Hafter tehdit etti kendisine bağlı silahlı güçleri harekete geçirecek

Hafter, ülkenin doğusundaki Bingazi kentinde askeri güçlerle bir araya geldi.

Burada yaptığı konuşmada Hafter, Merkez Bankası'nın verilerine göre 2022 yılında 1646 şirkete akreditif verildiği, bunların sadece yüzde 7'sinin doğu bölgesini, yüzde 2'sinin ise güney bölgesini kapsadığını ifade etti.

Hafter, Merkez Bankası'nı "mali suç işlemekle" itham ederek 2021-2022 yılı denetim raporlarının 200 milyar dinarın (Yaklaşık 41,6 milyar dolar) halkın istifadesine sunulmaksızın "boşa harcandığını" iddia etti.

"Ülkede kötüleşen ekonomik durum, petrol gelirlerini adil şekilde dağıtmak için pratik adımlar atma ihtiyacını her zamankinden daha elzem hale getirdi." diyen Hafter, Libya'nın çeşitli bölgelerinden, gelirlerin tüm belediyeler arasında adil dağıtılmasını sağlayacak bir üst komite oluşturulmasını içeren yüzlerce talep aldıklarını kaydetti.

Hafter, "Bu komite oluşturulmalı. Komitenin oluşturulması için son tarih olarak ağustos sonuna kadar mühlet verilecek. İşin aksaması durumunda güçlerimiz, halkın taleplerini yerine getirmek için üzerine düşeni yapmaya hazır." diye konuştu.

ABD'nin Trablus Büyükelçisi ve Libya Özel Temsilcisi Richard Norland başta olmak üzere Libya'daki bazı büyükelçilerin iç işlere müdahale ettiğini savunan Hafter, Libyalıların bu durumdan rahatsızlık duyduğunu aktardı.

Hafter, büyükelçilerin, "Libyalılar arasındaki ayrışmanın derinleşmesine katkıda bulundukları kadar çözüme katkı sunmadıklarını" ifade etti.

Libya'da petrol gelirlerinin dağılımı

Libya'da petrol gelirlerinin adil dağılımı konusu, ülkedeki en önemli sorunların başında geliyor.

Ülkenin doğusundaki Tobruk kentinde bulunan Temsilciler Meclisi (TM) tarafından atanan hükümet, petrol gelirleri üzerinde kontrolün sağlanmasıyla ilgili Ulusal Birlik Hükümeti ile anlaşmazlık yaşıyor.

TM tarafından atanan hükümet, 25 Haziran'da yaptığı açıklamada, yargı yoluyla petrol ihracatını durdurmakla tehdit etmişti.

Libya Özel Temsilcisi Richard Norland ise 30 Haziran'daki açıklamasında, Libyalı siyasi aktörlere petrol sahalarının kapatılması yönündeki tehditlerden uzak durmaları çağrısında bulunmuş, bunun ülke ekonomisi için bir tehdit oluşturduğunu belirtmişti.

Norland'ın bu açıklaması Libya'da tartışmalara yol açmıştı. Libya Temsilciler Meclisi Enerji Komitesi Başkanı İsa el-Arıbi bu açıklamayı, "iç işlerine bariz bir müdahale" şeklinde değerlendirmişti.

ABD'nin Trablus Büyükelçisi Norland, dün yaptığı açıklamada ise ülkesinin Libya'nın petrol gelirlerinin sevk ve idaresi için şeffaf bir mekanizma kurulmasına ilişkin ülkedeki kurumların yürüttüğü çalışmaları desteklediğini ifade etmişti.

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ise dün Libya Ulusal Petrol Kurumu Başkanı Ferhat bin Kıdara ile görüşmesinde hükümet harcamalarında şeffaflık ilkesinin gerçekleştirilmesi konusuna hükümetinin önem verdiğini vurgulamıştı.

Dibeybe, "hükümetin önceliğinin ülkenin tüm bölgelerindeki vatandaşların petrol gelirlerinden yararlanmasını sağlamak" olduğunu kaydetmişti.