Halep'te kontrol mücadelesi

Suriye hükümetine bağlı güçler, Halep'te isyancıların elinde tuttuğu kesimlere operasyonlarını dördüncü gününde de sürdürüyor.

Kentte hastane ve sağlık ocaklarının hasta kapasitesini doldurduğu haberleri gelirken binlerce kişi kenti terk etmeye devam ediyor.

Ordunun iki gün önce denetimi sağladığını duyurduğu Selahaddin semtinde havadan ve tanklardan bombardımanın sürmesi, ordunun tam bir hakimiyet sağlayamadığının işareti olarak görülüyor.

Şam'ın 'denetim sağlandı' iddiasını baştan bu yana yalanlayan isyancılar, hükümet güçlerini yer yer çekilmeye zorladıklarını söylüyor.

Londra merkezli İnsan Hakları Gözlemevi adlı muhalif kuruluş, isyancıların iki karakolu ele geçirdiğini, bu sırada çıkan çatışmalarda en az 40 polisin öldüğünü öne sürdü.

Salhin ve Bab-ı Neyrab'daki karakollara yüzlerce kişilik güçlerle baskınlar düzenlendiği haberleri, henüz ne diğer muhalif grupların sözcülerince, ne hükümet güçlerince, ne de bağımsız kaynaklarca doğrulandı.

Kuruluş sabah saatlerinde de isyancıların bir askeri mahkeme ile istihbarat teşkilatına ait bir şubeyi hedef aldığını bildirmişti.

İnsan Hakları Gözlemevi sözcüleri, dünkü çatışmalarda ise 73'ü sivil 100 kişinin öldüğünü söylüyor.

"İnsanlar toplu mekanlara sığınıyor"

Suriye'de şiddetli çatışmalar devam ederken BM Mülteciler Yüksek Komiserliği sözcüsü Halep’teki durumu değerlendirdi.

Sözcü Melissa Flemming okulların, camilerin ve kamu binalarının çatışmalarından kaçanlar tarafından tıklım tıklım doldurulduğunu söyledi.

BM yetkilisinin verdiği bilgiye göre sadece üniversite yerleşkelerine sığınanların sayısı yedi bini buluyor.

Flemming buralara sığınanların şehirden kaçmayı başaramayanlar olduğunu belirti.

Yetkili bu başarısızlığın, bir ihtimal, durumun çok tehlikeli olmasından ya da olanak yokluğundan kaynaklandığını belirtti.

Selahaddin'de durum

Halep'teki çatışmaların odaklandığı Selahaddin, geçen hafta isyancıların eline geçmiş, hükümet günlerdir süren bombardımanın ardından, operasyon başlatmıştı.

İsyancılar, dün de Halep ile Türkiye arasında kalan önemli bir kontrol noktasını ele geçirdiklerini duyurmuştu.

Geçen ay saf değiştiren Suriyeli general Ferzat Abdülnasır, Halep'in 5 km kuzeybatısındaki Anadan kontrol noktasının 10 saatlik bir çatışma sonucu ele geçirildiğini, bunun Türkiye'ye giden güzergah üzerinde önemli bir stratejik kazanım elde edildiğini söyledi.

Diğer yandan, Başbakan Tayyip Erdoğan telefonda görüştüğü Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama ile Suriye'de "siyasi geçiş sürecinin" hızlandırılması konusunda fikir birliğine vardı.

Beyaz Saray, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın yönetimden ayrılmasının da buna dâhil olduğunu duyurdu.

Pazartesi günü yapılan telefon konuşmasında Erdoğan ve Obama, Suriye ve Suriye'nin komşularında mülteci konumuna düşenlere de yardım edilmesi konusunda da uzlaştı.

'İran Türkiye'yi uyardı'

Suriye'de devlet kontrolündeki El Vatan gazetesi, İran'ın Türkiye'yi Suriye'ye askeri müdahalede bulunmaması konusunda uyardığını yazdı.

Gazetenin haberinde, "Suriye'nin topraklarına yönelik herhangi bir saldırının cevabı şiddetli olacaktır ve İran Suriye arasındaki karşılıklı savunma anlaşması etkin hale getirilecektir" ifadeleri yer aldı.

El Vatan gazetesi, Türkiye ve ABD'nin, Suriye'nin kuzeyinde "silahlı çeteler tarafından korunacak bir güvenli bölge yaratmayı planladıklarını" belirtti. Gazeteye göre, Türkiye'ye "Oyunun kurallarını değiştirmekten sakın" mesajı verildi.

