Halkı PKK'dan korumak için DBP'den aday olmuş
Abone olERZURUM'da terör örgütü PKK/KCK üyesi olduğu gerekçesiyle görevden alınıp, hakkında 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan Tekman Belediye Başkanı DBP'li Ali Sait Fırat, ilk kez hakim karşısına çıktı.
Tutuksuz yargılanan Ali Sait Fırat, "Tekman'da görev alma
isteğim, halkı ateist Marksist- Leninist terör örgütünden muhafaza
etmekti. Sözde barış sürecinde ilçemizde örgütün yıkıcı tavrını
önlemek için bir şekilde sigorta vazifesi yaptım" dedi.
Şeyh Said'in oğlu Selahattin'in torunu Ali Sait Fırat, 2014 yılında yapılan yerel seçimlerde Barış ve Demokrasi Partisi'nden (BDP) Tekman Belediye Başkanı seçildi. BDP, seçimler sonrası isim değişikliğine giderek Demokratik Bölgeler Patisi adını aldı. Ali Sait Fırat, İçişleri Bakanlığı tarafından 1 Ocak 2017'de görevden uzaklaştırıldı, ardından da terör örgütü PKK/KCK üyesi olduğu gerekçesiyle gözaltına alındı. Adli kontrol kararı ile serbest bırakılan Ali Sait Fırat hakkında Erzurum 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
'ADAYLARI KANDİL BELİRLİYOR'
Hazırlanan iddianamede Ali Sait Fırat'ın, 21 Ağustos 2016'da
Tunceli'de öldürülen PKK/KCK'nın sözde orta saha yürütmesinde
halkla ilişkiler ve YPS sorumlusu Azad Farkın kod adlı Nevzat
Gümüş'e ait ele geçirilen dokümanlarda Bexwedan Amed isimli örgüt
üyesini şikayet ettiği yer aldı. İddianamede, Şırnak'ta ölü ele
geçirilen Berjin Demirkaya isimli teröristin Tekman'a getirilen
cenaze konvoyunda belediyeye ait resmi plakalı aracın da
olduğuna vurgu yapıldı. Örgüt kamplarında yaşayan Mustafa Erhan'ın
iddianamede şüpheli sıfatı ile alınan ifadesine yer verildi. Başka
bir soruşturma kapsamında beyanı alınan Erhan, Erzurum'a ait
belediye başkan adaylarının listesinin Kandil'e geldiğini ileri
sürdü. Mustafa Erhan, Kandil'de onaydan geçen listede Ali Sait
Fırat'ın aday olarak isminin yazıldığını gördüğünü
söyledi.
'PKK'NIN İNFAZ LİSTESİNE ALINDIM'
Erzurum 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlanan Ali
Sait Fırat, suçlamaları kabul etmedi. Seçim döneminde 11 kişinin
aday olduğunu, kendisinin Şeyh Said'in torunu olması nedeniyle çok
sevildiğini, bu yüzden başkan seçildiğini belirtti. O dönem BDP'den
aday olmasının nedenini, "Bir yarışa hangi atla başaracağınızı
düşünürseniz onunla girersiniz" diye açıklayan Ali Sait Fırat
kendini şöyle savundu:
"Halkın ve devletin menfaatlerini korumak için elimden geleni
yaptım. Belediyeye gönderilen parayı kuruşu kuruşuna hizmet için
harcadım. Sözde barış süreci denilen süreçte örgüt mensupları bu
hizmetlerin yapılmasından rahatsız oldu. Kırsaldaki teröristler
tarafından ölüm listesine alındım. Terörle mücadele şubesinden
çağrıldım ve 'örgüt seni infaz listesine almış' denilerek koruma
teklif edildi. Şu an daha çok tepki alırım diye bu talebi kabul
etmedim. Terörist cenazesine katılan belediyeye ait araç ile ilgili
meclis üyesi arkadaşlar beraat etti. O dönem HDP'nin basın
birimlerinin tamamı örgüt tarafından yönlendiren, ben 'gardiyan'
diye tabir ediyorum bunları, bilgim dışımda belediyeyi
yönlendirmeye çalışıyorlardı. O şahsın beni örgüte şikayet ettiği
belgesi elimde var. Örgüt tarafından tehdit ediliyorum, nasıl örgüt
adına faaliyet yaparım. Adalet ve hakkın vuku bulmasını istiyorum.
Beraat ettiğimde görevime dönmek istemiyorum. İslami irşat ve
tebliğ görevimi yapacağım. Dedem büyük bir tarikat şeyhiydi.
Tekman'da görev alma isteğim halkı, ateist Marksist- Leninist terör
örgütünden muhafaza etmekti. Sözde barış süreci döneminde biz orada
olmasaydık, daha vahim olaylar ortaya çıkardı. Elime ulaşan
bilgileri, dönemin jandarma karakol komutanına, kaymakama mesaj
attım. Ömer komiser diye emniyet müdürü vardı, 'şu şu şikayetlerim
var' dedim, beni sürekli geçiştirdiler. Şimdi FETÖ ile bağlantılı
olduklarını öğrendim" dedi.
ŞEYH SAİD'İN TORUNUYUM O YÜZDEN BENİ ADAY
YAPTILAR
Devletin bekasına zarar verecek bir şey yapmadığını belirten Fırat,
"Ekonomik durumum çok iyi. Belediyenin maaşına bir tenezzül
etmedim, fakir fukaraya dağıttım. İlçemizde örgütün yıkıcı tavrını
önlemek için bir şekilde sigorta vazifesi yaptım. Benim
potansiyelim fazla, binlerce sevenimiz var Şeyh Said'in torunuyum,
o yüzden beni aday yaptılar. Beni onlarla eş değer tutmaları beni
çok üzüyor. Ateist Marksist- Leninist partisine bağlanmamaları için
başka oldum. Tekman'a hizmetleri kullanmak için akla karayı seçtim.
Ceza da verirseniz boynum kıldan ince. Sizden tek bir şey rica
ediyorum; 8 yıldır hacca gitmeyi bekliyorum. Listede eşim ve benim
ismim çıktı. Beni de bırakmıyorsanız, eşimin pasaportunu verin o
gitsin."
Duruşmada tanık olarak dinlenen Mustafa Erhan, Kandil'deki listede Ali Sait Fırat'ın isminin yer almadığını, baskı altında böyle bir ifade verdiğini söyledi. Mahkeme heyeti, Terörle Mücadele Şubesi'ne yazı yazarak Ali Sait Fırat'ın ifadesinde belirttiği hususların doğru olup olmadığının araştırılmasını istedi. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.