Halk sokaklarda polisle çatışıyor
Abone olBangladeş'te dün idam edilen Cemaat-i İslami Lideri Molla için kılınan gıyabi cenaze namazı öncesinde ve sonrasında birçok noktada polisle göstericiler arasında çatışmalar çıktı.
Bangladeş'te Cemaat-i İslami Genel Sekreter Yardımcısı
Abdüldakir Molla'nın dün akşam idam edilmesinin ardından ülke
genelinde Cemaat-i İslami taraftarlarının tepkileri devam ediyor.
Başkent Dakka başta olmak üzere ülkenin pek çok kentinde cuma
namazının ardından gıyabi cenaze namazları kılındı. Namaz öncesinde
ve sonrasında birçok noktada polisle göstericiler arasında
çatışmalar çıktı.
Sıkı güvenlik tedbirlerinin uygulandığı Dakka'da polis protestoları önlemek için yoğun çaba harcamasına karşın, AGB Koloni, Arambag, Naya Paltan ve Fakirapul semtinde kitleler gösterilere katıldı.
Fakirapul semtinde gıyabi cenaze namazı sonrasında Molla'nın idam edilmesini protesto eden grup ile polis arasında çatışma çıktı. Polisin grubun üzerine ateş açması sonucu göstericiler taş ve sopalarla karşılık verirken, olaylar büyüyerek diğer semtlere yayıldı. Protestolarda çok sayıda araç ateşe verildi.
Başkent çevresindeki olaylarda çok sayıda kişinin yaralandığı ve ölenler de olduğu bildiriliyor. Ancak konuyla ilgili resmi makamlardan ya da Cemaat-i İslami tarafından bir açıklama yapılmadı.
Bangladeş Cemaat-i İslami Partisi Genel Sekreter Yardımcısı
Molla dün akşam asılarak idam edilmişti.
Bangladeş'in 1971'de Pakistan'a karşı verdiği bağımsızlık mücadelesi sırasında işlenen suçların araştırılması için Bangladeş hükümeti tarafından kurulan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi'nde yargılanan Molla'ya verilen ömür boyu hapis cezası, temyiz mahkemesinde idama çevrilmişti. Bangladeş'in İslami değerleri savunan en büyük partisi olan Cemaat-i İslami'nin genel sekreter yardımcılığını yürüten Molla, suçlamaları reddetmiş ve hükümetin yargı kurumu aracılığıyla muhalifleri sindirmeye çalıştığını vurgulamıştı.
Muhalefetteki Cemaat-i İslami, hükümetin gelecek yıl yapılacak
seçimler için yargıyı siyasete alet ettiğini, toplumsal ayrışmaya
neden olduğunu ve yargılamanın ulusararası hukuk standartlarına
hiçbir şekilde uygun olmadığına dikkat çekiyor.