Hainin telefonunda iki PKKlı
Abone olŞehit asteğmenin yerini bildirdiği iddia edilen erin telefonunda iki PKK'lı kayıtlı çıktı.
Hakkari"nin Çukurca İlçesi'nde birliğinden firar ederek, "oynak
mevzilerin" yerini PKK"lı teröristlere bildirip asteğmen Zeki Burak
Okay ile er Emrah Yiğit'in şehit düştüğü saldırının gerçekleşmesi
sağladığı iddia edilen Kağızmanlı er Abubekir Polat, suçlamaları
kabul etmedi.
Terör örgütüne yardım ve yataklık etmek suçlamasıyla Van Askeri
Cezaevi"nde tutuklu bulunan er Polat, kötü muamele gördüğünü ve
bunun üst komutanlarına bildirmek için birliğinden firar ettiğini
ileri sürerek, “PKK ile görüşmedim'' dedi.
Ancak birliğinde cep telefonu kullandığını kabul eden Abubekir
Polat, sim kartındaki kayıtlı olan 2 PKK'lının telefon numuraları
ile "Dede" adıyla kaydedilen telefon numarasını ise hatırlamadığnı
söyledi. Abubekir Polat"ın babası Ahmet Polat da oğlunun PKK ile
hiç bir ilişkisinin bulunmadığını ileri sürdü.
Abubekir Polat, yakalandığı gün birliğinde verdiği ifadede şöyle
demişti:
“Askere gelmeden önce İstanbul"da inşaatlarda çalışırken PKK"ya
katılıp İstanbul"da faaliyetlerde bulundum. Asker olunca örgütle
bağları koparamadım. Örgütün dağ kadrosunda görevli kişiler beni
buldu. Onlarla telefonla bağlantı kuruyorduk. Son olarak cep
telefonuyla bağlantı kurup Cuma günü buluştuk. Benden askeri
birlikle ilgili bilgi istediler. Özellikle oynak mevzilerin yerini
öğrenmek istediler. Ben de kendilerine bildiklerimi anlattım.
PKK"nın baskın yapabileceğini dikkate alıp birliğimden silahımla
birlikte kaçtım. Aynı akşam da saldırı oldu.''
MAHKEMEDE KABUL ETMEDİ
Askerliğini başladığı günden bu yana dağıtım izni dışında hiç izin
kullanmadığını belirten Polat, mahkemedeki ifadesinde şöyle
dedi:
“ Ben aynı günün akşamında Aslan astsubayın beni dövmesine ve küfür
etmesine çok üzüldüğümden firar ederek Alay Komutanına şikayet
etmeyi düşündüm ve kararımı verdim. O akşam mevzide birlikte nöbet
tutuğumuz tim arkadaşım olan Jandarma Er Osman Gürer"e firar
edeceğimi söyledim. O da bana firar etmememi söyledi. Ancak ben onu
dinlemeyip, 01.09.2006 günü sabah saat 06.00 sıralarında siperimde
nöbet tutarken hiç kimseye görünmeden nöbet yerimi terk ederek
firar ettim.
Nöbet yerimin hemen aşağısında bulunan patika yolu takip ederek
Şorti tepe diye tabir edilen bölgeye doğru yürüdüm. Bir kaç yerde
dinlenerek yoluma devam ettim. Tahminen akşam üzeri Kazan Vadisi"ne
geldim. Köprünün yakınında bulunan bir ağacın dibinde uyudum.
Uyandığımda havanın karanlık olması sebebiyle hiçbir yere gidemedim
ve olduğum yerde uyumaya devam ettim. Firar ettiğim andan,
yakalandığım ana kadar her hangi bir yiyecek yemedim. Sadece su
içtim. Sabah olduğunda Kazan Vadisi"nden Hakkari- Çukurca yoluna
inenerek orada geçen kırmızı renkli Toyota marka araca bindim.
