCE ÖLDÜRDÜ SONRA GİDİP İLAN VERDİ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]Rusya'daçalışmaya gittiği dönemde başka erkekle yaşadığı ilişki sonrası bir çocuk doğuran karısını öldüren Turan Gözmen'in daha sonra polise giderek 'kayıp aranıyor' ilanı verdiği ortaya çıktı.
Cinayet öncesi gayri meşru çocuğunu yuvaya veren ve karısının fotoğrafını çeken Turan Gözmen'i cesetteki yazma ile fotoğraftaki yazmanın aynı olması ele verdi. Töre cinayetinin aile meclisi kararı ile alınmış olduğu iddiasıyla ilgili olarak Turan Gözmen ile babası Sait Gözmen, tutuklandı.
Erzurum'un Karayazı ilçesinde oturan Turan Gözmen (28) akrabası olan ve 10 yıldan beri evli olduğu Hatun Gözmen'i (27) bırakarak Rusya'ya çalışmaya gitti. Üç çocuk annesi Hatun Gözmen'in hayatını evde bekar olan görümcesinin TV'de alt yazı olarak geçen bir Muşlu gençle tanışması değiştirdi. Muşlu N.Y.'nin (24) tanışmak için Karayazı'ya geldiğini öğrenen görümce, ön yoklama yapması için Hatun gelini gönderdi. "Sen bir bak, eğer iyiyse ben tanışayım" demesi üzerine Hatun Gözmen, N.Y. ile ilçe merkezinde buluştu. Buluşmayı aynı aşiretten birilerinin görmesi üzerine korkan gelin, görümcesinin erkek arkadaşı ile birlikte Muş'a kaçtı ve aylarca Muş, İzmir ve Balıkesir'de yaşadılar. Turan Gözmen, Rusya'dan izinli dönünce eşinin evde olmadığını gördü ve telefonla bağlantı kurdu. "Evine ve çocuklarına geri dön. Sana hiçbir şey yapmayacağım" diye güvence vermesi üzerine Hatun yaklaşık yedi ay sonra evine döndü. Kadının dördüncü çocuğuna hamile olması üzerine şaşıran Turan Gözmen, babası Sait Gözmen'e "Hamile kaldığı dönemde ben Rusya'daydım. Bu çocuk benim değil" dedi. İddiaya göre, aile meclisi çocuğun yuvaya verilmesine, kadının ise öldürülmesine karar verdi.
Erzurum'a gelen aile çocuğu Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne vermek için harekete geçti. Bu nedenle ailenin fotoğrafları çektirildi ama Erzurum'da yer olmadığı için Erzincan'a yönlendirildi. Çocuk yuvasına 20 Mart 2010 günü teslim edilen ve şimdi bir yaşında olan Eray isimli bebekten kurtulan Turan Gözmen, 1-2 gün Erzincan'da kalarak Üzümlü ilçesinin çevresinde keşif yaptı. 22 Mart günü karısının önce boğazını kesti, daha sonra yazma ile boğarak toprağa gömdü. Cinayetin ardından Karayazı'daki üç çocuğu ve dul olan babasını alarak Erzurum'a getirdi. Gaziler mahallesine yerleşen Turan Gözmen, bir süre sonra elinde eşinin fotoğrafı ile Gölbaşı polis merkezine giderek 'kayıp' ilanı verdi.
Bu arada Erzincan'ın Üzümlü ilçesine bağlı Çadırtepe köyünün Saz mezrasında 5 Mayıs 2010 günü koyun otlatan çobanlar tarafından bir kadın cesedi bulundu. Topraktan gelen koku üzerine yapılan kazıda boğazı kesilerek öldürüldükten sonra toprağa gömülen kadının yüzü ve vücudu tanınmayacak derecede çürük olduğu görüldü. Kadının cesedi otopsi yapılması için Trabzon Adli Tıp Kurumuna gönderildi.
İlkokul öğrencisi Musa Kanğ, Pasinler'de saldırıya uğrayan Türkçe Öğretmeni A.K.'nin olaylarını çözüme kavuşturan Emniyet Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Masası ekipleri, kayıp kadının fotoğrafındaki yazma ile Üzümlü'deki bulunan cesetteki yazma ile oyaların benzerliği üzerine harekete geçtiler. Hatun Gözmen'in çocukları 9 yaşındaki Okan, 4 yaşındaki Yeliz, 3 yaşındaki Yeşim'in kan örneklerini alan polis, DNA örneklerinin örtüştüğünü tespit etti. Teknik takip altına alınan Turan Gözmen'in bir ay kadar önce babası ve üç çocuğu ile Yozgat'a göç ettiği belirlendi. Yozgat'a giden polis, baba ile oğlunu 'cinayet şüphelisi' olarak gözaltına aldı ve Erzurum'a getirdi. Çocuklar Sosyal Hizmetler'e teslim edilirken, Turan Gözmen eşini namus meselesi yüzünden öldürdüğünü itiraf etti. Cumhuriyet Savcılığı tarafından ifadesi alınan Turan Gözmen cinayetten, babası Sait Gözmen de azmettirmekten çıkarıldıkları Üçüncü Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı. Tutuklular, Erzurum E Tipi Cezaevine gönderildi.
KONSOMATRİS KURTULDU GARSONLAR BOĞULDU
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]Adana'daintihar etmek için sulama kanalına atlayan konsomatrist 31 yaşındaki Derya P.'yi kurtarmak için suya giren 36 yaşındaki Harun Daşdelen ile 32 yaşındaki Ferhat Gülşen boğuldu. Derya P. ise kurtuldu.
Olay, saat 05.00 sıralarında Kıyıboyu Caddesi'nden geçen Devlet Su İşleri'ne ait sulama kanalında meydana geldi. Barda 'Melisa' takma adıyla konsomatris olarak çalışan Derya P., iş çıkışı kanal üzerinde bulunan köprüden suya atladı. Aynı barda garson olan Harun Daşdelen, kadının suda sürüklendiğini görünce kurtarmak için suya atladı. Bir süre sonra Derya P.'yi kurtararak kanalın kenarına tutunmasını sağlayan Daşdelen, akıntı ve soğuk suyun etkisiyle çırpınmaya başladı. Yine aynı barda garson olan Ferhat Gülşen de Harun Daşdelen'i kurtarmak için suya atladı ancak o da sürüklendi.
Olayı görenlerin ihbarı üzerine polis ve sağlık ekipleri sevk edilirken, Gülşen gözden kayboldu, suda hüreketsiz sürüklenen Daşdelen ise tesadüfen olay yerindeng eçen sualtı kurtarma deneyimli bir polis tarafından sudan çıkarıldı. Sağlık ekipleri, yaklaşık 20 dakika Daşdelen'i hayata döndürmek için müdahale etti ancak kurtaramadı.
Bölgeye sevk edilen 3 dalgıç polis, kısa süre sonra yakındaki bir köprünün altında Gülşen'in cesedini buldu.
Ambulansla Adana Numune Hastanesi'ne kaldırılan konsomatris Derya P.'nin hayati tehlikesinin bulunmadığı belirtilirken, onu kurtamak uğruna kanalmda boğulan Harun Daşdelen ve Fethat Gülşen'in cesetleri otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı.
KONSOMATRİS: ATLAMASAYDILAR
Sulama kanalından çıkartıldıktan sonra kaldırıldığı hastanede tedavisi tamamlanan konsomatris Derya P., ifade için Cinayet Bürosu'na götürüldü. Emniyet Müdürlüğü, Asayiş Şubesi'nde ifade veren P. yüzünü saklamaya çalıştı. Cinayet Büro Amirliği'nde ifade veren P.'nin, "Ben kendilerine beni kurtarmalarını söylemedim. Atlamasaydılar" dediği belirtildi. Derya P., ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
11 YAŞINDAKİ ÇOCUK ÇELİK KAPININ ALTINDA KALDI
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]Eskişehir'de bir daireye takılmak üzere apartmanın önüne bırakılan çelik kapı rüzgarın etkisiyle 11 yaşındaki Serkan Çelik'in üzerine devrildi. Kafasından yaralanan Çelik ambulansla hastaneye kaldırıldı.
