Hakan'dan üç seksi polemik konusu
Abone olTürk siyaseti ve medyası polemik sever. Hürriyet yazarı Ahmet Hakan'ın üç yeni polemik önerisi var.
Polemiksever Türk siyaseti ve medyasına Hürriyet
Gazetesi yazarı Ahmet Hakan üç seksi polemik önerisi getirdi. Hakan
bir de tartışmalar için çerçeve çizdi, çeşitli bakış açıları
getirdi.
İşte Hakan'ın o önerileri:
1- FÜZE KALKANI: ZAFER Mİ, HEZİMET Mİ?
KADİR Mısıroğlu adlı İslamcı ve de Osmanlıcı yazarımız, yıllar önce
kaleme aldığı “Lozan: Zafer mi, Hezimet mi?” adlı eserinde benzer
bir tartışmayı yapmıştı. Ancak bir yer değiştirme söz konusu: Dün
“Lozan” konusunda “hezimet” diyen tutturanlar, bugün “Füze Kalkanı”
konusunda “zafer” diye tutturuyorlar... Tabii eğer Erbakan Hoca’nın
“Gavurun kalkanından hayır gelmez” şeklindeki muhteşem saptamasını
dikkate almazsak... Neyse... Neyse... Tartışmanın argümanları şöyle
şekillenecek: Bir taraf “Son tahlilde Füze Kalkanı’na razı olunmadı
mı birader?” diye soracak... Diğer taraf, “İyi ama İran’ı tehdit
olarak yazdırmadık, ne haber?” diye cevap verecek... Sonuçta
izlemeseniz de olur.
2- YILMAZ GÜNEY: KATİL Mİ, SANATÇI MI?
Yılmaz Güney için “O bir katildir arkadaşım, sanat manat dinlemem”
diyenler ile “Sinema sanatının başyapıtlarını çekmiş büyük bir
sanatçı” diyenler arasında geçecek bir tartışma... Taraflardan
“katil” diyenlerin malzemesi: Yılmaz Güney’in öldürdüğü “Yumurtalık
Hâkimi”nin yakınlarından alınan “Acımızı hâlâ unutamadık” tarzında
demeç... “Büyük sanatçı” diyenlerin malzemesi: Cannes’da alınan
büyük ödülün görüntüsü... Tartışmayı bu denli keskin ve ateşli
yapmak istemeyenler için konunun bir alt başlığı da bulunabilir:
Mesela “Yılmaz Güney: Lümpen miydi, değil miydi?” konusu gündeme
getirilebilir... Böylece konu daha oylumlu, daha taraklı, daha dişi
bir veçhe kazanmış olur.
3- CHP: İKTİDAR MI, MUHALEFET Mİ?
Deniz Baykal’ın o kahrolası “video rezaleti” patlamadan önce hep
tekrarladığı bir lafı vardı: “Muhalefette de görev yapılır,
muhalefet görevini küçük görmeyelim.” Baykal, dün Trabzon’da o
kadim vurgusunu tekrar yapmış: “Muhalefetin de bir görev olduğunu
unutmamak gerekir.” Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara gelmek için
çırpınıyor ya... İyi kötü adımlar atıyor ya... Baykal’ın uyarısı
bunlara. Yani demek istiyor ki: Ne gerek var Avrupa’nın
solcularıyla temasa, ne gerek var mezar ziyaretlerine, ne gerek var
BDP’yi adam yerine koymaya, ne gerek var Diyarbakır kahvelerinde
mırra içmeye... Otur Ankara’dan kes ahkâmını! Nasıl olsa muhalefet
garanti... Nasıl olsa muhalefet görevi de mukaddes görev... Ne
dersiniz? Buradan da seksi bir polemik çıkmaz mı?