Araca binerken hangi yöne gideceğini sormadım. Çünkü yolun tek
çıkışlı olduğunu ve yolun Jandarma kontrol noktasında bittiğini,
jandarma kontrol noktasının da ana cadde üzerinde olduğunu bildim
için sormadım.''
“HAVAN TOPU VE MERMİ SESLERİ GELİYORDU''
Birliğinden firar etmesinin amacının, kendisine kötü davaranan
komutanlarını alay komutanına şikayet etmek olduğunu ileri süren
Abubekir Polat, daha sonra şunları anlattı:
“Bir süre yol aldıktan sonra Şorti Mevkii"nde bulunan kontrol
noktasında askerler içinde bulunduğum aracı durdurdular. Beni
görünce neden firar ettiğimi sordular. Ben de kendilerine
sorunlarımı aktardım ve alay komutanına beni götürmelerini istedim.
Onlar da tamam dediler.
Ancak daha sonra orada bulunan bir yüzbaşı gelerek beni Köprülü
4'üncü Jandarma Sınır Tabur Komutanlığı"na götürdü. Benim firar
ettiğim gece bizim bulunduğumuz mevzilere PKK Kongra-Gel terör
örgütünün saldırı düzenleyip düzenlemediğini bilmiyorum. Bunu
yakalandığım esnada bana söylediler. Ben firar ettikten sonra hiç
bir terör örgütü mensubu ile buluşmadım ve onları görmediğim gibi
bizim bulunduğumuz mevzilerle ilgili her hangi bir bilgi de
vermedim. Ancak ben Kazan Vadisi"nde uyuduğum bir sırada bizim
bulunduğumuz mevziler tarafından yoğun bir şekilde havan topu ve
mermi sesleri gelmekteydi. "
PKK'LILARLA GÖRÜŞMEDİM
Firar ettikten sonra PKK"lı teröristlerle görüşmediğini söyleyen
Polat, ifadesini şöyle sürdürdü:
“Belirttiğim gibi ben hiç bir şekilde PKK/Kongra-Gel terör örgütü
mensupları ile görüşmedim. Onlara hiç bir konuda yardım etmedim.
3.09.2006 tarihinde Cumhuriyet Savcısı huzurunda yapılmış olan olay
yeri keşif ve yer gösterme tutanağındaki ifadelerimi
komutanlarımdan korktuğum için o şekilde vermiştim. Ancak olayın
asılı huzurunuzda anlattığım gibidir. Bu sebeple olay yeri keşif ve
yer gösterme tutanağını ile jandarma da vermiş olduğum ifademi
kabul etmiyorum.''
"BOTAN" VE "VARJİN"İN NUMARALARI ÇIKTI
Yöneltilen suçlamayı suçlamaya kabul etmediğini söyleyen Abubekir
Polat, firar ettiği gün alay komutanına geç kaldığı için şikayete
gidemediğini söyledi. Telefonunda kayıtlı olan "Botan" ve "Varjin"
kod adlı teröristlerin numasını da hatırlamadığını belirten Polat,
“Dede isimli şahsı da bilmiyorum. Benim iki dedem vardı, biri vefat
etti. Biri de memlekette yaşıyor o da cep telefonu taşımaz''
dedi.
Polat, “Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Firar ettiğim gün terör
örgütü mensupları ile görüşüp Köprülü Tabur Komutanlığı üst
bölgesine gelerek nöbetçilerin nöbet mevzilerinin yerlerini
nitelikli silahların mekanlarını göstermedim. Suçlamayı kabul
etmem'' dedi.
OĞLUMUN ÖRGÜTLE İLİŞKİSİ YOK
Jandarma er Abubekir Polat"ın babası 11 çocuk sahibi Ahmet Polat,
Van"a gelerek oğlunu savunması için avukat Murat Timur"la anlaştı.
Kars"ın Kağızman İlçesi Çengelli Köyü"nde çiftçilik 58 yaşındaki
Ahmet Polat, oğlunun PKK ile kesinlikle bir ilişkisi olmadığını
iddia etti.