Yenidoğan Mahallesi Sevinç Caddesi'nde dün saat 18.00 sıralarında meydana gelen olayda, bir daireye takılmak üzere getirilen çelik kapı kamyonetten indirilerek Sayap Apartmanı'nın duvarına yaslatıldı. Çelik kapı, bir süre sonra rüzgarın etkisiyle önden geçen Serkan Çelik'in üzerine devrildi. Kafasından yaralanan Çelik'i çevrede bulunanlar çelik kapının altından çıkartıp ambulans çağırdı.
Babası bitişikteki apartmanda kapıcı olarak çalışan Serkan Çelik, olay yerine gelen 112 Acil ambulansıyla Eskişehir Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Tedavi altına alınan Çelik'in sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.
Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.
EŞİNE GELEN MESAJA ÇILDIRIP DEHŞET SAÇTI
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]Adana'da sabah saatlerinde kırtasiye toptancısı 51 yaşındaki Aytekin Bakımlı, otomobilini tamir ettirdiği eşinin akrabası 48 yaşındaki Yaşar Şen'e tabancayla kurşun yağdırdı. Şen ağır yaralanırken, silah seslerine koşan çevredekiler, Bakımlı'yı yakalayıp polise teslim etti. Bakımlı, "Karımın cep telefonuna 'Kızını satıp paramı ödeyin' diye mesaj göndermiş, görünce çıldırdım" dedi.
Aytekin Bakımlı, trafik kazasında hasar gören otomobilini tamir ettirmek için İstiklal Mahallesi'nde oto kaportacılığı yapan Yaşar Şen'e getirdi. Eşinin akrabası olan Yaşar Şen ile tamir için 2 bin 100 liraya anlaşan Bakımlı, iş bitince 1900 lira verdi. Parayı eksik aldığı için sinirlenen Yaşar Şen de Yaşar Bakımlı'nın eşi olan teyzesinin kızına cep telefonundan, 'Kocan paramı kesti, kızını satıp paramı ödeyin' yazılı mesaj gönderdi.
Telefondaki mesajı görüp öfkeden çılgına dönen Aytekin Bakımlı, otomobiline atladığı gibi soluğu Yaşar Şen'in tamirhanesinde aldı. Bakımlı, otomobilinden inip, kapı önünde kendisini karşılayan Şen'e hiçbir şey söylemeden belinden tabancasını çıkarıp kurşun yağdırmaya başladı. Bakımlı, mermiler bitince, yaralı halde kaçmaya çalışan Şen'e başına kabza ile vurdu. Şen kanlar içinde yerde kaldı.
Silah seslerini duyup sokağa koşan çevredekiler, öfkesi dinmek bilmeyen Aytekin Bakımlı'yı güçlükle sakinleştirdi. Esnaf, koluna girerek olay yerinden uzaklaştırdıkları Aytekin Bakımlı'yı çağırdıkları polise teslim etti.
Sol bacak, sol kalça ve baldırından 3 kurşunla, kol ve başından da tabancanın kabzasıyla ağır yaralanan Yaşar Şen, ambulansla Adana Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Ameliyata alınan ve sağlık durumu ağır olan Şen'in tedavisi sürerken, gözaltına alınan Aytekin Bakımlı'nın, "Akraba diye iş yaptırdık. O ise 200 lira için çirkin mesajlar gönderdi. Mesajı görünce çılgına döndüm" dediği öğrenildi. Polis olayla ilgili soruşturmayı sürdürüyor.
Bu arada silahlı saldırı, sokaktaki güvenlik kamerası tarafından da saniye saniye görüntülendi.