Halka açık şirketler yabancıların
Abone olİstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) işlem gören şirketlerin halka açık kısmının yüzde 56'sının, yabancı yatırımcıların elinde bulunduğu bildirildi.
Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği'nin (TSPAKB)
aylık bülteninde yer alan raporda, yabancı yatırımcıların İMKB'deki
hisse senedi işlemleri inceleniyor. İMKB hisse senetleri
piyasasında yabancı yatırımcıların önemli bir payı bulunduğu
vurgulanan raporda, şu bulgulara yer verildi: ''2004 yılı Haziran
ayı sonu itibarı ile İMKB şirketlerinin halka açık kısmının yüzde
56'sı, yabancı yatırımcıların Takasbank nezdindeki saklama
hesaplarında bulunmaktadır. 2003 yılı toplamında yabancı
yatırımcıların saklama bakiyelerinin toplamdaki payı yüzde 51 idi.
Yabancı yatırımcıların işlem hacmindeki payı ise 2003 yılında yüzde
8,7 iken, 2004 yılının ilk yarısında yüzde 11,9'a çıkmıştır.''
Dolar bazında rakamlara bakıldığında, 1999-2002 döneminde yabancı
yatırımcıların portföy büyüklüğü ve işlem hacimlerinin düzenli
olarak azaldığının gözlemlendiği belirtilen raporda, 2003 yılında
trendin tersine döndüğü, bu yılın ilk yarısında ise saklama
bakiyeleri küçük bir artış gösterirken, 6 aylık işlem hacimlerinin
2003 yılı toplamının üzerinde gerçekleştiği kaydedildi. Rapora
göre, ilk altı ayda ikincil piyasadaki hisse senedi işlemleriyle
sağlanan net yabancı sermaye girişi 478 milyon dolar olarak
gerçekleşti. Saklama bakiyelerine bakıldığında, 1999 yılı sonundan
bu yana yabancı yatırımcıların portföy değerlerinin 6,3 milyar
dolar azaldığı görüldü. Düşüşün iki kaynağı net sermaye çıkışı ve
portföy değer azalışı olurken, 1999 sonu ile 2004 yılı Haziran ayı
arasındaki 4,5 yıllık dönemde yabancı yatırımcıların ikincil
piyasadaki net satışları (sermaye çıkışı) 1,2 milyar dolar olarak
belirlendi. Diğer bir deyişle, yabancı portföylerindeki 6,3 milyar
dolar azalışın sadece 1,2 milyar doları sermaye çıkışından
kaynaklandı. Saklama bakiyelerindeki düşüşün, ağırlıklı olarak
piyasanın performansına bağlı olan değer kaybını yansıttığı
vurgulandı. YABANCI YATIRIMI İLK 6 AYDA 2003'Ü GEÇTİ 2004 yılının
ilk yarısında yabancıların birincil piyasadaki net hisse senedi
alışları 652 milyon dolara ulaştı. Bunun 83 milyon doları birincil
halka arzlardan, 569 milyon doları ise ikincil halka arzlardan
kaynaklandı. Bunun dışında yabancı yatırımcılar İMKB'deki işlemleri
ile 478 milyon dolarlık daha hisse senedi aldılar. Böylece, 2004'ün
ilk 6 ayında yabancı yatırımlarının toplamı 1,13 milyar dolara
ulaşarak, 2003 yılı toplamını geçti. Yabancı yatırımcıların 2003
yılı sonunda 8 milyar 954 milyon dolar olan saklama bakiyesi,
Haziran sonunda 9 milyar 74 milyon dolar olarak gerçekleşti. İlave
yatırıma rağmen bu seviye, portföy değer kayıplarından kaynaklandı.
KRİZ DÖNEMİNDE PORTFÖY YATIRIMLARI ARTTI 1999 sonu ile Haziran 2004
arasındaki dönemde yabancıların kriz ortamına rağmen net 2,3 milyar
dolarlık alış yaptıkları görüldü. Buna karşın portföy değer
kayıplarının toplamda 8,6 milyar dolara ulaştığı, sonuçta da
saklama bakiyelerinin 6,3 milyar dolara düştüğü saptandı. Bu
verilerden, yabancı yatırımcıların incelenen dönemde hisse senedi
piyasasında kalmaya devam ettikleri, hatta portföy yatırımlarını
artırdıkları, buna rağmen piyasanın performansından dolayı saklama
bakiyelerinin azaldığı sonucu çıkarıldı. Yapılan incelemede,
yabancı yatırımcı işlem hacimleri ile dolar bazında İMKB-100
endeksinin paralellik gösterdiği saptandı. Yabancı yatırımcıların
en yüksek işlem hacmine sahip oldukları ay 5,8 milyar dolar ile
Ocak 2000 olurken, en düşük işlem hacmi ise aylık 251 milyon dolar
ile Nisan 1997'de gerçekleşti. Toplam İMKB hisse senedi işlem hacmi
içindeki paylarına bakıldığında, yabancı yatırımcıların en yüksek
işlem hacmi payına yüzde 14,6 ile Ağustos 1999'da ulaştığı görüldü.
