Hainlere anneden açık mektup!

Bir Temmuz gecesi düştü kara haber yüreklere; dağlandık, ateş aldık... Bilindik bir acıydı aslında bu bizim için... Kahpe kurşunlar az hedef almamıştı bedenlerimizi, az parçalanmadık patlayan bombalarda... Gencecik bedenlerimizi toprağa emanet ederken, anaların feryadı yankıladı gökkubede...

Şimdi bir kez daha aynı acıyla kavruluyor yüreklerimiz, gözyaşlarımızı gizliyoruz sevinmesinler diye! Ve bir anne... Teröre kurban ettiği biricik yuvrusu için sesleniyor hainlere: Boşa sevinmeyin ağlamıyorum!

Güngören'de geçen pazar akşamı 17 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan iki ayrı patlamada ölen 3 yaşındaki Nur Aleyna Çelik için gözyaşları sel oldu. Bu sabah İstanbul'dan karayolu ile memleketi Amasya'nın Göynücek İlçesi Ilısu Köyü'nde getirilen Nur Aleyna Çelik için cenaze töreni düzenlendi. Törene Tokat Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Yusuf Kaya, Amasya Vali Vekili Ayhan Durmuş, İl Emniyet Müdürü Mustafa Demirok ve çok sayıda vatandaş katıldı.

YARIN GELİNLİK GİYECEKTİ
Terör örgütlerine lanet yağdıran ev hanımı anne Melike Çelik, "Terör örgütleri hiç sevinmesin. Onların gücü ancak çocuklara yetiyor. Benim çocuğumdan ne istediler. O daha küçücüktü. Yavrum benim. Sana doyamadım" diyerek ağıt yaktı.

30 Temmuz 2005 tarihinde dünyaya gelen Nur Aleyna Çelik'in yarın doğum günü olduğunu hatırlatan anne Çelik, "Olay akşamı kızım ve anneannesi Perihan Özkıl ile birlikte doğum günü için alışverişe çıktık. Yanımızda kız kardeşim Şengül Yıldızlı ile 4 yaşındaki çocuğu Taha'da vardı. Alışverişin ardından ben eve döndüm. Onlarda çocuklar hava alsınlar diye çocuk parkına gitmek istedi. O sırada patlama oldu. Kızım ve yeğenim Taha öldü. Patlamada kız kardeşim Şengül Yıldızlı da yaralandı. Şu anda hastanede yatıyor. Ben şimdi ona yeğenin öldü diye nasıl söylerim" diye gözyaşlarına boğuldu.

Anne Çelik, "Kızım doğum günü için benden gelinlik istedi. Ona gelinlik aldım. Ama giyemedi. Küçücük cana nasıl kıydılar" diye konuştu.

DOĞUMGÜNÜNÜ KUTLAYACAKTIK, ACI HABERİNİ ALDIK
İstanbul'da bir tekstil fabrikasında işçi olarak çalışan 36 yaşındaki baba Günsar Çelik ise, "Ben çalıştığım için eşim ve kızım günlerinin büyük bir çoğunluğunu kayınvalidemin yanında geçiriyordu. O gün ben işte olduğum için yine orada kalmışlardı. Patlamanın olduğu yere yakın çocuk parkı var. Anneannesi de alışverişin ardından çocukların elinden tutup hava alsınlar diye parka götürmek istemiş. O sırada patlama olmuş. Sonra hastaneden bana telefon geldi. Çocuğumuzun yaralandığını ve hastanede olduğunu söylediler. Hastaneye gittiğimde yapabilecek birşey yoktu. Kızım olay yerinde ölmüştü. Biz onun doğum gününü kutlamaya hazırlanırken böyle bir acıyla karşılaştık" dedi.

Sabah İstabul'dan gelen Nur Aleyna Çelik'in cenazesi ailesinin isteği üzerine öğle namazı beklenmeden saat 10.00'da Ilısu Köyü Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi.