Hakimler ve Savcılar Kanunu
Abone olHakimler ve Savcılar Kanunu'nda değişiklik yapılmasını öngören yasa tasarısı, komisyonda görüşülmeye başlandı. Cumhurbaşkanlığı seçimi tartışması yaşandı.
Adalet Alt Komisyonu metni üzerinden yapılan görüşmelerde
yargının bağımsızlığı ve hakim ve savcılık mesleğine alınan
adaylara uygulanan mülakat tartışma konusu oldu. CHP Çorum
Milletvekili Feridun Ayvazoğlu, hakim adaylarının yazılı sınavın
ardından mülakata tabi tutulduğuna işaret ederek, ''Mülakat Kurulu
üyeleri, Adalet Bakanlığı personelidir. Bu nedenle mülakat kuruluna
siyasetin gölgesi düşüyor'' görüşünü kaydetti. Ayvazoğlu,
mülakatın, yönetmelik yerine kanunla düzenlenmesini istedi. CHP
Antalya Milletvekili Feridun Fikret Baloğlu, yıllardır sesi
çıkmayan hakim ve savcıların yasa tasarısının ardından isteklerini
kendilerine faksla ilettiğini belirterek, ''adalet dağıtan
insanların adalet isteği çok ironiktir'' dedi. CHP Konya
Milletvekili Atilla Kart, idari yargıda, hukuk fakültesi mezunu
olmayan hakim ve savcıların genel içindeki payının yüzde 78
olduğunu kaydederek, ''Bırakın yargıçlığı hukukçular yapsın. Herkes
kendi işini yapsın'' diye konuştu. Hakimler ve Savcılar Yüksek
Kurulu (HSYK) Başkanvekili Celal Altunkaynak, mülakatı HSYK'nin
yapmasının daha uygun olacağını, AB yetkililerinin de bu konuda
hassasiyeti olduğunu ifade etti. -''TALEPLER BRÜKSEL ÜZERİNDEN
ÖNÜMÜZE GELİYOR''- Milletvekillerinin eleştirilerini yanıtlayan
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, bir hukukçu olarak hakim ve savcıların
hukuk fakültesi kökenli olmasını istediğini belirterek, ancak idari
yargıda başka alanlardan mezun olanlara belli oranda olanak
sağlanmasının faydalı olduğunu söyledi. Türkiye'de yargı konusunda
Anayasa'da değişiklik yapılması gereğini vurgulayan Çiçek, ''AB'de
yargı konusunda tek tip bir düzenleme yok. Talepler, ülkedeki bazı
kesimler tarafından Brüksel üzerinden önümüze geliyor. Dolayısıyla
bu konudaki düzenlemeleri Türkiye ihtiyaçlarına göre yapıyoruz''
dedi. Kendilerinin siyaseti kayıt içinde yapmalarına karşılık
''asıl siyaseti, yapmaması gerekenlerin yaptığını'' belirten Çiçek,
''siyasetçi yaparsa kötü yapar'' yargısının yanlış olduğunu, bunu
kabul edemeyeceğini vurguladı. Yargı bağımsızlığının asıl unsurunun
insan malzemesi olduğunu, bunun için de eğitimin önemli rol
oynadığınıanlatan Çiçek, yargı mensuplarının da kendileriyle ilgili
konularda aktif olmadığını kaydetti. ''Herkes, bizim sırtımızdaki
küfeye bir şeyler atarak sorununu çözmeye çalışıyor'' diyen Çiçek,
herkesin kendisini yargı mensuplarıyla eşitlediğini, yargı
mensuplarının da buna ses çıkarmadığını söyledi. -''MÜLAKAT
MAĞDURUYUM''- CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan, hakimlik
sınavında yüksek puan almasına karşılık mülakatı kazanamadığını
belirterek, ''Ben bir mülakat mağduruyum. Yazılı sınavı çok iyi
puanla kazandım, mülakata girdim bana ana baba adı dışında hiçbir
soru sormadılar. Mülakatı yapan kişi sonradan sağ bir partinin
genel sekreteri oldu. Kendisiyle tv programına çıktım, hukuk
bilmediğini gördüm'' dedi. Kendisi ile aynı durumda olan insanların
Adalet Bakanlığı'nda hakkının yendiğini kaydeden Eraslan, bu konuda
her gün bir facia olduğunu, mülakatı yargıçların yapması
gerektiğini savundu. Adalet Bakanı Çiçek, kendilerinin tasarıyla
yeni bir düzenleme getirmediklerini, 80 yıllık uygulamanın
sürdüğünü anlattı. Yargıyı kategorize etmenin doğru olmayacağına
işaret eden Çiçek, ancak test sisteminin kişinin başarısını
ölçemediğini, test ile mülakatta farklı sonuçlar alınabildiğini
vurguladı. -''CUMHURBAŞKANI'' TARTIŞMASI- AK Parti Adıyaman
Milletvekili Hüsrev Kutlu, ''siyasetçilerde nasıl bir virüs var ki
atadıkları insanlara bile bu virüs bulaşıyor? Kendimizi bu kadar
küçük görmeyelim. Cumhurbaşkanı'nı da meclis seçiyor. Bu
tartışmalar doğruysa Cumhurbaşkanı'nı da Yargıtay'dan, Danıştay'dan
heyetler oturup seçsin'' dedi. CHP'li milletvekillerinin Kutlu'ya
itiraz etmesi üzerine AK Parti Gaziantep Milletvekili Mahmut Durdu,
Türkiye'de kimi kesimlerin siyaseti meşru zeminde, kimilerinin de
fiilen yaptığını belirterek, ''Cumhurbaşkanı da siyaset yapmıyor
mu? Gazi Üniveritesi'nde bin 500 oy alan aday yerine 300 oy alanı
rektör atamadı mı? Siyaset, yanlış yapanı eliyor zaten. 3 yıl önce
burada olanlardan hangisi var?'' dedi. Tasarının 2 maddesinin kabul
edilmesinin ardından toplantıya 1 saat ara verildi. -''SİYASETİ
NEZAKET İÇİNDE YAPSAK...''- Adalet Bakanı Çiçek, toplantıya
gelişinde gazetecilerin ''Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP
Genel Başkanı Deniz Baykal arasındaki tartışmaya'' ilişkin
sorularına karşılık ''Bu neviden konuşmaları doğru bulmadığını''
belirterek, Türkiye'nin gündeminde ve çevresinde çok önemli
sorunlar olduğunu vurguladı. ''Bütün bunlar ortadayken bu neviden
tartışmaların Türkiye'ye ne faydası var?'' diye soran Çiçek,
geçmişte özellikle 1980 öncesinde bu türde tartışmaların ve
atışmaların siyaseti gladyatörler savaşına çevirdiğini kaydederek,
şunları söyledi: ''1980 öncesinde insanlar , 'bakalım bu akşam o
lider, buna ne cevap verdi, diğeri ne söyledi' derdi. Bu tür boş
tartışmalardan Türkiye çok şey kaybetti. Toplumun huzuru, barışı
kayboldu. Bu neviden sıkıntıları geçmişte yaşayan insanlar olarak
hiç olmazsa yeni dönemde bu neviden üsluplara itibar edilmemesi
gerektiğini düşünüyorum. Çok doğru bulmuyorum. Siyaseti biraz daha
nezaket içinde yapsak bu ülkenin yararına olur.''