Hakan Fidan'dan Afrika açılımı açıklaması: Gönüllü işbirliği modeli
Abone olDışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Türkiye’nin bir sömürge ve domine etme gibi bir niyeti olmadığını görüyorlar. Gönüllü iş birliğine dayalı elimizdeki imkanları paylaşan ama aynı zamanda fırsat üreten bir iş birliği modelini Afrika’da bütün kurumlarımızla başarıyla uygulamaya devam ediyoruz” dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Cezayir Dışişleri Bakanı
Ahmed Attaf ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde bir araya geldi.
Görüşme sonraki iki bakan ortak basın toplantısı düzenledi.
Birçok konuda yoğun bir çalışma trafiği içinde olduklarının altını çizen Bakan Fidan, “Dışişleri bakanları olarak bu çalışmaların genel çerçevesini yönetme konusunda yoğun bir mesai sarf ettik. Bildiğiniz gibi Cezayir’de çok sayıda Türk iş adamı bulunmakta. Türk yatırımcıları arttırma yönünde çaba ve irademiz var. Cezayir makamları da iş birliği sergilemektedir. Özellikle finans konusundaki sorunların çözümü için Ziraat Bankası’nın bir şubesinin açılması konusunda çalışmalarımız var. Bölgesel iş birliğinde Türkiye-Cezayir iş birliğinin Afrika’daki sorunların çözümüne olumlu katkıları neler olabilir, siyasi olarak, ekonomik olarak neler yapılabilir” dedi.
Bakan Attaf ise, “Geniş değerlendirme sonucunda bütün önceliklerimizi belirterek bütün hedeflerimizin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördüm. Yine aynı zamanda Yüksek Düzeyli Konsey Toplantısı olacak. İkinci dönem toplantısı Cezayir topraklarında gerçekleşecek. Bizim bu görüşmelerimiz ona bir hazırlık niteliğindedir. Türkiye ile Cezayir arasındaki ilişkilerin gerçekten büyük bir atılım içerisinde, gelişim içerisinde olduğunu söyleyebilirim. Hem siyasi alanda hem ekonomik alanda. Geçen 3 yıl içerisinde önemli mesafeler katettik. İki ülke tarihine bakacak olursak daha önce yapmamıştık. Cezayir ve Türkiye ilişkileri her zaman ileriye doğru ilerlemektedir. Bütün iş birliği ve ortaklık fırsatları kapsayacak şekilde genişlemektedir. Bu arada ortak menfaat çerçevesinde hem ülkelerimize hem halklarımıza yararlı şekilde gerçekleşecektir” ifadelerini kullandı.
Nijer’de anayasal olmayan bir değişiklik meydana geldiğini
aktaran Bakan Attaf, “Buradaki çok çeşitli boyutlarda bu sınamalara
karşı bu bölgede çaba harcanması çok önemlidir. Bütün çabalarımız
Türkiye tarafından büyük destek görmektedir. Kardeş Türkiye bize
destek vermektedir” diye konuştu.
“Askeri çözümlere karşıyız”
Nijer’de yaşananlara ilişkin soru üzerine Attaf, “En önemlisi barışın sağlanması. Askeri çözüm çözüm değildir. Son dönemde görüyoruz bunları. Dolayısıyla burada barış olabilir diye biz ortaya çıktık. Bu girişimimizin diğer arka planına odaklanacak olursak; bizim bu girişimimiz aslında esnek. Bütün imkanları içermektedir. Mümkün olan bu Nijer’deki sorunun çözümü için ve sadece bir konuya odaklanmamaktadır. Üçüncü geri dönüşe bakacak olursak; Nijer’in çıkarı, komşu ülkelerin ve bölgelerin çıkarı ön plana çıkmaktadır. Bölge gerçekten bir ateş çemberi. Bu Kızıldeniz’den Atlas Okyanusu’na kadar devam etmektedir. Dolayısıyla bizim girişimimiz burada güvenliğin, istikrarın sağlanması için ortaya atıldı. Biz komşu ülkelerle ilgili askeri çözümlere karşıyız. Bir komşu olarak bütün bunlardan çok ders aldık. Libya bildiğiniz gibi askeri müdahaleden sonra nereye vardı” açıklamasında bulundu.
Bakan Fidan da Nijer’de yaşanan darbeye ve bölgede yaşanan darbelere ilişkin soruya ”Bildiğiniz gibi darbeler silsilesi son yıllarda Afrika’da maalesef görmek istemediğimiz sahnelerin ortaya çıkmasına sebep oluyor. Bizce bunların iki ana nedeni var. Birincisi Afrika’da sonradan bağımsızlıklarını kazanarak ulus devlet olma yolunda adım atan ülkelerin devletleşme ve siyasal sistemlerinin oturmasıyla ilgili problemler. Buna bağlı sorunlardan dolayı belli krizlerin çıktığını görüyoruz” cevabını verdi.
“Türkiye’nin bir sömürge ve domine etme gibi bir niyeti
olmadığını görüyorlar” diyen Bakan Fidan şöyle devam
etti:
“Gönüllü iş birliğine dayalı elimizdeki imkanları paylaşan ama aynı
zamanda fırsat üreten bir iş birliği modelini Afrika’da bütün
kurumlarımızla başarıyla uygulamaya devam ediyoruz. Tabii her iş
birliği modelindeki başarı ve verim bir sonraki aşamayı beraberinde
getirmekte. Teknik yardım, kültürel iş birliği, ticaret ve
ekonomiyle başlayan ilişkilerimiz son yıllarda bazı Afrika
ülkelerinin talebiyle siyasal istikrara katkı ve terörle mücadeleye
de evrilmiş durumda.”