Doğal yoğurt, sarımsak, soğan, sirke, boza, kefir, bol taze sebze ve C vitamini içeren narenciye tüketimi önemli. Şekerli-unlu gıdalar, meşrubatlar tüketilmemeli. Zencefil, kuşburnu, ıhlamur, nane-limon, tarçın çayları iyileşmeye yardımcı olabiliyor. ÖZELLİKLE KADINLARA ÇOK FAYDALI! Mantara etkili Sarımsak; vücudun değişik bölgelerinde oluşan en az 6 kanser türünde (göğüs, kolon, özofagus (yemek borusu), prostat, cilt ve mide) kimyasal kaynaklı tümörlerin oluşmasını, ilerlemesini ve gelişmesini hayvanlarda engellemiştir. Besin ve su kaynaklı patojenleri; mantar gibi fungal enfeksiyonlara ve solunum enfeksiyonlarına karşılık antimikrobiyal etkinlik gösterir. Tümör önler Kanser üzerine yapılan araştırmalarda ilk modern rapor 1957′de Science dergisinde yayınlanmıştır. Raporda sarımsaktan elde edilen allisin maddesinin; kanserli farelere enjekte edildiği, hayvanların 6 hafta daha uzun yaşadıkları belirtilmiştir. Diallil, disülfit gibi kokulu yağda çözünen sülfür bileşikleri tümörlerin oluşmasına ve gelişmesine engel olurken, kokusuz suda çözünen S-allil sistein bileşiği tümör oluşumunu engellemede etkilidir. Fakat bunların ilerlemiş tümörler üzerine hiçbir etkisi yoktur. Sarımsak ve kanserle ilgili gerçekleştirilmiş 30 kadar çalışma incelendiğinde sarımsak ve soğan tüketiminin kanserden ölüm oranını azalttığı sonucuna da varılmıştır. Bir araştırma; sarımsak tüketimi ile azalmış burun boşluğu, paranazal sinüz ve gırtlak kanseri arasında bir bağlantı olduğunu tespit etmiştir. Halsizliği gideriyor Bu mucizevi bitki; kanserden korunmada, kanser tedavisinde, arteroskleroz, kardiyovasküler hastalıklar, dolaşım bozuklukları, yüksek kolestrol, hipertansiyon, mikrobik enfeksiyonlar, deri enfeksiyonlarında etkilidir Baş ağrısı, halsizlik, terleme, hipoglisemi, topikal kullanımda kontakt dermatit olarak yan etkileri olabilir. İnsülin ve pıhtılaşmayı önleyen ilaçların etkisini artırır. Bağışıklık sistemini güçlendiren ilaçların etkinliğini ise azaltır. Sarımsak tüketimi ameliyatlardan yedi gün önce kesilmelidir. Japonya’da 41 bin kadın üzerinde 5 yıl süren bir araştırmanın sonundaki gözlemlerde; haftada bir gün sarımsak tüketen kadınlarla, ayda bir sarımsak tüketen kadınlar arasında kolon kanseri vakalarında yüzde 35′lik bir fark olduğu görülmüştür. Hollanda’da 120 bin kişi arasında yapılan bir başka araştırmada ise kanserle sarımsak tüketimi arasında bir bağlantı bulunamamıştır. Öte yandan bu bitkinin enfeksiyonlara karşı etkinliği fazladır. Allisin ekstresi ile amipli dizanteri, bazı mantar türleri ve çeşitli patojenlerde çok başarılı sonuçlar almıştır. Kuru sarımsak ekstresinde S-allil sistein, S-allil merkaptosistein, saponinler, uçucu yağlar, allin, allisin, ajoen, diallil trisülfür, sitral, geranoil, linalool, s-metil-1-sistein sülfoksitprotein, mineraller, vitaminler, lipitler, aminoasitler, prostaglandin A2 ve F1 , allinaz, peroksidazlar,mirosinaz bulunur. Ezilmiş çiğ sarımsak en fazla allisini içerir. Sarımsak tozu ve sarımsak esansiyel yağları allisin ve suda eriyen bileşikleri içermezler. Araştırmacılara göre sarımsağın zeytinyağı içinde ezilerek ya da toz halinde kullanılması daha faydalı Ayrıca sarımsağın soyulur soyulmaz pişirilmesi, bitkinin anti-kanser özelliklerini yok eden bir kimyasal tepkimeye yol açıyor. Bu nedenle sarımsağı soyduktan sonra en az 15 dakika bekleyin, bu süreden sonra pişirin. Kokusundan hoşlanmıyorsanız sarımsak kapsüllerini de kullanabilirsiniz. Fakat uzmanlar tazesini tercih etmenizi öneriyor.