14 Mayıs'ta yapılacak seçimlere içeriden dışarıdan herkes müdahil
olmaya çalışıyor!..
Papazlar, Rahipler, Hahamlar da dahil oldu Tayyip
Erdoğan düşmanları kervanına!..
"Ne alaka, oyları mı var " diyeceksiniz!...
"Tayyip Erdoğan gitsin" diye öyle iştahlılar
ki!..
Bakın bir hahamın kürsüde yaptığı konuşmaları sosyal medyada
gündeme oturmuş durumda!..
Neler söylüyor..
"Selam kutsal davamızın inananları.
Yakında Türkiye'de önemli bir seçim
olacak..
Bizlerde bu seçimi çok önemsiyoruz...
Erdoğan'sız bir Türkiye hiç uzakta değil.
Büyük İsrail Projesinin önünde hiç bir lider
duramaz.
İlk zamanlar bizlerle çok güzel oynadı.
Ardından çıkarlarımıza hep çomak soktu.
Bizi adeta o bölgelerden kopardı..
Şimdi onu kopartma zamanı geldi."
*
Haham'a bak sen!..
Cesarete bakın...
Bu cesareti nerden alıyor!..
"Tayyip Erdoğan gitsin" diye hahamlar bile
kanat çırpıyor..
14 Haziran son şansları besbelli!..
O nedenle hepsi sahada!
Nerede bir Türk ve Türkiye düşmanı varsa düşmanlıklarını Tayyip
Erdoğan üzerinden sahneye koyuyorlar..
Çünkü Türk devletini güçlü kılan, bağımsızlık ateşini yakan,
emir almayan, bükülmeyen, inanmadığı hiç bir şeyi yapmayan
yüzlerine karşı "Dünya beşten büyüktür" diye
haykıran bit Türk lideri hazmedemiyorlar..
Türkiyeyi kontrolleri altına almak için Tayyip Erdoğan'ı
devirmekten başka çareleri yok!..
O nedenle papazıda, rahibide, hahamı da devrede!
Türk Milletinin milli ve manevi değerleri üzerinde LGBT gibi
oyunları sahneye koyanlar ve destekleyenleri kimler mesela!..
*
Sevgili dostlar...
Bunlar yeni değil...
100 yıllık tuzaklar...
Bu tuzak kuranlar arasında içimizde bizden biri gibi
görünüp algı operasyoncusu bizim gibi olmayanlar var!..
Gerçek kimliklerini bilebiliyoruz mu?
Hayır!..
Seçimlerde ne alaka "Papazlar, Rahipler, Hahamlar"
diyeceksiniz...
Bakın..
Bundan tam 85 yıl öncesine ait bir belge...
1935 yılında Kudüs’te düzenlenmiş, adı “Rahip Samuel
Zwemer misyonerlik buluşması” verilmiş konferanstan… Rahip Samuel
Zwemer konferansa katılanlara bakın nasıl öğütler
vermiş!..
İyi okuyun…
*
"Sizden Müslümanları Hristiyan yapmanızı istemiyoruz.
Sizin asıl göreviniz Müslümanları İslam dininden
uzaklaştırmaktır.
Doğumlarından ölümlerine kadar haç takmasınlar, kiliseye
gitmesinler, vaftiz olmasınlar ama Hristiyan gibi
yaşasınlar.
Bunu çağdaşlık adı altında yapın.
Allah’ı ve Peygamber’i tanımayan bir nesil büyük işlerle
idarelerle uğraşmaz; idealsiz, dinsiz, mefkûresiz yaşarlar. Rahatı,
tembelliği parayı ve nefislerini sever; arzu ve şehvetlerini tatmin
için uğraşırlar.
Müslümanları vaftiz etmek için boş yere çabalayıp
durmayalım. Başka yollar başka çareler deneyelim.
İslam memleketlerinde girişeceğimiz faaliyetlerde onlara,
Hristiyan adetlerini, Hristiyan bayramlarını, Hristiyan kültürünü,
Hristiyan ahlakını aşılayalım.
Bir Müslüman’ın doğumundan ölümüne kadar kimliğinde Müslüman
yazabilir, fakat bir Hristiyan gibi yaşayarak cami önündeki
teneşire yatmalıdır.Kiliseye gelmesine gerek yok varsın camiye
gitsin. Ama bir Müslüman’ı hayatı boyunca Hristiyan gibi
yaşatmalıyız. "
*
İşte rahip Samuel Zwemer bunları öğütlüyor!..
85 yıl önce söylenen “Hristiyan gibi yaşasınlar, varsın
cami önündeki teneşire yatsınlar.” sözü bugün için de
geçerli değil mi? Milleti milli ve manevi kendi değerlerinden
uzaklaştırmak için bu ülkede oynanan oyunun senaryosu
böyle yazılıyor işte!..
O nedenle diyorum ki...
14 Mayıs Tayyip Erdoğan'ın varlık seçimi deği...
14 Mayıs Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye Cumhuriyeti
Devletinin milli ve manevi "BEKA" seçimidir...
Haham ne alaka diyenlere deyin ki;
O hahamları kim konuşturuyor...
Ve içimizdeki gizli hahamlar kimler!