Haberal kanun kural dinlemiyor
Abone olErgenekon'da 'üst düzey yönetici' olmakla suçlanan Mehmet Haberal'ın 'taburcu edilebilir' raporuna rağmen hastaneden ayrılmıyor.
Tutuklandığı 17 Nisan'dan bu yana İstanbul Üniversitesi
Kardiyoloji Enstitüsü'nde yatan Haberal, enstitünün 40 gün önce
verdiği 'sağlıklı, taburcu edilebilir' raporuna
rağmen hastanede yatıyor. Zaman'dan Çağlar Avcı'nın haberine göre,
Haberal'ın, taburcu edilmemesi halinde kolluk kuvvetleri
marifetiyle cezaevine gönderilmesi de gündeme gelecek. Prosedüre
göre tutuklu hakkında 'taburcu edilebilir' kararı
verilince hastane, önce cezaevini bilgilendiriyor. Ardından da
jandarma aracılığı ile tutuklu cezaevine getiriliyor
Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, Ergenekon
soruşturması kapsamında 13 Nisan 2009'da gözaltına alındı. 17
Nisan'da tutuklandı. Aynı gün rahatsızlanarak İstanbul Üniversitesi
Kardiyoloji Enstitüsü'ne kaldırıldı. O günden bu yana da burada
'tedavi' görüyor. Bu zamana kadar 'kalp
ritmi her an düzensiz hale gelebilir, ciddi bir rahatsızlıkla karşı
karşıya kalabilir' şeklindeki gerekçelerle taburcu
edilmedi. Haberal'ın bir türlü 'iyileşememesi'
üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, hastaneye yazı yazarak
bilgi istedi. Sanığın hastalığının ne olduğu, onun durumunda olan
başka hastaların olup olmadığı soruldu. Mahkemeden gelen cevap,
üçüncü iddianamenin ek klasörlerinde yer aldı. Buna göre, Mehmet
Haberal'ın hastalığı 'şahsına münhasır'dı.
Hastaneden gelen yazıda 'Haberal gibi bir başka hasta
bulmanın mümkün olmadığı' aktarılıyordu. Bunun üzerine
sanık, son olarak ağustos ayında Adli Tıp Kurumu'na sevk edildi.
Kurum, teşhis ve tedavi için birtakım işlemler talep etti.
TEDAVİYİ REDDEDİYOR
Kesin karar için Haberal'ın 24 saat bağımsız bir hastanede kalp
ritmini ölçmek için EKG holterinin çekilmesine karar verildi.
Ayrıca Haberal'a tedaviye yönelik elektrofizyoloji yapılması talep
edildi. İddialara göre, Haberal, bunların hiçbirini kabul etmedi.
Sanığın 'olumsuz' cevap vermesi üzerine oluşturulan Sağlık Kurulu,
mevcut duruma göre bir rapor hazırladı. Emsali hastaların bir
haftada taburcu olabileceği ve ilaçla tedavisinin dışarıda da devam
edeceği yönünde karar verdi. Kurul'un yazısı ilgili yerlere
ulaştırıldı.
Daha sonra enstitü başkanlığının talimatıyla Mehmet Haberal'ın
sağlık durumuyla ilgili 5 kişilik bir heyetin daha rapor
hazırladığı ortaya çıktı. 16 Ekim tarihli raporda, Haberal'ın
sağlık durumunun 'ayakta tedavi edilebilecek'
seviyede olduğu aktarılıyordu. Prof. Dr. Zerrin Yiğit
başkanlığındaki 5 kişilik heyetin hazırladığı raporda, "5
kişilik kurul tarafından enstitümüzün 3. servisinde 304 numaralı
odada yatmakta olan Mehmet Haberal'ın durumu değerlendirilmiş ve
tıbbi tedavisine ayakta devam edilerek bir ay sonra kontrole gelmek
üzere taburcu edilmesine karar verilmiştir." ifadeleri yer
alıyordu. Aynı tarihlerde Ergenekon davasına bakan İstanbul 13.
Ağır Ceza Mahkemesi, Mehmet Haberal'ın sağlık durumunu gösterir tüm
belgeleri talep etmişti.
MAHKEME, ZORLA GETİRME KARARI VEREBİLİR
Aradan 40 günden fazla bir zaman geçmesine rağmen Mehmet Haberal
hâlâ hastaneden çıkmadı. Haberal'ın hangi gerekçe ve sağlık sorunu
sebebiyle hastanede tutulduğuna dair bir açıklama da yapılmıyor.
Enstitünün 'sağlam' raporuna ve mahkemenin
talebine rağmen Haberal'ın taburcu edilmemesi durumunda zorla
getirilmesi gündeme gelecek.
Avukat Tahir Elçi, bu tip durumlarda normal prosedürün kişinin
hakkında tahliye kararı yoksa taburcu olduğu tarihten itibaren
cezaevine gönderilmesi olduğunu vurguluyor. Elçi, "Bu hep
böyle uygulanmıştır." diyor. Avukat Erdal Doğan ise
tedavisinin tamamlanmasına rağmen tutuklunun taburcu edilmemesi
durumunda üç yolun izlenebileceğini belirtiyor: "Birincisi,
jandarma taburcu kararından sonra kişiyi götürebilir. İkincisi,
savcılığın başvurusuyla mahkeme kişiyi talep edebilir. Ya da
mahkeme direkt çağırabilir."