Türkiye, Suriye sınırındaki Kilis'e Gaziantep'ten askeri sevkiyat yapmış ve Irak'taki Halepçe katliamına benzer bir katliamın Halep'te yaşanması durumunda, ordularını devreye sokabileceğini belirtmişti.

İran gazetelerinden Şark ise ülkenin genelkurmay başkan yardımcısının Suriye'de "düşmanın ilerlemesine izin vermeyecekleri" sözlerini aktardı.

Gazeteye göre, Tuğgeneral Mesut Cezayiri, Suriye'ye doğrudan müdahale ihtiyacı görmüyor, böyle bir gerek oluşacağını da sanmıyor.

Gazetede Cezayiri'nin "Bölgedeki (İsrail aleyhtarı) direnişte dostlarımız söz konusu olduğunda çok hassasız ve düşmanın ilerlemesine izin vermeyeceğiz" dediğini yazdı.

Hafta sonunda Suriye Dışişleri Bakanı'nı konuk eden İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi de Suriye'de yaşananları "Siyonist rejimin komplosu" olarak nitelemişti.

Salihi isim vermeden, "bazı bölge ülkelerinin bu güçlerin tutumunu paylaşması karşısında hayrete düştüğünü" kaydetmişti.

Yunanistan sınırında 'Suriye önlemleri'

Suriye'deki çatışmalar nedeniyle, insani kriz de giderek büyüyor.

Yunanistan, Suriye'deki olaylar nedeniyle Türkiye sınırına 1800 sınır koruma görevlisi daha yerleştirdiğini duyurdu.

Yunanistan Kamu Düzeni ve Vatandaşı Koruma Bakanı Nikos Dendias, Suriye'den olası göçmen akınına karşı Meriç Nehri'ne ay sonuna kadar da 26 yüzer bariyer yerleştirileceğini, bunlardan altısının kurulduğunu belirtti.

Türkiye'de halen 40 binin üzerinde Suriyeli bulunuyor.

Lübnan da özellikle güneydeki bölgelerden kaçan 30 bin Suriyeliyi barındırıyor.

Uluslararası Göç Örgütü sözcüsü Chris Lom, Ürdün'deki beş bin kişilik Zaatari kampının da durum kötüye giderse genişletilip 150 bin kişiye uygun hale getirilebileceğini söyledi.

Ürdünlü yetkililer ülkede aslında 140 bin Suriyeli olduğunu, ancak bunların pek azının mülteci statüsünde görüldüğünü belirtiyor.

Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinatörü Valerie Amos, hafta sonunda yaklaşık 200 bin kişinin Halep'ten kaçtığını açıklamıştı.

Yardım örgütleri çatışmalar nedeniyle 2,5 milyon nüfuslu Halep'e girmekte zorlanıyor. Yetkililer kentteki temel hizmetlerin ve sağlık kuruluşlarının durumu konusunda kaygılı.

Kentteki bazı isyancılar ambulans gibi hizmetlere ulaşamamaktan şikayet ediyor.

Reuters haber ajansına konuşan bir hastane yetkilisi, "Bazı günler 30-40 kişi geliyor. Birkaç gün önce 30 yaralı ve 20 ceset geldi. Cesetlerin yarısı paramparça olmuştu. Kimliklerini tespit edemedik" dedi.

Uluslararası gözlemcilere göre ülkede 17 ay önce başlayan çatışmalar en az 1,5 milyon Suriyelinin evlerini terkederek iç göç mağduru olmasına yol açtı.

Çatışmaların sürdüğü pek çok yerleşim merkezinden harabeye dönmüş sokakların görüntüleri, yiyecek alamayan, elektriği olmayan ateş altında kalan halkın haberleri geliyor.

Fransa dönem başkanı olacak

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyeleri arasında, Suriye siyaseti konusundaki görüş ayrılıkları 17 aydır aşılamadı.

Daimi üyelerden Rusya ve Çin, Batı ülkelerinin Şam üzerinde baskıyı arttırmayı amaçlayan bir girişimlerine dış müdahaleye kapı açacağı düşüncesiyle karşı çıktı.

Fransa 1 Ağustos'ta Güvenlik Konseyi'nin dönem başkanlığını üstlenmeye hazırlanırken Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, konunun üzerine gideceğine söz verdi.

BBC kaynakları, Güvenlik Konseyi Başkanlığı değişikliğinin her ay gerçekleştiğini, önümüzdeki değişikliğin ise Suriye üzerinde büyük bir etki yaratmayacağını söylüyor.