En düşük hacim payı ise yüzde 4,9 ile Mart 1997'de gerçekleşti.
Diğer bir deyişle, yabancı yatırımcıların İMKB'nin aylık işlem
hacmi içindeki payı yüzde 5 ile yüzde 15 arasında oldu. 2004
yılının ilk yarısında, yabancı yatırımcılar 3 ay net alıcı, 3 ay da
net satıcı konumunda oldu. 2003 yılında ise yabancı yatırımcılar 2
ay hariç olmak üzere alış yönünde hareket etmişlerdi. Yabancı
yatırımcıların oransal olarak en yüksek getiri sağladıkları ay,
aylık yüzde 71 getiri ile Aralık 1999 oldu, portföy değeri bir ayda
6,4 milyar dolar arttı. En yüksek oransal kayıp ise Ağustos 1998'de
yüzde 41 olarak gerçekleşti. Portföy değerleri bir ayda 2,7 milyar
dolar azaldı. YERLİNİN KAYBI DAHA DÜŞÜK KALDI Verilere göre,
1999-2003 dönemindeki beş yıl boyunca, yerli yatırımcılar düzenli
olarak yabancı yatırımcıların üzerinde getiri sağladı veya
kayıpları göreli olarak daha düşük kaldı. Ancak, 2004 yılının ilk
yarısında yerli yatırımcıların kaybı yabancılarınkinden biraz daha
yüksek oldu. 2004 yılının ilk altı ayında yabancı yatırımcılar
portföylerini ortalama 190 günde bir değiştirdiler. 2003 yılında
ise ortalama elde tutma süresi 213 gün idi. Diğer bir deyişle,
yabancı yatırımcıların ortalama yatırım vadesi 7 aydan 6 ay
civarına geriledi. 2001 yılından itibaren yabancı yatırımcıların
ortalama yatırım vadelerinin kısaldığı görüldü. TSPAKB Bültenindeki
raporda, yabancı yatırımcı işlemlerinin piyasada yakından takip
edildiğine, yatırımcıların kendi yatırım kararlarını alırken
yabancıların davranışlarını da dikkate alabildiklerine işaret
edildi. Raporda, yabancı yatırımcı işlemlerini takip etmenin
rasyonel olup olmadığı analiz edilerek, şu görüşlere yer verildi:
''Yabancı yatırımcıların alım-satım kararları ile endeks getirisi
arasındaki neden-sonuç ilişkisi iç içe geçmiş durumdadır. Yabancı
yatırımcılar endeksin yükseleceği öngörüsüyle alışa geçmekte,
alımlarıyla da endeksi yükseltebilmektedirler. Endeks zaten
yükselecekken yabancı alımlarının mı denk geldiği, yoksa yabancı
alımları olduğu için mi endeksin yükseldiği açık değildir. En
azından, ilişkinin yönü konusunda net bir sonuca varmak, bu
çalışmanın kapsamı dışındadır. Bununla beraber, yabancı
yatırımcıların işlemleri konusunda bilgi sahibi olmak piyasanın
yönü konusundaki öngörüleri kuvvetlendirebilmektedir.'' Yabancı
yatırımcıların son 5 yılda düzenli olarak yerli yatırımcılardan
daha düşük getiriler elde ettiklerine işaret edilen raporda,
''Dolayısıyla, getirilere bakarak yabancı yatırımcıları takip
etmenin rasyonel bir davranış olmadığı söylenebilir. Öte yandan,
yapılan analizde de yabancı yatırımcıların piyasanın yönü
konusundaki tahminlerinin yüzde 50'den daha yüksek bir tutarlılığa
sahip olduğu da görülmektedir. Dolayısıyla, yabancı işlemlerini
takip etmek öngörülerin tutarlılığını artırabilmektedir'' denildi.
Tahminlerin isabeti ile elde edilen getirinin her zaman uyumlu
olmayabildiği örneklerle açıklanan raporda, ''Yabancı yatırımcılarn
davranışları piyasamızda yakından takip ediliyor, ama aslında
yerlileri takip etmek gerekiyor'' görüşüne de yer verildi