Hakan Uzan'dan talihsiz benzetme
Abone olAyşenur Arslan'ın "Medyanın Yakın Tarihli" başlıklı anıları birbirinden ilginç olaylara yer veriyor. İşte Uzan Ailesi'nin büyük beklentilerle göreve getirdiği büyük rekla
Ülkemizdeki elevizyon gazeteciliğinin usta isimlerinden Ayşenur
Arslan'nın Radikal 2'de kaleme aldığı "Medyanın Yakın
Tarihi" adlı dizi yazısı çok yakın siyasi geçmişimizin
birbirinden ilginç olaylar yumağını günışığına çıkarmaya
devam ediyor.
Star Televizyonu'nda çalıştığı yıllardaki anılarını üç haftadır
sürdüren Arslan'ın önceki gün kaleme aldığı "Uzan ve
Taran" başlıklı yazısı Cem Uzan'ın Genç Parti'yi kurup,
siyasete atıldığı yıllardaki pek bilinmeyen noktalara şık
tutuyor.
Başlı başına ilgi çekici olayların yansıtıldığı
yazının omurgasına ise Uzan Ailesi'nin, büyük beklentilerle
göreve getirdiği ünlü reklamcı Ali Taran oturtuluyor.
Uzan Ailesi'nin, reklamcı Ali Taran'a bakışını Arslan'ın
yazısının ilgili bölümünden alıntılıyoruz:
Ali Taran, çok iddialı bir işe soyunmuştu. Cem Uzan,
"Türkiye'nin aradığı ve beklediği adam" olduğuna
-içtenlikle- inanıyordu. Ali Taran'ın göreviyse, buna, Türkiye'yi
de inandırabilmekti!Ali Taran'a göre aslında bu, son derece
'basit' bir işti. Hesabı da basitti! "40
milyona yakın seçmen var. Ama gazete okuru, -her gazeteyi iki
kişinin okuduğunu farz etsen- 10 milyonu geçmez. Demek ki, ne
söylenirse inanmaya hazır 30 milyona yakın seçmen var."
Ali Taran, medya gücünün "onları inandırmakta" çok
etkili olacağını düşünüyordu. Bun konudaki formülü de, herkesin
anlayacağı dilden sloganlardı.
İşte böyle bir yaklaşımla yürüyecek kampanyada, doğal olarak,
televizyonu, gazetesiyle Star, büyük önem taşıyordu. Ama yine doğal
olarak, onun bu "reklamcı" bakışıyla, bizim
haberci bakışımız da asla örtüşmüyordu. Kampanyanın ilk günlerinde,
istek ve "haber tariflerinden" bunalıp Hakan
Uzanı'ı aramıştım. Aldığım yanıt, hem Hakan Uzan'ı tanıtmıştı bana,
hem de sonraki günlerde başımıza geleceklerin habercisi olmuştu:
"Ali Taran, buranın Allah'ıdır kardeşim, anladın
mı!"
Bir süre sonra Ali Taran, o tanımın getirdiği bir
güçle "Uzan haberleri"ne el koydu. Artık Cem
Uzan'ın seçim gezileri özel ekipler tarafından izleniyor,
montajları özel ekipler tarafından yapılıyordu. O özel ekiplerin
başında da söylemeye gerek yok, doğrudan Ali Taran vardı. Ve biz
bantları ancak yayında görüyorduk."
Yazı: Ayşenur Arslan
Kaynak: Radikal 2