Hadi Bahçeli söyler, Kılıçdaroğlu size ne oluyor ?
Abone olBaşbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türk bayrağının indirilmesi olayına ilişkin, "Böyle bir fiili yapan şahsın silahla alnının çatısından vur...
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türk bayrağının indirilmesi
olayına ilişkin, "Böyle bir fiili yapan şahsın silahla alnının
çatısından vurulup indirilmesi hukuk devletine uygun bir davranış
değildir. Silahlı kuvvetler görevinin bilinci içindedir. Öldürmekle
yükümlü değiliz" dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği’nde (TOBB) düzenlenen ’99. Dönem Kaymakamlık Kursu’nun
kapanış toplantısı öncesi gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir
gazetecinin, ’Türk bayrağının indirilmesi’ olayını sorması üzerine
Arınç, "Biliyorsunuz Lice olaylarından sonra Diyarbakır
Merkezindeki 2. hava kuvvetleri havlusu içinde acı bir olay
yaşındı. Bir bayrak direğine tırmanan hain Türk bayrağını bulunduğu
yerden indirdi, elini kolunu sallayarak dışarı çıktı. Bu olayla
ilgili olarak kendisini bu milletle bağlı olan herkes bu olayı
kınadı. Olayın yaşandığı günün akşamında bir törende konuşma
yaptım, ertesi gün Sayın Kılıçdaroğlu grup toplantısında benim
konuşmamı çarpıtarak yanlış bir noktaya götürdü. Bir ana muhalefet
liderinin kendi siyasi amaçları doğrultusunda başka anlamlar
yüklemesini esefle kınıyorum. Ne söylediğim açıktır. Ben
milliyetini vatanını bayrağını seven bir insanım" diye konuştu.
"Bu olayı dün Sayın Başbakanımız da etraflıca açıkladılar" diyen
Arınç, "İnsanların ölmesini arzu eden bir terör örgütü var. Çözüm
sürecinin bitmesini isteyen bir terör örgütü var. Kan döküldüğü
zaman bundan keyif alan bir terör örgütü var ama Türkiye’de bir de
çözüm süreci var. Hükümetimizin MİT aracılığıyla başlattığı bir
süreç var. Yaşadığımız olaylar nettir. Bir süreden beri o bölgede
sokağa birtakım kişiler egemen olmaya çalışıyor. Yollarda kontrol
yapıyorlar güya. Birtakım inşaatlara, şantiyelere baskın
yapıyorlar. İşçileri, mühendisleri kaçırıyor ondan sonra da serbest
bırakıyorlar. ’Biz varız’ mesajı vermeye çalışıyorlar. Güvenlik
güçlerimiz işe hakimdir. Gezi olaylarında başka olaylarda polisin
orantısız güç kullandığı söyleyenler bu ülkede mevcut. Polis ölürse
mesele yok, bir başkası zarar görürse polis aşırı şiddet kullandı
diye ortalığı birbirine katıyorlar" ifadelerini kulladı.
Suç işleyenleri takip etmenin ve suç işlendiği takdirde de bulunup
adaletin önüne getirilmesinin hukuk devletinin gereği olduğunu
belirten Arınç, "Güvenlik güçlerimizin hakiki mermi ve silah
kullanmadan yasadışı olayları bastırmada görevi var. Yaşadığımız
olaya bakalım, Lice’de Hakkari’de olaylar var. Taş atıyorlar,
TOMA’ları askeri araçları hedef alıyorlar. Bazen yol kazıyorlar,
araçları yan yana getirip yolları kapatıyorlar" şeklinde
konuştu.
Arınç, Türk bayrağının indirilmesi olayına ilişkin olarak, "Direğe
tırmanmış, direkten bayrağı almış elini kolunu sallayarak dışarı
çıkmış. O bölgeye gitmeye gerek de yok, Ankara’nın en ücra
mahallesinde, bir başka resmi kurumda bayrak asılmış olabilir ama
askeri bir alanda, nöbetçilerin bulunduğu yerde girilmesi yasak
olana yere bir insan nasıl giriyor. Nasıl barağı alıp elini
sallayarak kayıplara karışıyor. O bayrağı korumakla yükümlü olan,
sivillerin giremediği bir alan olması itibarıyla askeri
şahsiyetlerdir. Aklımıza bir türlü yerleştiremediğimiz konu budur.
Sayın Başbakanımız talimatlarını vermiştir, olayda ihmali ve kastı
olan varsa bu edepsizliği yapan kişinin alacağı karşılığı
bulacaklardır" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısında ’alnının
çatından vuracaksın’ açıklamalarını hatırlatan Arınç, "Bunun
hukukla bir ilgisi yok. Hukuk devletinde suç sayılan eylemi kim
yapmışsa karşılığı mahkemelerce hakim tarafından verilir. Bugünkü
Türk Ceza Kanunu’nda bu fiilin karşılığı nedir, kimse bundan
bahsetmiyor. Devletin egemenlik faaliyetlerinden birini tahkir
etmektir. Bir yıldan başlayan hapis cezasıdır. Asker silahını
ateşleyip alnının çatısından vurmaz. Böyle bir fiil olsa olsa 5.
dünya ülkelerinde olur. Hadi ’Bahçeli’dir söyler’ diyeceksiniz.
Sayın Kılıçdaroğlu size ne oluyor, siz MHP’den farklı değil
misiniz? Seçimlerde bozkurt işareti yaparak dolaştınız ama siz de
’bu kişi alnının çatısından vurulsun mu’ diyorsunuz? Böyle bir
fiili yapan şahsın silahla alnının çatısından vurulup indirilmesi
hukuk devletine uygun bir davranış değildir. Silahlı kuvvetler
görevinin bilinci içindedir. Öldürmekle yükümlü değiliz" diye
konuştu.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Çözüm sürecini değerlendiren Arınç, "Oynanan oyunu biliyoruz.
Talimat verildi, silahlı kuvvetler bir şey yapmadı’. Bu bir
iftiradır. Halkımızın bu yapılan fiile karşı, yapılan işin
yanlışlığını herkesin kabul etmesini büyük bir memnuniyetle
görüyorum. HDP’liler gidip Lice’de grup toplantısı yapmışlar.
Hiçbir siyasi parti grup toplantısını Meclis dışında yapamaz.
Bunlar Lice’ye giderken yollarını kimler tarafından kesildiğini,
daha öncede tahta sandalyeler üzerinde dertleştiklerini gördük. Şu
anda Lice’de yaptıkları gövde gösterisinin adı ’kendilerini
tatmindir" ifadelerine yer verdi.
MUSUL’DAKİ OLAYLAR
Arınç, Musul’daki olaylara ilişkin, "Son derece kaygı vericidir.
Maalesef Suriye’de dördüncü yıla giren kriz içinde Esed yerini
sağlamlaştırmak için birtakım örgütlerin Suriye’ye girmesine izin
verdi. Bir kısım El-Kaide bağlantılıdır, bir kısmı da kendini
bağımsız diyen radikal gruplardır. Burada, hem Türkmenlerin hem de
o bölgede yaşayan inancı, etnik mensubiyeti ne olursa olsun
böylesine aşırı, radikal veya El-Kaide bağlantılı örgütün
denetimine geçmesine Türkiye bir şekilde müsaade etmeyecektir.
Kamyon şoförlerimizle ilgili olay takip edilmektedir. Sayısı arttı
bildiğim kadarıyla" dedi.
(İHA)